Kemal Türkler'in kızı Nilgün Soydan karardan sonra babasının mezarını neden ziyaret edemediğini açıkladı.
‘Seni bir kez daha vurdular baba’Kemal Türkler’in kızı babasının öldürülmesiyle ilgili davanın zaman aşımına uğramasının şokunu yaşıyor. Nilgün Soydan, karardan sonra babasının mezarına neden gidemediğini şöyle anlatıyor: “Ne diyecektim ‘Baba bir rezalet daha yaşanıyor. Seni bir kez daha vurdular’ mı diyecektim”
Tarihi Kemal Türkler davasında göz göre göre gelen zaman aşımı kararı, Türkiye’de birçok kesimin tepkisini topladı. En büyük tepki ise henüz 19 yaşında genç bir kızken babası gözleri önünde öldürülen Nilgün Soydan’dan geldi. Soydan tam 30 yıl adliye koridorlarında adalet aradı. Bu süreçte Türkler öldürüldüğünde henüz birbuçuk yaşında olan Türkler’in torunu Burç Akpınar büyüdü ve avukat oldu. Öldürülen dedesinin davasına katılarak adalet yerine ulaşsın diye uğraş verdi. Ancak adaletin yerini bulduğunu o da göremedi. 29 yıl süren dava önceki gün zaman aşımından düştü. Tüm uğraşlara rağmen adaletin yerini bulduğunu göremeyen Soydan yaşadığı üzüntüyü VATAN’la paylaştı:
Herkes elinden geleni yaptı
Davanın zaman aşımına uğraması için mahkeme başkanı dahil herkesin elinden geleni yaptı. İnsanlık suçu olarak görmediler. Beraat kararı Yargıtay tarafından bozulunca, mahkeme başkanı ‘Ben gelip beraat verdiğim davada ceza kararı vermem’ demişti. Rapor alarak duruşmaya gelmedi. Bizim sorunumuz ne mahkemeyle, ne de mahkeme başkanıyla. Ne yazık ki bağımsız yargının iflas ettiğine inandığım bir ülkede yaşıyorum.
Dün gece hiç uyumadım
Mahkeme 5 dakika sürdü. Katil sıyırmış olmının rahatlığıyla arkasını dönüp yürüdü. Türkler ailesi olarak hepimiz delirdik zaten. Rasim Öz çıldırdı. ‘Senin yüzünden’ diye bağırdı. Ben dün gece hiç uyumadım. Mahkeme heyetinin gerçekten nasıl uyuduklarını çok merak ediyorum. Bu bence yanında yatan karısına sorularak öğrenilecek bir şey değil. Karardan dolayı bence çok rahatsızlar onlar da. Onların yerinde olmadığım için mağdur olmaya razıyım. Sanığın yüzü bütün duruşmalarda ifadesizdi. Katillere özgü bir duruştur o. Hrant Dink’in katili de öyleydi. Sürekli baktım ona ama o bana hiç bakmadı. Sensin babamın katili diye bağırdığımda da ‘ben mağdurum’ dedi.
Katilin kim olduğu belli
Yargıtay Ceza Kurulu, Osmanağaoğlu’nu Kemal Türkler’in katili olarak tescilledi. Zaten 7 cinayeti daha var. İlgisi olan olmayan herkes sonuçta bir şey öğrendi. Ünal Osmanağaoğlu, Kemal Türkler’in katillerinden biri. Abdulsamet Karakuş ve Aydın Eryılmaz 12’şer yıl yattılar. Arabayı kullanan İsmet Koçak’tı o beraat etti. Bunların isimleri Kemal Türkler cinayetinde tetikçi maşa olarak tarihe geçmiştir. AİHM’e başvurmamız sadece babamı öldüren katilin cezalandırılmamasından değil. Katilin cezalandırılmaması için ellerinden gelen her şeyi yapanlar için, gerekli zamanda gerekli olan yapılmadığı için, dosya incelenmediği için... Ülkemi AİHM’e şikayet edecek bir insan olmaktan çok sıkıntı duyan biriydim. Ama dün babamın katilini koruyan ve babamı öldürmekten ceza almaktan kurtaran bir mahkeme gördüm. Ülkem ceza aldığında ben artık bundan keyif duyacağım. Bu, umarım bu devlete bir ders olur. Tarih bu ülkeden bunun hesabını soracaktır. Bize senelerdir yaşattıkları tiyatronun son perdesi dün oynandı. Dün bize bunu yaşatanlar davayı zamanaşımına sokup davanın ortadan kalkmasına sebep olan bu ülkede değilse dışarıdan cezalandırılıp hakettikelri sonuca ulaşmalı.
İsmini onurla taşıyorum
Bu yıl işçi bayramının Taksim’de kutlanılmasına izin verildiği için o gün babamın mezarına gitmiştim. Ama dün gitmedim. Böyle utanç verici bir sonuçtan dolayı hiç canım istemedi doğrusu. Ne diyecektim ‘Baba bir rezalet daha yaşanıyor. Seni bir kez daha vurdular mı’ diyecektim. Bu bana çok ayıp geldi ve gitmedim. Umarım AİHM’den aldığım güzel bir sonuçla giderim. Bizim babamız az oldu, ama çok kaliteli zaman geçirmişizdir. Çok iyi bir babaydı. Bir romantikti. Olması gereken zamanda hep yanımdaydı. İsmini onur ve gururla taşıyorum.(Vatan)