D­H­A­ ­İ­S­T­A­N­B­U­L­ ­B­Ü­L­T­E­N­İ­ ­-­ ­3­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­

D­H­A­ ­İ­S­T­A­N­B­U­L­ ­B­Ü­L­T­E­N­İ­ ­-­ ­3­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­ İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Bir an önce YSK'nın süreci tanımlaması ve tüm soru işaretlerini ortadan kaldırması lazım" dedi.

1- İMAMOĞLU: YSK'NIN BİR AN ÖNCE TÜM SORU İŞARETLERİNİ ORTADAN KALDIRMASI LAZIM

Haber- Kamera: Gökhan ÇELİK -Onur MERİÇ, İSTANBUL(DHA)- İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Bir an önce YSK'nın süreci tanımlaması ve tüm soru işaretlerini ortadan kaldırması lazım" dedi.

"İSTANBUL HALKININ GAYET İÇİNE SİNMİŞ DURUMDADIR"
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beyoğlu'nda İstanbul Kalkınma Ajansı'nın organize ettiği toplantının ardından İstanbul Valisi Ali Yerlikaya'ya aracına kadar eşlik etti. Ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan İmamoğlu'na Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kızılcahamam'daki İstanbul seçimleri ile ilgili değerlendirmeleri soruldu. İmamoğlu, "Hakkını aramak konusunda tabii ki herkes hakkını. Biz de hakkımızı ararız. Hiç sorun yok. Hak aramanın usulleri ve şekilleri var. Bu usullere uymadığınız zaman hak aramanın biçimi değişir. Bu sefer başka bir haksızlık doğurursunuz. Bu çok net. Ama içine sinmediği kısmına gelirsek bulunduğu salondaki kişilerin içine sinmemiş olabilir. İstanbul halkının gayet içine sinmiş durumdadır. Büyükşehir belediyesi çalışanlarının da içine sinmiş durumda. Sokaktayız. Gittiğimiz her yerde vatandaşlarımızla başbaşayız ve beklentilerini dinliyoruz" dedi.

"BENCE GÜN BUGÜNDÜR"
Ekrem İmamoğlu, "YSK'ya yapılan itirazlar, doğru gerekçeleri ile yapılan itirazlar zaten sonuçlandı bitti. Bu saatten sonra yapılan itirazların gerçekten tüm seçimleri sıkıntıya sokabileceğini düşünüyorum. Bu anlamda artık neredeyse YSK'nın kendisini sorgulayacağı kısımları geçildi. Bir an önce YSK'nın süreci tanımlaması ve tüm soru işaretlerini ortadan kaldırması lazım. Takvimi yoktur bu işin. Bence gün bugündür. Gün yarındır, yarından tezi yoktur. Biran önce sürecin tanımlanması Türkiye'nin artık işine dönmesi, rutinine dönmesi, herkesin kendi işi ile ilgilenmesi Türkiye'nin sıhhatine olacaktır" diye konuştu.

Görüntü dökümü
------------------------
-İmamoğlu'nun açıklamaları
-Genel ve detay görüntüler

