Amca çocukları arasında arazi kavgası: 1 ölü ŞANLIURFA'da aralarında arazi anlaşmazlığı bulunan amca çocukları arasında çıkan kavgada İ.H.Ş., kuzeni Enes Şeker'i (30) tabancayla vurarak, öldürdü.
Amca çocukları arasında arazi kavgası: 1 ölü
ŞANLIURFA'da aralarında arazi anlaşmazlığı bulunan amca çocukları arasında çıkan kavgada İ.H.Ş., kuzeni Enes Şeker'i (30) tabancayla vurarak, öldürdü.
Olay, Sesigür Mahallesi'nde meydana geldi. Aralarında arazi anlaşmazlığı nedeniyle husumet bulunan İ.H.Ş. ile amcasının oğlu Enes Şeker tarlada karşılaştı. İkili arasında başlayan sözlü tartışma, kısa sürede kavgaya dönüştü. Bu sırada İ.H.Ş. yanındaki tabancayı çekip, Enes Şeker’e ateşledi. Şeker, olay yerinde hayatını kaybederken, İ.H.Ş. kaçtı.
İhbar üzerine olay yerine gelen jandarmanın yaptığı incelemenin ardından Enes Şeker'in cansız bedeni Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Jandarma kaçan İ.H.Ş.'yi yakalamak için çalışma başlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------------------
- Olay yerinde önlem alan jandarma
- Cenaze aracının olay yerinden ayrılması
- Olay yerinde toplanan kalabalık
- Genel ve detay görüntüler
Haber:Ali LEYLAK-Kamera:Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA - DHA)
===============
Bitlis'te 34 kişinin yaralandığı kazanın güvenlik kamera görüntüleri ortaya çıktı
BİTLİS'in Tatvan ilçesinde, yolcu otobüsü ile TIR'ın çarpışması sonucu meydana gelen ve 34 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan trafik kazasına ait güvenlik kamera görüntüleri ortaya çıktı.
Kaza, dün saat 16.30 sıralarında Bitlis-Tatvan Kavşağı'nda meydana geldi. Bitlis'ten Ahlat ilçesi yönüne giden 22 BE 825 plakalı TIR, Tatvan'dan Bitlis yönüne gitmek üzere kavşaktan dönüş yapan 65 EA 361 plakalı yolcu otobüsü ile çarpıştı. TIR ve otobüsün devrildiği kazada, 34 kişi yaralandı. Yaralılar çevre hastanelerde tedavi altına alınırken, polis, kaza ile ilgili soruşturma başlattı. Yapılan soruşturma kapsamında kazanın saniye saniye kaydedildiği güvenlik kamera görüntüleri elde edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
- Kaza anları
Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS, (DHA)-
==========================
Bursa'da fabrikada patlama; yaralılar var (2)
VALİ CANBOLAT: 3 İŞÇİNİN HAYATİ TEHLİKESİ VAR
Bursa Valisi Yakup Canbolat, patlamanın meydana geldiği fabrikaya gelerek itfaiye, sağlık ve polis ekiplerinden bilgi aldı. Canbolat, ilk incelemenin ardından patlamayla ilgili yaptığı açıklamada, "İş yerinden bir patlama yaşanıyor ve o sırada orada bulunan 5 vatandaşımız yaralanıyor. Patlamadan sonra bölgeye emniyet güçlerimiz ve sağlık ekiplerimiz intikal etti. Buradaki 5 işçiden maalesef 3'ünün durumu ağır. İkisinde yanık var, birinin de yanığı ağır. Hastanelere intikal ettirildi, sağlık müdahaleleri yapılıyor. İtfaiye de gerekli müdahaleyi yaptı. Şimdi teknik ekiplerimiz patlamanın neden kaynaklandığını tespit etmeye çalışılıyor. Oksijen kaynağı olabilir ama şu anda konuşmak için erken" dedi.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Bursa Valisi Yakup Canbolat'ın olay yerini incelemesi
-Yakup Canbolat'ın açıklaması
Süre: 03.23 Boyut: 379 MB
Haber: Serkan AKKUŞ - Kamera: Semih ŞAHİN/BURSA, (DHA)
==============================
Buse'yi arama çalışmaları sürüyor; acılı baba suyun tahliyesi için taşları elleriyle attı
ANTALYA'nın Kemer ilçesinde 92 gün önce yaşanan hortum felaketinde annesinin kullandığı otomobilin dereye düşmesi sonucu kaybolan Kader Buse Acar'ı (20) arama çalışmaları sürüyor. Anne Ayla Akkın ve baba Ahmet Acar, çalışmaları izlerken gözyaşlarını tutmadı. Baba Acar, çalışmalara destek için dere yatağındaki taşları elleriyle alarak kenara attı.
