Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Demokratik açılım sürecine karşı çıkanların tarihe ve millete karşı sorumlulukları olacaktır" dedi.
BURSA (A.A) - Bağış, partisinin Bursa İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında demokratik açılım süreci içinde siyasi partilerden, sivil toplum kuruluşlarından, düşünürlerden ve akademisyenlerden görüşler topladıklarını dile getirerek, şöyle konuştu:
"Herkesin huzur içinde yaşayabildiği, çocuklarını huzur içinde büyütebildiği bir ülke olması için, annelerin ağlamaması için, terörün bitmesi, zenginliğin artması, standartlarımızın yükselmesi için hangi demokratik açılımlar yapabiliriz bu konuda çalışmalar yürütüyoruz. Bu konuda sadece herhangi bir etnik unsuru değil Türkiye Cumhuriyetini vatan yapan bütün unsurları düşünerek hareket ediyoruz. Bu ülkede sıkıntısı olan tek bir millet, tek bir din mensubu yok. Bugün bu ülkede farklı kesimlerin farklı, aynı zamanda benzer sorunları var. Bunların önünü nasıl açarız diye çalışma başlattık."
Bağış, "üzerinde çalışılan projenin siyasi değil, milli bir proje olduğunu" vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Bu bir partinin projesi olmasın, Türkiye'nin projesi olsun, bunda herkesin katkısı bulunsun istedik. 'Yüzde 1'in üzerinde oy almış bütün partilerin fikirlerine, çabalarına ve işbirliğine hazırız' dedik. Maalesef biz Türkiye'de kan dökülmesin, huzur oluşsun, standartlar yükselsin, artık birbirimizle helalleşelim, beraber çalışalım derken bazı siyasiler 'sizinle yürünecek yolumuz yok' dediler. Bir yandan statükodan şikayet edenlerin, bir yandan 'bu böyle gitmez' diyenlerin, bir yandan 'akan kan durmalı' diyenlerin, öte yandan atılan adımlara olumsuz yaklaşmaları ve bir alternatif plan sunmamaları düşündürücüdür.
Demokratik açılım sürecine karşı çıkanların tarihe ve millete karşı sorumlulukları olacaktır. Bence muhalefet liderlerinin düşüncelerini bir kez daha gözden geçirmelerinin vakti gelmiştir. Türkiye, gerçekten AB standartlarında yükselecekse, ifade özgürlüğü, demokratik haklar, kişi başına düşen geliri ekonomik standartlar, yediğimiz yemeğin temizliği, suyun asit oranı, soluduğumuz havadaki karbonmonoksit oranı gerçekten hedeflenen düzeylere gelecekse, biz bu yolda atım atacaksak hep birlikte hareket etmeliyiz."
''MUHALEFET BİR MADDEYİ 2 SAATTE GEÇİRTİYOR''
Bağış, yaptığı görüşmelerde, ''muhalefet liderlerinin AB sürecinin arkasında duracaklarını bizzat söylediğini'' belirterek, verilen sözlere rağmen uygulamada istedikleri desteği bulamadıklarını ifade etti. AB standartlarına uyum kapsamındaki bir kanunu TBMM'den geçirirken oldukça zorlandıklarını anlatan Bağış, şunları kaydetti:
''Biz ticaret kanununu AB standartlarına çıkarmak için adımlar atıyoruz. Muhalefet bir maddeyi 2 saatte geçirtiyor. 1500 maddelik Türk Ticaret Kanunu Yasa Tasarısı'ndan bahsediyoruz. Her maddesinin tartışılması 2 saat sürerse, genel kurulda bu yasa kaç günde, haftada, yılda çıkar siz hesap edin. Buna benzer birçok konu var.
Türkiye'de, devlet ile herhangi bir konuda farklı düşünen, devlet tarafından hakkı gasp edildiğini düşünen vatandaşın başvuracağı bir ara bulucu kurum olsun, kamu denetçisi olsun diye AB standartlarında bir kurum oluşturmak için yasa değişikliği yaptık. Ombudsman Yasası, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Önce Anayasa'nın değiştirilmesi sonra bu yasanın değiştirilmesi gerektiği belirtildi. Peki Anayasa'yı değiştirebiliyor muyuz? Artık Türkiye'nin ortak paydaları için, yarınlarımız için birlikte çalışma yapmamızın zamanı geldi.''