=====================

2- İMAMOĞLU : HER 1 MAYIS ÖNCESİNDE ÇALIŞANLARIMLA BULUŞURUM

Haber-Kamera: Gökhan ÇELİK-Onur MERİÇ/İSTANBUL,(DHA)
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu, İstanbul İtfaiye Daire Başkanlığı ziyareti sonrasında yaklaşan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları ile ilgili konuştu. 1 gün öncesinden İBB çalışanları ile buluşacağını belirten İmamoğlu, "Oraya katılacağım ve oradaki çalışanların emekçilerin bayramını kutlayacağım. Tabi ki buradaki çalışanlarımıza da 1 Mayıs'a gitmek isteyenlere buyursun yardımcı olayım gidin diyeceğim. Tabi kendi takdirleri. Emeğin bayramı güzeldir. Emeğin kutsallığını kutlamakta güzeldir" dedi.
Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul Kalkınma Ajansı'ndan sonraki durağı Fatih'teki İtfaiye Daire Başkanlığı oldu. Şehit itfaiye memuru Taner Çebi'nin ölümünün birinci yıldönümü nedeniyle yapılan ziyarette İmamoğlu'nu İstanbul İtfaiye Daire Başkanı Ali Karahan, Avrupa Yakası İtfaiye Müdürü Hasan Karakaş, Avrupa Yakası Hızır Acil Müdürü Tuncay Bulut ve çok sayıda itfaiye eri karşıladı. Ziyarette Çebi için dua eden İmamoğlu daha sonra beraberindekilerle birlikte bir süre sohbet etti.
İtfaiye Daire Başkanlığı'nı gezen İmamoğlu, yürüyerek İBB'nin Saraçhane'de bulunan hizmet binasına gitti. Yolda gazetecilerin sorularını yanıtlayan İmamoğlu, yürümesine atıfta bulunarak "Daha tempoya başlayamadım ama. Benim esas yürüyüşüm çalışırken. Ben her gün yürürüm. Burada da tempom uzun olacak. Bazen işin ucu belli olmayacak. Bazen Saraçhane'den çıkıp, batı yönüne veya kuzeye 10-15 kilometre aralıksız yürüyeceğiz. Belediye başkanlığının en zevkli yanı dolaşarak durum tespiti yapmak. Bazen sıkıntıları yerinde görmek, vatandaşı dinlemek. Bu inanılmaz bir hızlı geri dönüş sağlıyor. Birçok hatayı giderebiliyorsunuz. Birçok faydasını gördük 5 yıllık deneyimimde. Önümüzdeki 5 yılda da bir an önce ilk bürokrasi günlerini toparlayıp, tamamen hizmet dönemine katılmak istiyorum. O tarafını çok seviyorum. Çok da keyifli olacak" dedi.

"EMEĞİN BAYRAMI GÜZELDİR. EMEĞİN KUTSALLIĞINI KUTLAMAK DA GÜZELDİR"
İmamoğlu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları ile ilgili kendisine yöneltilen soruya da, "Ben her 1 Mayıs öncesinde çalışanlarımla buluşurum. Saraçhane'ye davet edeceğiz, onların emeklerine duyduğum saygıyı anlatacağım. Aynı zamanda onlara sorumluluklarını hatırlatacağım. Çünkü 16 milyon insana hizmet ediyorlar. Belediyede çalışmak kutsal bir iş. İnsana hizmet ediyorsunuz. Her iş kutsal iş. Ama bunun farklı bir yönü var. Onu hatırlatacağım. Duyduğum saygıyı minneti ve aynı zamanda onların haklarını koruyacağımı söyleyeceğim. Burada buluşacağız. Tabi ben 1 Mayıs'ta alana gidip orada emeğin bayramın tadını almış birisiyim. Gerçekten bir bayram. Her şey var. Eleştiri de olacak. Aynı zamanda bir kutlama da var. Oraya katılacağım. Ve oradaki çalışanların emekçilerin bayramını kutlayacağım. Tabi ki buradaki çalışanlarımıza da 1 Mayıs'a gitmek isteyenlere buyursun yardımcı olayım gidin diyeceğim. Tabi kendi takdirleri. Emeğin bayramı güzeldir. Emeğin kutsallığını kutlamakta da güzeldir" dedi.

Görüntü dökümü:
----------------------
-İmamoğlu'nun itfaiye daire başkanlığına girişi
-İmamoğlu'nun ve beraberindekilerin dua etmesi
-İmamoğlu'nun itfaiyeyi gezmesi
-İmamoğlu'nun Saraçhane'ye yürümesi
-İmamoğlu'nun açıklamaları

====================

3- "ÇİNGENE ÜMİT" VE SUÇ ÖRGÜTÜ ŞÜPHELİLERİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ

Çağatay KENARLI/İSTANBUL, (DHA)
İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı operasyonda gözatına alınan liderliğini 'Çingene Ümit' lakaplı Ümit Yalçın'ın yaptığı suç örgütü üyesi 52 şüpheli adliyeye sevk edildi.

İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, liderliğini halen bir başka suçtan cezaevinde bulunan 'Çingene Ümit' lakaplı Ümit Yalçın'ın yaptığı suç örgütünün Bağcılar, Bahçelievler, Güngören ve Zeytinburnu'nda vatandaşları silah zoruyla tehdit ederek, uyuşturucu satışı yaptığını ve buna karşı çıkanları silahla tehdit ederek pek çok eyleme karıştığını belirleyerek 18 Nisan'da operasyon düzenlemişti. Operasyon kapsamında 52 kişi gözaltına alınmıştı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda 15 tabanca, 1 av tüfeği, 1 uzun namlulu tüfek, çelik yelek, 2 sahte nüfus cüzdanı ve bir miktar uyuşturucu madde ile 2 bin 215 mermi ve fişek ele geçirilmişti.

