NASA, Güneş Sistemi’nin dışında dünya benzeri 104 farklı gezegen arasından iki tanesinin yaşama elverişli olduğunu keşfetti.
Uzay teleskobu Kepler ile yapılan gözlemler sonucunda Güneş Sistemi dışında dünya benzeri 104 gezegen bulunduğunu belirten NASA, bunlardan dört tanesini incelemeye aldıklarını ve iki tanesinin yaşam formu bulunduğunu açıkladı. Kepler Uzay Teleskobu, geçtiğimiz Nisan ayında kapatılma tehlikesi atlatmasının ardından sürdürdüğü uzay çalışmalarından sonra Mayıs ayında 100 gezegen keşfetmişti.
Dünya'dan 181 ışık yılı uzaklıkta tespit edilen 4 ötegezegenin de Dünya'dan %20 - %50 oranlarında daha büyük olduğu ifade ediliyor. Gökadada yapılan araştırma dünya genelinde de büyük ses getirdi. K2-72c ve K2-72e adıyla etiketlenen yaşam destek ünitesine sahip 2 gezegende sıvı varlığı ihtimalinden kaynaklı, canlı yaşamı iddiaları gündeme geldi. Eğer bu iddialar kanıtlanırsa yaşayabileceğimiz 2 yeni dünya var desek umarız yanlış bir varsayım olmaz. Ayrıca Engadget'deki habere göre kapanma riski bulunan uzay teleskobunun artık kapatılmayacağı söyleniyor.
NASA'nın gözlem hakkındaki resmi açıklaması şu şekilde:
"Merkür’ün Güneş’e yakınlığından daha yakın bir yörüngeye sahip olsa da, K2-72 gibi bir yıldızın etrafında dönen bir gezegende hayatın olması ihtimaller dahilinde."
Kepler Uzay Teleskobu, 7 Mart 2009 tarihinde Florida'daki Cape Canaveral Uzay Üssü'nden fırlatılmıştı.
NASA'nın Kepler uzay aracı, 7 Mart Cuma günü Türkiye saati ile sabah saat 5:49'da United Launch Alliance (Birleşik Fırlatma Paktı) şirketine ait bir Delta II roketi ile uzaya fırlatıldı.
NASA'nın Pasadena - Kaliforniya/ABD'de yer alan Jet İtiş Gücü Laboratuvarı'nda Kepler Proje Müdürü olan James Fanson; "Ekibimiz, insanoğlu için bu kadar anlamlı bir şeyin parçası olduğu için çok büyük heyecan duyuyor. Kepler, Dünyamızın benzersiz mi olduğunu, yoksa oralarda bir yerlerde ona benzeyen başka gezegenlerin da var olup olmadığını anlamamıza yardım edecek" açıklamasında bulunmuştu.
Fanson'un yanı sıra NASA'nın Moffett Field - Kaliforniya/ABD'de bulunan Ames Araştırma Merkezi'nde projenin baş bilim araştırmacısı görevini yürüten William Brorucki "Artık Kepler 100 bin yıldızı izleyip, gezegenlerin izlerini aramak için mükemmel bir konuma sahip. Rüyamız gerçek olduğu için herkes çok heyecanlı. Başka dünyaların gökada içerisinde yaygın olup olmadığını öğrenmek üzereyiz" diyerek ne kadar heyecanlı olduklarını belirtmişti. 17 yıldır bu projeye gönül veren araştırmacılar, Kepler'in fırlatılmasının üzerine geçen 7 yıl sonra emeklerinin karşılığını almanın mutluluğunu yaşıyor.
Çin de uzay araştırmaları için en tasarladığı dünyanın en büyük teleskobununun yapımını geçtiğimiz günlerde tamamlamıştı
FAST adı verilen dünyanın en büyük teleskobu Çin'in Guizhou Eyaleti'nin Güneybatısı'nda bulunan Tayvan Adası'ndaki PingTung County Bölgesi'nde yapımı tamalanmıştı. 13 milyar 700 milyon ışık yılı uzaklıktaki sinyalleri algılayacak olan teleskop uzayda yaşama ihtimali olan organizmaları araştıracak.
Kepler'in yaşam formu geliştiğine inandığı Dünya'mınzdan büyük iki gezegen bulması, ve devasa teleskopların canlı arayışına girmesiyle bilimkurgu filmlerine konu olan senaryoların yavaş yavaş başımıza gelme olasılığı gün geçtikçe çoğalıyor mu? Eğer Kepler gerçekten de Gökada'da yaşanılabilir bir dünya bulduysa bundan sonrası ne olacak? Bu araştırma bizi gelecekte ne olacağı konusunda oldukça heyecanlandırıyor