D­H­A­ ­İ­S­T­A­N­B­U­L­ ­B­Ü­L­T­E­N­İ­-­ ­2­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­

D­H­A­ ­İ­S­T­A­N­B­U­L­ ­B­Ü­L­T­E­N­İ­-­ ­2­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­   Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı önünde çıkan silahlı kavgada 2'si ağır 4 kişi yaralandı.

1- KARTAL'DAKİ ANADOLU ADALET SARAYI ÖNÜNDE SİLAHLI KAVGA: 4 YARALI

Haber-Kamera: Çağrı ÇALIŞKAN - Yüksel KOÇ - /İSTANBUL,(DHA)
Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı önünde çıkan silahlı kavgada 2'si ağır 4 kişi yaralandı.
Anadolu Adalet Sarayı önündeki silahlı kavga saat 10.00 sıralarında çıktı. Henüz bilinmeyen nedenle iki grup arasında çıkan kavgada silahlar çekildi. Çevredekilerin korkulu anlar yaşadığı kavgada 2'si ağır 4 kişi yaralandı. Olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevkedildi. Polis, iki gruptan 5 kişiyi gözaltına aldı. Yaralılar olay yerine ambulanslarla hastaneye sevk edildi.
Polisin olayla ilgili inceleme başlattı.

Görüntü dökümü:
-----------
-Olay yeri
-Polis ekiplerinin görüntüsü
-Ambulanslar
-Genel ve detaylar

=========================

2- KARTAL'DAKİ ADLİYE ÖNÜNDEKİ ÇATIŞMA KAMERADA

- 4 kişinin yaralandığı kavga kameralara yansıdı

Haber-Kamera: Çağrı ÇALIŞKAN - Yüksel KOÇ - /İSTANBUL,(DHA)
Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı önünde çıkan silahlı kavgada 2'si ağır 4 kişi yaralandı. Çatışma anı kameralara yansıdı.
Anadolu Adalet Sarayı önündeki silahlı kavga saat 10.00 sıralarında çıktı. Henüz bilinmeyen nedenle iki grup arasında çıkan kavgada silahlar çekildi. Çevredekilerin korkulu anlar yaşadığı kavgada 2'si ağır 4 kişi yaralandı. Olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevkedildi. Polis, iki gruptan 5 kişiyi gözaltına aldı. Yaralılar olay yerine ambulanslarla hastaneye götürüldü

KAVGA KAMERADA
Öte yandan kavga çevredekilerin cep telefonu kamerasına yansıdı. Görüntülerde kavga eden grubun bir süre sonra silahlarını çektiği görülüyor. Silahlar patlarken çevredekiler büyük panik yaşıyor. Bir süre sonra gelen polis, şüphelileri yere yatırarak gözaltına alıyor.

Görüntü dökümü:
-----------
-KAVGADAN GÖRÜNTÜ
-SİLAHLARIN PATLAMASI
-POLİSİN ŞÜPHELİLERİ YERE YATIRARAK GÖZALTINA ALMASI

/////////AKTÜEL GÖRÜNTÜ
-Olay yeri
-Polis ekiplerinin görüntüsü
-Ambulanslar
-Genel ve detaylar

================================

3- BİNALİ YILDIRIM'DAN BARIŞ PINARI HAREKATI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

* AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım,

"İnşallah Fırat Kalkanı'nda Afrin'de olduğu gibi kahraman silahlı kuvvetlerimiz, güvenlik güçlerimiz bu belayı defedecektir. Böylelikle milletimizin huzuru sağlanacaktır."

"Her zaman bayrağımız için, toprağımız için, ülkemizin bekası için bir olduk, beraber olduk, siyaseti bir kenara bıraktık bugün de aynısı gerçekleşiyor"

Haber-Kamera Ali Kerem BENGİ - MURAT KORKMAZ/İSTANBUL, (DHA)
Diyanet İşleri Başkanlığınca, Barış Pınarı Harekatı'nın zaferle sonuçlanması için, sabah namazında yurt genelindeki bütün camilerde Fetih Suresi okundu, dua edildi. İstanbul'da Çamlıca Camii'nde sabah namazına AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım ve Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ile katıldı. Vatandaşlar tarafından karşılan Binali Yıldırım namazın ardından açıklamalarda bulundu.