CİNAYETLER, SİLAHLI SALDIRI SONRASI BÖYLE BAŞLADI…
Suç örgütünün 4 cinayet, 3 cinayete teşebbüs ve çok sayıda yaralama olayıyla bağlantıları tespit edildi. İddiaya göre, 2016 yılında Ümit Yalçın silahlı saldırıya uğradı. O sırada Yalçın'ın yanında bulunan Orhan Korkmaz, önüne atladığı suç örgütü lideri 'Çingene Ümit' lakaplı Ümit Yalçın'ın canını kurtardı. Silahlı saldırıyı gerçekleştiren U.L. çete üyeleri tarafından bir başka saldırıda öldürüldü. U.L.'nin yakınları Ümit Yalçın'ı tehdit etmeye başladı. Bunun üzerine Yalçın'ın, 'U.L.'yi Orhan öldürttü' dediği öğrenildi. Bu cinayetin ardından Orhan Korkmaz ile Çingene Ümit'in arası açıldı.

ARKA KOLTUKTAN ENSESİNE ATEŞ EDİLDİ
Korkmaz, Bahçelievler'de 2 arkadaşıyla birlikte araçla giderken arka koltukta oturan ve aynı suç örgütüne mensup Zeki G. tarafından Çingene Ümit'in talimatıyla ensesinden vurularak öldürüldü.

AĞABEY'İNİN CİNAYETİNİN ARAŞTIRIRKEN ÖLDÜRÜLDÜ
Yaşanan cinayetler üzerine Orhan Korkmaz'ın kardeşi Barış Korkmaz ise, Zeki G.'nin Çingene Ümit'ten aldığı talimatla abisinin öldürüldüğünü iddia etti. Çetelerle ilişkisi bulunmadığı öğrenilen Barış Korkmaz'ın "Ağabeyimin ölüm talimatını Zeki G.'ye Ümit Yalçın verdi. Benim de başıma bir şey gelirse sorumlusu odur' şeklinde çevresine bilgi verdiği belirlendi. Bunun üzerine Barış Korkmaz 28 Mayıs 2017'de uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Polis ekipleri cinayeti kimin işlediğini araştırmaya devam ediyor.

ALAN KAVGASINDAN 2 CİNAYET
Suç örgütünün alan kavgası sebebiyle 2017 yılında da 'Çukur Hakan' lakaplı Hakan Z.'yi öldürttüğü, 26 Mart'ta ise Bilal Samet K.'yı öldürttüğü tespit edildi.

52 KİŞİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Vatan Caddesi'ndeki Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki sorgulamaları tamamlanan, halen cezaevinde bulunan sorgu için getirilen 'Çingene Ümit' lakaplı Ümit Yalçın'ın da aralarında bulunduğu 52 kişi Bakırköy Adliyesi'ne sevk edildi.

ZEHİRLİ MERMİLER DİKKAT ÇEKTİ
Şüphelilerin sağlık kontrolüne götürülmesi ve yapılan operasyonda ele geçirilen malzemeler basın mensuplarına gösterildi. Ele geçirilen malzemeler arasında şüphelilerin çatışmalarda kullandığı isabet almış çelik yelekler ve zehirli mermiler dikkat çekti.

Görüntü Dökümü
--------------
-GÜVENLİK KAMERASI
-Orhan Korkmaz'ın kullandığı cipin direğe vurması
-Ateş eden kişini kaçışı
-POLİS KAMERASI
-Cipte yapılan incelemeler
-Operayon yapılan evler
-Ele geçirilen malzemeler
-AKTÜEL GÖRÜNTÜLER
-Şüphelilerin adliyeye sevk edilmesi
-İlk sırada çıkan 'Çingene Ümit'
-Sergiden görüntü
-Zehirli mermiler (Ucu gri renkli)
-Çelik yelekler
-Tüfekler ve fişekler
-Genel ve detaylar

=======================

4- OTOMOBİLİNİZİ SATARKEN BU TUZAĞA DÜŞMEYİN

Ali AKSOYER/İSTANBUL,(DHA)
İSTANBUL'un da aralarında bulunduğu 5 ilde düzenlenen operasyonda noterlerde araç sahiplerine sahte EFT belgeleri göstererek otomobilleri üzerlerine aldıkları iddia edilen 12 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerle birlikte 4 lüks otomobil ele geçirildi. Çete lideri Vedat T.'nin daha önce tutuklandığı ve cezaevinden olduğu öğrenildi.
Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı ekipler son günlerde noterlerde araç satmaya çalışırken dolandırıldıklarını söyleyen vatandaşların şikayetlerinin artması üzerine operasyon başlattı. Savcılık talimatıyla başlatılan çalışmada teknik ve fiziki takip yapılarak dolandırıcılık yapan kişilerin kimlikleri tespit edildi.