Üniversite öğrencisi Kader Buse Acar, 24 Ocak'ta Kemer'i vuran hortuma annesi Ayla Akkın'ın kullandığı otomobilde yakalandı. Hortumun sürüklediği otomobil Ağva Deresi'ne düştü. Ayla Akkın suya kapılan araçtan çıkabildi ama kızı Kader Buse kayboldu. Bugüne kadar çok sayıda ekip tarafından yapılan aramalara rağmen Kader Buse'nin izine rastlanmadı.
Arama çalışmalarının 91'inci günü olan dün, Devlet Su İşleri (DSİ) ekipleri, Ağva Deresi yatağında bulunan suyu boşaltabilmek için yan yollar oluşturdu. ASAT ekipleri de bentlerdeki su aktarma borularının tıkanan bölümlerini açtı. DSİ ekipleri bugün debinin düşmesi üzerine ortaya çıkan balçığı iş makineleriyle dere yatağından alarak Kader Buse'yi aradı.
Baba Ahmet Acar bendin üzerine çıkarak çalışmaları izledi. Acar, dere yatağındaki taşları da alarak suyun daha hızlı tahliye olması için çabaladı. Anne Ayla Akkın ise dere kenarında gözyaşları içinde eşini ve çalışma yapan ekipleri izledi.
'ACI İÇİNDEYİZ'
Yapılan çalışmaları yakından takip eden Ahmet Acar, kızının kayboluşunun üzerinden 92 gün geçtiğini belirterek, "Eşimle acı içerisindeyiz. Sağ olsun DSİ suyu karşı tarafa yönlendirecek çalışmaları yapıyor ama bu daha önceden yapılsaydı daha iyi olurdu. Yağmur da bir yandan yağıyor. Ben de yardım ediyorum, deredeki taşları atıyorum, suyun bir an önce boşalması, kızımızın bulunması için. Ama acı içindeyiz. Çaresizlik, başka bir şey değil" dedi. Acar, Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun yardımlarıyla DSİ'nin suyu yönlendirmek için taşları almaya başladığını söyledi.
"Kızımın bir an önce bulunmasını istiyorum, tek istediğimiz bu" diyen Ahmet Acar, "Kızım, doğum gününden bir gün sonra, 19 Ocak'ta bana yemek getirmişti. Ben de ona doğum günü hediyesi olarak künye almıştım" diye konuştu.
Baba Ahmet Acar, kızı Kader Buse'ye kuyumcudan doğum günü hediyesi aldığı anlara ait güvenik kamerası görüntülerini de sosyal medya hesabından paylaştı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------------
Kader buse acar caddesi tabelası
Daha önce kırılan bentden detaylar
Ağva deresi genel
Açılan su yolu detay
DSİ çalışma detay
Çalışmaları izleyen annenin ağlaması detay
DSİ çalışma detay
Babanın deredeki taşları temizlemesi detay
Dere detay
Baba Ahmet Acar röportaj
Baba Ahmet Acar ın bisikletle ayrılması
Balçıktaki kepçe detay
Balçık detayı
Kader Buse Acar'ın babasına yemek getirmesi (güvenlik kamerası)
Kader Buse Acar'ın doğum günü
06:04 dakika ve 672 MB
Haber- Kamera: Levent YENİGÜN - Satılmış AKKAŞ/ANTALYA-DHA)
============================
Bingöl'de, Küçükçekmece'deki cinsel saldırı protesto edildi
İSTANBUL Küçükçekmece’de 5 yaşındaki kız çocuğuna yapılan cinsel saldırı, Bingöl'de üniversite öğrencileri tarafından protesto edildi.
