İ­n­t­i­h­a­r­a­ ­e­n­ ­ç­o­k­ ­k­a­d­ı­n­l­a­r­ ­m­e­y­i­l­l­i­ ­-­ ­Y­a­ş­a­m­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­

İ­n­t­i­h­a­r­a­ ­e­n­ ­ç­o­k­ ­k­a­d­ı­n­l­a­r­ ­m­e­y­i­l­l­i­ ­-­ ­Y­a­ş­a­m­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­ Kastamonu’da son aylarda yaşanan intihar vakalarında kadınlar en çok intihar girişiminde bulunurken, erkekler ise sonuca gitmekte daha kararlı olduğunu ortaya çıktı.

Kastamonu’nun il merkezinden geçtiğimiz yıl 300’den fazla vatandaş, intihar girişiminde bulundu. İntihar girişiminde bulunanları en çok kadınlar oluştururken, erkeklerde ise büyük oranda intihar girişimini tamamlayarak ölümle sonuçlandı. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi Psiko Sosyal Destek ve Krize Müdahale Birisi Sorumlusu Sosyal Hizmet Uzmanı Gülden Sertkaya, “Kastamonu, intihar artış oranları düşük olan bir olmakla birlikte, Dünya ve Türkiye’deki artışlara paralel özellikler göstermektedir. Son yıllarda kayıtlar incelendiğinde, hastanemize acil servisine yılda ortalama sadece il merkezinden 300 civarında kişinin intihar girişimi nedeni ile başvuru yaptığı görmekteyiz. İntihar girişiminde bulunmasına rağmen hastaneye başvurmayan ya da hastaneye başvursa bile intihar girişiminde bulunduğunu gizleyen kişilerin olduğunu da göz önünde bulundurursak, bu sayının daha da fazla olduğunu söyleyebiliriz. Tamamlanmış intihar sayısının çok daha az olduğunu görmekteyiz” dedi.

İntihar girişimi nedeniyle Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi acil servisine başvuran hastaları psiko-sosyal destek ve krize müdahale birimince takip altına alındığını belirten Sertkaya, “Kastamonu, intihar girişinde bulunan kişilerin, psiko-sosyal ve demografik özelliklerinin literatür ile uyumlu veriler göstermektedir. Cinsiyete göre bakacak olursak, intihar girişiminde bulunanların büyük çoğunluğunu kadınların oluşturduğunu, tamamlanmış intiharların ise daha çok erkeklerde gözlendiğini söyleyebiliriz” diye konuştu.

"EN ÇOK 15-24 YAŞ ARASINDA GÖRÜLÜYOR"

Yaşa göre bir değerlendirme yapıldığında, intihar girişim oranları 15-24 yaş aralığında yoğunlaştığını ifade eden Sertkaya, şöyle konuştu:

“Ergen intiharları olarak kabul ettiğimiz bu intiharlar sıklık göstermektedir. Eğitim durumu açısından, ilköğretim mezunlarında intihar girişimi oranlarının daha fazla olduğunu, eğitim seviyesi yükseldikçe intihar davranışında bulunma oranının düştüğünü söyleyebiliriz.

Yine dikkatimizi çeken önemli bir veri de, intihar girişinde bulunanların çok büyük bir çoğunluğunun ilaç ve kimyasal maddeler kullanarak intihar girişiminde bulunduğunu görmekteyiz. Bu durum, ilacın satın alınması, evlerde bulunması gibi ulaşılabilirliğinin kolay olmasına bağlamaktayız."

"SESİNİ DUYURMAK İSTİYOR"

İntihar girişiminde bulunan kişilerin yardım isteme çağrısı ile ‘birileri benim sesimi duysun’ şeklinde bu davranışları gösterdiğini aktaran Sertkaya, “Genele bakacak olursak, aile içi iletişim problemleri, ekonomik sıkıntılar, işsizlik, yalnızlık gibi sebeplerle intihar girişiminde bulunduğunu, yine ergenlik dönemi intiharlarında okul başarısızlığının sınav kaygısının gibi unsurlarının etkili olduğunu gözlemlemekteyiz. İntihar davranışı gösteren kişilerin büyük çoğunluğunda, daha önceden psikiyatrik tanı öyküsünün olduğunu belirtebiliriz. İntihar sadece psikiyatristleri, shuları ya da psikologları ilgilendiren bir sorun değildir. İntihar bir hal sağlığı sorunudur. İntihar davranışlarının önlenmesi için insanların biyolojik, psikolojik ve sosyal özelliklerinin ele alındığı yaklaşımlar benimsenmelidir” ifadelerini kullandı.

"İNTİHAR, TOPLUMSAL BİR SORUN"

İntiharın önlenmesi ve intihar fikirleri olan kişilerin saptanması için ailelerin, öğretmenlerin, sağlık çalışanlarının kısacağı toplumun bu konuda bilinçlendirme çalışmaları yapılması gerektiğini vurgulayan Psiko Sosyal Destek ve Krize Müdahale Birisi Sorumlusu Sosyal Hizmet Uzmanı, Gülden Sertkaya, şöyle devam etti:

“Eğer bir kişide umutsuzluk, çaresizlik, değersizlik duyguları hakimse, intihar ile ilgili planları yada düşünceleri dile getiriyorsa, bu kişilerin zaman kaybetmeden psikiyatrik değerlendirmeden geçmesi psikiyatrist, shu, psikolog, rehber öğretmenler gibi meslek elemanlarından psiko-sosyal destek olması önemlidir.

Toplumumuzda, intihar edecek kişi bunu dile getirmez, bu konuda konuşmaz gibi yanlış bir yargının olması intihar fikirleri olan kişilerin girişimde bulunmadan tedavi edilmesini engellemektedir.

İntihar konusunda konuşmanın intihar riskini arttırmadığı bilinmeli, kişilerin intihar düşünceleri ve duyguları ortaya çıkarılmalı ve destekleyici bir tutumla sorunlarının çözümü için yardım edilmelidir.”


Popular Articles

Latest Articles