ŞÜPHELİLERİN YÖNTEMİ ORTAYA ÇIKARILDI
Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri tarafından yapılan çalışmada, şüphelilerin otomobilini satmaya çalışan kişilerle müşteri olarak irtibata geçtikten sonra fiyatta anlaşarak noterde buluştukları tespit edildi. Buluşmak için bankaların kapanma saatine yakın olan 16.00 ile 17.00 saatlerini tercih eden şüphelilerin, otomobil satıcısı kişiye sahte EFT belgesi göstererek parayı bankaya yatırmış gibi gösterdikleri öğrenildi. Mağdurun EFT belgesine inanarak satış sözleşmesine imza atmasının ardından şüphelilerin aracı alarak oradan ayrıldıkları belirlendi. Mağdurun ertesi gün banka hesabına baktığında dolandırıldığını anladığı öğrenildi.

5 İLDE ORTAK OPERASYON YAPILDI
Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri tarafından İstanbul, Samsun, Kayseri, Erzurum ve Kocaeli illerinde düzenlenen eş zamanlı operasyonda olaylara katıldığı öğrenilen 12 şüpheli gözaltına alındı. Şüphelilerin işlemleri Asayiş Şube Müdürlüğünde yapıldı. Poliste işlemleri tamamlanan şüpheliler adliyeye gönderildi. Yetkililer vatandaşları uyararak bu tür tuzaklara düşmemek için otomobil satarken çok dikkatli olmaları konusunda uyardılar.

Görüntü dökümü:
-------------
-Operasyon görüntüleri
-Araçlardan görüntü
-Şüphelilerin emniyetten çıkışı

=============================

- (Geniş haber)
5- SANCAKTEPE'DE EMLAKÇIDA SİLAHLI KAVGA: 2 YARALI

Haber-Kamera: Mustafa BAKIRHAN- Ali Kerem BENGİ/İSTANBUL,(DHA)
Sancaktepe'de otomobille bir emlak ofisine gelen 3 kişi henüz bilinmeyen bir nedenle kavga ettikleri 2 kişiyi silahla vurarak kayıplara karıştı.
Olay, Sancaktepe Abdurrahmangazi Mahallesi Hasanağa Caddesi üzerinde saat 12.00 sıralarında meydana geldi. Kimliği henüz belirlenemeyen 3 kişi, emlak ofisine girerek emlakçıda bulunan Bahaddin Polat ile Muhsin Işık ile kavga etmeye başladı. Kavga sırasında saldırganlar yanında getirdikleri silahla ateş ederek Bahattin Polat'ı kolundan, Mesut Işık'ı bacağından yaraladı. Saldırganlar daha sonra geldikleri otomobille kayıplara karıştı.
Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Polis ekipleri bölgeye güvenlik şeridi çekerken sağlık ekipleri de yaralılara müdahale etti. Ambulansa alınan yaralılar hastaneye sevk edildi. Polis ekipleri olay yerinde bir delil araştırması yaptı.

Görüntü dökümü:
-------------------
-Olay yerinden detaylar
-Boş kovandan detaylar
-Vatandaş ve polis incelemesi
-Yaralıdan görüntü
-Güvenlik şeridi çekilmesi
-Genel ve detaylar

====================

6- ATATÜRK'E HAKARET EDEN YAZAR HAKKINDA SUÇ DUYURUSU

Haber: Yüksel KOÇ/İSTANBUL,(DHA)
İstanbul Barosu, geçtiğimiz günlerde Boğaziçi Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada Atatürk'e hakaret eden Yunan asıllı İngiliz yazar Hamza Andreas Tzortzis hakkında, "Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret" suçundan suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuran İstanbul Barosu Başkanlığı, geçtiğimiz günlerde Boğaziçi Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada Atatürk'e hakaret ettiği belirtilen Tzotzis hakkında suç duyurusunda bulundu. Yaptığı konuşmada Atatürk ve silah arkadaşlarını kast ederek onlara hakaret ettiği kaydedilen Tzotzis hakkında, "Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret" suçundan soruşturma başlatılması talep edildi.

