İ­k­l­i­m­ ­d­e­ğ­i­ş­i­k­l­i­ğ­i­n­d­e­ ­­k­i­m­y­a­s­a­l­ ­d­e­n­e­y­­ ­a­l­a­r­m­ı­ ­-­ ­D­ü­n­y­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­

İ­k­l­i­m­ ­d­e­ğ­i­ş­i­k­l­i­ğ­i­n­d­e­ ­­k­i­m­y­a­s­a­l­ ­d­e­n­e­y­­ ­a­l­a­r­m­ı­ ­-­ ­D­ü­n­y­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­ Son 150 yılda yapılan kimyasal deneylerin iklim değişikliğini hızlandıran etkenlerin başında geldiği bildirildi.

ANKARA (A.A) - BM öncülüğünde hazırlanan "İmkanlarımızın Ötesinde Yaşam, Doğal Kaynaklar ve İnsanlığın Refahı" adlı bildiride, "son 150 yılda yapılan kimyasal deneylerin iklim değişikliğini hızlandıran etkenlerin başında geldiğine" dikkat çekildi.

İklim değişikliklerinin beklenen hızının, "en az son 10 bin yılda görülenden daha büyük" olduğuna vurgu yapılan bildiride, gelecek yüzyıl için "küresel soy tükenmeleri oranının, doğal oranından bin kere daha fazla artacağı" uyarısı yapıldı.

Dünya Araştırmaları Enstitüsü tarafından yayımlanan ve Türkiye Bilimler Akademisi tarafından Türkçe'ye çevrilen bildiride, "İnsanlık tarihi boyunca, hiçbir dönemde, 20. yüzyılın ikinci yarısında olduğu kadar biyolojik mekanizmalara ve yerküreye bu derece müdahale edildiğine tanık olunmamıştır" denildi.

-KARBONDİOKSİT YOĞUNLAŞMASI-

İnsanların geçen 150 yılda atmosferde yaptığı kimyasal deneylerin, dünyanın doğal altyapısını değiştiren olayların başında geldiği bildirilen bildiride, küresel hava sistemlerinde yaşanan değişikliğin, "artmaya devam eden atmosferdeki karbondioksit yoğunlaşmasını hızlandıracağı" vurgulamasıyla şöyle denildi:

"Doğa her zaman iklimlerdeki değişikliklere uyum sağlamıştır fakat bu değişimin benzeri görülmemiş zorluklarla karşılaşma olasılığı vardır. Öncelikle, iklim değişikliklerinin beklenen hızı en az son 10 bin yılda görülenden daha büyüktür. Bu, yeni türlerin daha uygun alanlara hareket etmesini veya evrim geçirerek yeni yaşam mekanizmalarına uyum sağlamasını çok daha zorlaştırmaktadır. Örneğin mercan kayaları, deniz sıcaklıklarındaki göreceli artışlardan, diğer besin kirliliği ve aşırı avlanma gibi etkilerden dolayı bazı bölgelerde çoktan verimsiz duruma gelmiştir."

-ÇEŞİTLİLİK AZALIYOR-

Bildiride, "bitkiler ve hayvanlar için de önem taşıyan mevcut seçeneklerin, büyük ölçüde insanların doğada yaptığı değişikliklerle daraldığı"nın altı çizilerek, "Bu değişikliğin bir sonucu olarak, bir çok farklı bölgede ve tüm yerkürede bulunabilen canlı türlerinin çeşitliliğinde önemli ölçüde azalma olmuştur" denilerek, gelecek yüzyılın alarmı şöyle verildi:

"Bilim, dünyadaki mevcut türlerin sadece yüzde 10'unu tanımlayabildiği için değişikliğin toplam ölçeği hakkında kesin bilgi sahibi değiliz. Yine de çift yaşamlılar (hem karada, hem suda yaşayanlar), ekili arazi kuşları ve Karayip mercanları gibi türlerin kendi gruplarının bolca mevcut olduğu alanlarda azaldıkları söylenebilir.

Gelecek yüzyılda, bazı kuşların yüzde 12'si, memeli hayvanların yüzde 25'i ve çift yaşamlıların en az yüzde 32'si yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Tahminlere göre, insanların dünyanın uzun vadeli tipik tarihinde, küresel soy tükenmelerinin oranını 'doğal' oranından bin kere daha fazla artırmış olabileceği hesaplanmıştır."


Popular Articles

Latest Articles