ABD Başkanı
’nın biyografisini yazan Pulitzer ödüllü yazar David Maraniss, bilinmeyen birçok detayı ortaya çıkardı.
Maraniss’in 50 yaşındaki siyasetçi ile ilgili çizdiği portre, Columbia Üniversitesi’nden yeni mezun olmuş, kaderi, geçmişi ve geleceğiyle ilgili içsel kavgalar yaşayan ve tüm sıkıntılarını yalnızca en yakın birkaç arkadaşı ve kız arkadaşlarıyla paylaşan bir genç adama ait.
Afrika ve Amerika kökenli olan, çocukluk yıllarını annesiyle Endonezya’da geçiren, ardından ailesinin yanına Hawaii’ye yerleşen, üniversite hayatını sırasıyla Los Angeles ve New York’ta yaşayan genç Obama, birçok kültüre alışmak ve aynı anda birkaç kimliğe sahip olmakla ilgili sorunlarını yazdığı mektuplara yansıtıyor.
Gençlik aşkları Alex McNear ve Genevieve Cook ise Obama’nın hayatında iz bırakmış isimler.
Obama ile Los Angeles’ta gittiği Occidental College’da tanışan McNear, uzaktan uzağa yaşadıkları ilişkiyi tutkulu mektuplarla sürdürdüklerini ifade ediyor. McNear, aynı zamanda birbirlerinden edebiyata olan ilgileri sebebiyle etkilendiklerini ve sık sık yazarlardan, benimsedikleri felsefelerden bahsettiklerini söylüyor. Mektuplarında belirttiği sınıfsal yapı, çevresinden görmeyi beklediği destekten yoksunluk ve hissettiği ekonomik güvensizlik, Obama’nın sürekli olarak tekrarladığı sıkıntılarından.
"SİYAH SAÇLI, YEŞİL GÖZLÜ KADIN"
McNear ile olan ayrılığını takiben Cook ile yaşamaya başladığı ilişki ise Obama’nın hayatında daha büyük bir etkiye sahip. Obama, kendi hayatından bölümleri yazdığı kitabında bile Cook’tan “New York’ta sevdiğim beyaz tenli, simsiyah saçlı, gözlerinde yemyeşil ışıltılar olan bir kadın vardı” diyebahsetmiş, fakat Maraniss’in yazdığı biyografiye kadar Genevieve adını kullanmamıştı. Cook’la sonrasında yapılan röportajlar ise genç kadının Obama hakkında izlenimlerini kaydettiği günlüklerinden alıntılar içeriyor.
Aslen Avustralyalı olan Cook, günlüklerinde Obama’nın hayatının vazgeçilmezlerini, yazmak ve koşmak olarak sıralıyor. Çocukluğunu Obama’nın da büyüdüğü kent olan Jakarta’da geçiren Cook ile Obama birlikteliğinin bir yıl sürdüğü, fakat bu seneye yoğun duyguların ve fırtınalı bir aşkın sığdırıldığı görülüyor.
Cook, izlenimlerinde Obama’nın insanı sarıp sarmalayan bir sıcaklığı olduğunu, aralarında benzersiz bir yakınlık sezinlediğini fakat genç adamın tanımlayamadığı mesafesi ve soğukluğunun onu hem sinirlendirip hem de tedirgin ettiğini yazıyor.
Maraniss’in yazdığı biyografide, Obama’nın kariyerinde nasıl ilerlediğine ve iş hayatının ilk yıllarına dair bilinmeyen detaylar da bulunuyor.