======================

7- DİYANET İŞLERİ BAŞKANI ERBAŞ "RAMAZAN VE İNFAK" TOPLANTISINDA KONUŞTU

İstanbul DHA
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Ramazan ve İnfak" başlıklı 2019 yılı ramazan ayı bilgilendirme toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan Erbaş, "Ramazan bir bağışlanma mevsimidir. Ramazan atmosferinin neşe ve coşkusunun en fazla yaşandığı yer, iftar sofralarıdır. Bu huzuru ve güzelliği bütün boyutlarıyla yaşamak için iftar sofralarımız garip, yoksul, muhtaç, akraba, dost ve komşularımızla buluşma sofralarımız olsun. İftar sofraları, işvereni çalışanıyla, amiri memuruyla, evladı anne-babasıyla, zengini fakir ile iman, kulluk ve kardeşlik düzleminde buluştursun. Gereksiz şatafat, gösteriş ve israf ile sofralarımızın bereketine ve güzelliğine gölge düşürmeyelim. Ramazan en fazla yardımlaştığımız bereket mevsimidir. Yardımları, infak adabına, ihsan ahlakına uygun olarak, incitmeden, gösterişe asla kapılmadan yapalım. Kibir ve gösterişin karıştığı yardımların Rabbimiz katında hiçbir değeri ve karşılığı yoktur. Kaba ve incitici şekilde yapılan iyilikler, mümin nezaketine ve zarafetine asla yakışmaz" dedi.
"Vatandaşlarımız, zekat, fitre, sadaka ve bağışlarını gönül rahatlığıyla gerçek sahiplerine ulaştırmak üzere bize emanet edebilir" diyen Erbaş, "Diyanet İşleri Başkanlığı'mız ve Türkiye Diyanet Vakfı'mız 'Dünyanın dört bir yanına ramazan iklimini' taşımak gayesiyle 2019 yılı ramazan hizmetleri kapsamında yurt içinde 81 il 725 ilçede, yurt dışında ise 98 ülke ve 323 bölgede iyiliğin adresi olacak, bu sene de faaliyetlerini arttırarak devam ettirecektir. Ramazan yardım programı çerçevesinde, dünyanın farklı coğrafyalarında 100 bini aşkın gıda paketi dağıtımı gerçekleştireceğiz. 200 bin kişiye iftar verecek, Bangladeş, Çad, Filistin, Nijer, Somali, Sudan, Suriye ve Yemen olmak üzere 8 ülke 19 bölgede 11 bin çocuğa da bayramlık kıyafet yardımı yapacağız. Yurt içine yönelik yardımlar çerçevesinde ise ihtiyaç sahipleri ve mülteci aileler için 40 bin adet alışveriş yardım kartı dağıtacak, 5 bin yetim kardeşimize kıyafet yardımı yapacağız. Ülke genelinde il ve ilçe şubelerimiz tarafından kurulacak iftar sofralarında da 1 milyondan fazla kardeşimizle bir araya geleceğiz. Vakfımız, bu yıl ramazan ayında inşallah aziz milletimizin destekleriyle yurt içinde ve yurt dışında toplam 22,3
milyon TL değerinde yardım yapmış olacaktır" diye konuştu.
Erbaş, "Bağışçılarımız tüm GSM operatörlerine bağlı faturalı ve faturasız hatlardan 5601'e SMS göndererek fitre bağışında bulunabilecek. Bir SMS ücreti, bir fitre bedeli olan 23 Türk Lirası" bilgisini verdi.

Görüntü Dökümü:
-----------
-Erbaş'ın açıklamaları
-Detaylar

============================

8- DENİZ SEZONU ÖNCESİ İSTANBUL'DA 'RİP' ÇALIŞTAYI

* Prof. Dr. Şükrü Ersoy,

"Bel hizasındaki suda bile insanları açık denize doğru çekebilir. Olimpiyat yüzme şampiyonu olsanız bile, akıntıdan kurtulma şansınız yok, dolayısıyla tek yapmanız gereken kıyıya paralel yüzmek, kıyıya doğru yüzmek değil"