Bingöl Üniversitesi'nde eğitim gören bir grup öğrenci, Küçükçekmece'de 5 yaşındaki kız çocuğuna cinsel saldırıya tepkilerini basın açıklaması yaparak, dile getirdi. Öğrenciler adına basın açıklamasını okuyan Sara Özsağır, cinsel saldırıyı kınadıklarını ifade ederek, çocukların korunması için yasaların çıkarılması gerektiğini söyledi. Özsağır, "Dünyadaki hiçbir toplumun ahlaki değerlerine yakışmayan bu tecavüz olaylarının bizim güzel ülkemizde yaşatılıyor olması ciddi bir sorgulama ihtiyacı doğurmaktadır. Bu tarz olayların sıradanlaştığı bu dönemde herkesi gerekli olan duyarlılığı göstermeye davet ediyoruz. Çünkü çocuklarımıza yapılan bu vahşeti ve insanlık dışı saldırılarının topluma yapıldığını düşünüyoruz. Yetkilileri ve özellikle yargı kurumlarının ve yasama kurumlarının geleceğimiz olan çocuklarımızın yaşamına ve geleceğine anayasal güvence altına alıp toplumun vicdanında derin yaralar açan bu olayların tekrarlanmaması için gerekli bütün kamusal, sosyal ve yasal tedbirlerin ivedilikle alınması için çağrıda bulunuyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü:
--------
- Açıklamaya katılanlar
- Öğrencilerin açtığı pankartlar
- Yapılan açıklama
- Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Aziz ÖNAL/BİNGÖL,(DHA)
===================
Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı: Kendimize yeterli hale gelmemiz lazım
ATATÜRK Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Beyhan, "Bütün İslam dünyasına, Müslümanların yaşadığı coğrafyaya karşı ciddi anlamda soykırım şu anda işleniyor. Bunun farkında olalım. Çalışmalarımızı bu noktada yapalım. Bizim öncelikle kendimize yeterli hale gelmemiz lazım" dedi.
Erzurum'daki Yanıkdere Şehitliği'nde basın açıklaması düzenlendi. Programa Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Beyhan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Programda konuşan Edebiyat Fakültesi Türk- Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu, Yanıkdere'de 3 bin Müslüman'ın, demir yollarında çalıştırılmak için getirilerek, katledildiğini söyledi. Kürkçüoğlu, 12 Mart 1918'de Ermenilerin, Erzurum'da 9 bin 553 Müslüman Türk'ü şehit ettiğini kaydetti.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı ise konuşmasında, tarihin, belgelere dayandığını söyledi. Çomaklı, "Belgelere dayanmayan olaylar hakkında açıklama yapılamaz, yorum getirilemez. Hiçbir parlamento, kanunla komisyon kararıyla tarih yazamaz. Tarihi hadiseleri yazmak siyasilerin değil tarihçilerin sorunu olmalıdır. Fransa devletinin sözde soykırımı tanıyan kanun teklifini kabul etmesi ilmen anlaşılır değildir. Bunu reddetmenin suç sayılacağını yasalaştırması akla zarar bir iştir. Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un sözde soykırım iddiasını tarihi bir zemine dayandırması mümkün değildir. Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Ermenistan ilişkilerine, soykırım iddialarına siyasi gözlükle bakmayıp kendi tarihini araştırma zahmetine katlansa çok büyük hata yaptığını anlayacaktır" diye konuştu.
Atatürk Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Ali Beyhan da şunları söyledi:
"Etrafımız kan, ateş deryası. Irak bugün devlet olarak ortada yok. Suriye'nin hali meydanda. Libya diye bir devlet gözükmüyor. Bütün İslam dünyasına, Müslümanların yaşadığı coğrafyaya karşı ciddi anlamda soykırım şu anda işleniyor. Bunun farkında olalım. Çalışmalarımızı bu noktada yapalım. Bizim öncelikle kendimize yeterli hale gelmemiz lazım. Mühendislerimizin, sağlık bilimcilerimizin, sosyal bilimcilerin sadece bilgi üretmeye yönelmesi gerekir. Üniversitelerin görevi bilgiyi üretmektir."
Yanıkdere Şehitliği'ndeki törende konuşmalardan sonra üniversite öğrencileri, anıt mezara karanfil bıraktı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Yanıkdere şehitliğinden görüntü
-Öğrencilerin şehitliğe gelmeleri
-Dua edilmesi
-Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu'nun konuşması
-Rektör Ömer Çomaklı'nın konuşması
-Prof. Dr. Mehmet Ali Beyhan'ın konuşması
-Öğrencilerin anıt mezara karanfil bırakmaları
Haber: Salih TEKİN - Kamera: Zafer KUMRU / ERZURUM, (DHA)
======================