Ankara'nın Etimesgut ilçesinde ezan okunduğu sırada yüksek sesle müzik dinledikleri için uyardığı 3 kişi tarafından bıçaklanarak öldürülen Barış Çakan cinayetiyle ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamaya göre, maktul Barış Çakan, dün akşam saatlerinde, arkadaşı B.A'yı görmek için evden sokağa indi. İki genç, sokakta yürürken bir araçta yüksek sesle müzik dinleyen K.Y, A.B. ve Ö. Y'yi gördü.
Maktulün arkadaşı B.A'nın, bu kişilere ezanın da okunduğunu, yüksek sesli müziği kısmalarını söylemesi üzerine taraflar arasında tartışma çıktı. Barış Çakan, kavgaya dönüşen olayda bıçaklanarak öldürüldü.
Olayın ardından Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan şüpheliler K.Y. ve A.B. ile suça sürüklenen çocuk Ö. Y, ifade işlemlerinin ardından tutuklanmaları istemiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi.
Hakimlikçe sorgulanan 3 şüpheli tutuklandı.
Başsavcılığın açıklamasında, olayla ilgili soruşturmanın titizlikle devam ettiği belirtilerek, "Bir kısım haberlerde ve sosyal medya hesaplarında belirtilen 'maktulün Kürtçe müzik dinlediği için öldürüldüğü' yönündeki bilgi tamamen yalan olup bu şekilde manipülasyon içeren paylaşımlara itibar edilmemesi gerekmektedir." ifadesine yer verildi.
İletişim Başkanı Altun: Hakikat kirli bir algı operasyonuna kurban edilmek isteniyor
İletişim Başkanı Fahrettin Altun da konuyla ilgili Twitter hesabından paylaşım yaptı.
Altun, yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
Ankara’da hafta sonu ezan okunduğu sırada yüksek sesle müzik dinleyen bir grubu uyaran Barış Çakan isimli genç yavrumuzun çıkan tartışmada hayatını kaybetmesi hepimizi derinden yaralamıştır. Yaşanan elim hadise tüm boyutlarıyla incelenmiş ve gerekli adli süreç başlatılmıştır.
Yaşanan acı hadisenin gerçek sebebinin belirli çevreler ve odaklar tarafından kasıtlı bir şekilde manipüle edilmesi, hadisenin “ısrarla” Kürtçe şarkı dinleyen gencin öldürülmesi olarak yansıtılması, hakikatin kirli bir algı operasyonuna kurban edilmek istendiğini göstermektedir.
Toplumsal dinamiklerimizi hedef alan yalan haberlerin, provokasyonların ve algı yönetimi çalışmalarının, kamu güvenliğini sağlayan güvenlik güçlerimize yönelik son zamanlarda sistematik bir şekilde yürütülen karalama ve iftira kampanyalarından bağımsız olduğu asla düşünülemez.
"Gerekli tüm adımları süratle atacağız"
Devletimiz, kamu huzur ve güvenliğinin zaafiyete uğratılmasına, yalan haberlerin ve algı operasyonlarının zihinlerimizi işgal edip bizi esir almasına asla müsaade etmeyecektir. Milletimiz üzerinde oynanan bu alçak oyunun takipçisi olacak ve gerekli tüm adımları süratle atacağız.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti 83 milyon vatandaşımızın sığınağı, koruyucusu ve hizmetkarıdır. Toplumsal huzur ve güvenliğimiz için milletimizle el ele vererek kardeşlik ve barış atmosferini bozmayı hedefleyen karanlık odaklara geçit vermeyeceğiz.