Haber-Kamera: Ümit UZUN-Yılmaz BEZGİN,İSTANBUL(DHA) - DENİZ sezonu öncesi çeken akıntıya (rip) dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Şükrü Ersoy, "Olimpiyat yüzme şampiyonu olsanız bile, akıntıdan kurtulma şansınız yok, dolayısıyla tek yapmanız gereken kıyıya paralel yüzmek, kıyıya doğru yüzmek değil" dedi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), yaz sezonu yaklaşırken denizlerde çeken (rip) akıntı ve boğulmalar nedeniyle yaşanan can kayıplarını önlemek adına Yıldız Teknik Üniversitesi, Bezmialem Vakıf Üniversitesi ve İstanbul Aydın Üniversitesi ile birlikte çalıştay düzenledi.
Pendik'te bir otelde düzenlenen 'Suda Boğulmalar ve Çeken (RİP) Akıntı Ulusal Çalıştayı'nda tehlikeye neden olan sorunlar ve çözüm önerilerinin tartışıldı. İlgili kurumlar arasında işbirliği ve koordinasyonun nasıl güçlendirileceği konuşulan çalıştayda, boğulma tehlikelerine hazırlık ve müdahaleye dair iyi uygulama örneklerinin yaygınlaştırılması hedeflendi.

"BOĞULMALAR KARŞISINDA BİRÇOK KURUMUN SORUMLULUĞU VAR"
AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, boğulmalar karşısında birçok kurumun sorumluluğu bulunduğunu belirterek, "Sağlık Bakanlığı'nın, sahil güvenliğin, belediyelerin ve daha bir çok kuruluşun sorumluluğu bulunuyor. O yüzden biz de böyle çok paydaşlı bir çalıştay düzenlendik. Bu aslında teknik bir çalıştay, boğulma sebepleri, akıntı sebepleri ve neler yapılabilir. Hem toplumu bilinçlendirme anlamında hem de yetki sorumluluk düzenlemesi ve bunun fikri çalışmaları anlamında neler yapılabilir diye bir çalıştay aslında" dedi.
Toplumda farkındalığın artırılması ve yüzme bilmeyenlerin mutlaka öğrenmesi gerektiğini vurgulayan Güllüoğlu, "Ülkemizde her yıl yüzlerce kişi boğulma sebebiyle ölüyor. Bunun için ne gibi tedbirler alınması lazım. Bunun engellenmesi için konuşulması, teknik çalışmaların yapılması ve ilgili çalışmaların sonra devam etmesi gerekiyor" diye konuştu. Güllüoğlu, en fazla çeken akıntının Karadeniz sahilinde görüldüğünü, Akdeniz'de ise özellikle Hatay sahilinde olduğunu kaydetti.

"ÇEKEN AKINTI ÇOK SİNSİ BİR TEHLİKE"
Yıldız Teknik Üniversitesi Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise, ülkemizde yılda bin kişinin, dünyada ise 360 bin kişinin boğularak hayatını kaybettiğini söyledi. Ersoy, "Farkındalığı artırmak gerekiyor. Özellikle çeken akıntı çok sinsi bir tehlike. Plajlarda insanlarımız bilmiyor" dedi. Çeken akıntının çok dar bir kanal olduğunu ve kıyılarda rüzgarlı havalarda geliştiğini belirten Ersoy, "Bel hizasındaki suda bile insanları açık denize doğru çekebilir. Olimpiyat yüzme şampiyonu olsanız bile, akıntıdan kurtulma şansınız yok, dolayısıyla tek yapmanız gereken kıyıya paralel yüzmek, kıyıya doğru yüzmek değil. Özellikle rüzgarlı havada denize girmemeniz gerekiyor. Giriliyorsa bu akıntı kanallarının, gözle renk farklılığından ayırt edilmesi gerekiyor. Kolaylıkla ayırt edilebilir" ifadelerini kullandı.
Ölümlerde en fazla vakaların yaşandığı yaş grubunun 0-5 arası olduğunu söyleyen Ersoy, "Çocuğa sırtınızı döndüğünüz 2 saniye çok uzun bir zamandır. Çocuğu kaybedebilirsiniz. 7'den 70'e herkese yüzme kursu düzenlememiz gerekiyor, özellikle sahil belediyelerine çok iş düşüyor " dedi. Bugün 3 oturumu gerçekleştirilecek olan çalıştayın 4. oturumu yarın gerçekleştirilecek.

Görüntü dökümü:
---------------------
-Genel ve detay görüntüler
-AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu açıklama
-Prof. Dr. Şükrü Ersoy açıklama
-ARŞİV (Havadan görüntüler)
-Sahillerden görüntü
-Denize girenler


Popular Articles

Latest Articles