Sabah namazı sonrası açıklamalarda bulunan Ak Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım 'Dün itibariyle Barış Pınarı Harekatı başladı. Allah, kahraman mehmetlerimize yar ve yardımcı olsun. Allah muvaffak etsin, bilsinler ki 82 milyon vatan evladının desteği onlarla. Bildiğiniz gibi Suriye ile en uzun sınırı olan ülke Türkiye, 911 km. Suriye'de iç savaş başladığı günden itibaren Türkiye, Suriye'den savaştan canını kurtarmak için kaçan milyonlarca kardeşimize ev sahipliği yaptı. Sekiz yıldır da kardeşlerimizle ekmeğimizi aşımızı paylaşıyoruz. Onlara her türlü desteği veriyoruz. Biz bunları yaparken maalesef PKK'nın ve DEAŞ'ın teröristleri YPG'nin teröristleri bunların hepsi aynıdır, birbirinden farkı yok. Çünkü bunların hepsinin amacı sivil, masum insanları katletmektir, huzuru güvenliği bozmaktır onlarda boş durmadılar ağa babalarının desteğiyle sınırımızın güneyinde bir terör kuşağı oluşturma gayreti içerisinde oldular. Bunu da özellikle PKK, YPG, DEAŞ'ı yok edeceğim bahanesiyle sığınarak Amerika'dan diğer ülkelerden silahlar temin ederek durumlarını güçlendirmeye çalıştılar onunla da kalmadılar fırsat buldukça da ülkemizde, sınırlarımız içinde sivil vatandaşlarımıza yönelik terör faaliyetlerini de sürdürdüler" dedi.

Yıldırım, "Uzun süreden beri dostlarımızı bu konuda uyardık bölgedeki koalisyon güçlerini Rusya'yı ve diğer tarafları bilgilendirdik, uyardık. Bildiğiniz gibi başbakanlığım döneminde Fırat Kalkanı ve Afrin Harekatıyla Fırat'ın batısındaki bu unsurları temizledik ve buraya 360 bin civarında Suriyeli kardeşimizin dönüp yerleşmesini sağladık. Bu arada da o bölgedeki bütün DEAŞ unsurları temizlendi. Ancak uzun süredir Fırat'ın doğusunda Sayın Cumhurbaşkanımızın defalarca muhataplarını uyarmasına rağmen buralardaki terör yapılanması ve sivil halka verilen zararın önüne geçilmesi için yapılan bütün çalışmalar sonuçsuz kaldı. Nihayet hem insanımızın huzurunu, güvenliğini sağlamak hem de sınırlarımız güneyinde bir terör kuşağının önüne geçmek için dün itibariyle fiilen Silahlı Kuvvetlerimiz, güvenlik güçlerimiz bir harekat başlatmıştır. Allah yar ve yardımcıları olsun. Tabiatıyla hedef terör odaklarıdır, Kürtler bizim kardeşimizdir. Maalesef Batı dünyasında sanki Türkler, Kürtler üzerine bir operasyon yapıyor algısı oluşturulmaya çalışılıyor. Suriye'de de Irak'ta da İran'da da bütün Kürtler bizim kardeşimizdir. Bizim hedefimiz terör odaklarıdır, terörün dini, imanı, milliyeti, ırkı yoktur. Onların tek hedefi vardır emir aldıkları emperyal güçlerin amaçları doğrultusunda insanları katletmektir. İnşallah Fırat Kalkanı'nda Afrin'de olduğu gibi kahraman silahlı kuvvetlerimiz, güvenlik güçlerimiz bu belayı defedecektir. Böylelikle milletimizin huzuru sağlanacaktır." ifadelerini kullandı.

Yıldırım konuşmasını şöyle sürdürdü: "HDP dediğimiz siyasi parti bu terör örgütlerinin emrinden çıkmaya, onlara rağmen bir şey söyleyecek parti değildir. Dolayısıyla bunda şaşırılacak bir şey yoktur. Bu bir milli meseledir, siyaset üzeri meseledir. Mesele memleket meselesi olursa gerisi teferruattır. Bizim milletimiz bu ve buna benzer olayları çok yaşadı. Her zaman bayrağımız için, toprağımız için, ülkemizin bekası için bir olduk, beraber olduk, siyaseti bir kenara bıraktık bugün de aynısı gerçekleşiyor" diye konuştu

Görüntü Dökümü
---------
-Sabah Ezanı okunması
-Kuranı Kerim, Fetih süresi okunması
-Binali Yıldırım'dan detaylar
-Binali Yıldırım ve Hilmi Türkmen askere dua etmeleri
-Cami imamı dua okuması
-Namazdan detaylar
-Binali Yıldırım namaz sonrası açıklaması
-Genel ve detaylar

============================

(ÖZEL)
4-SULTANGAZİ'DE OKULA GİRMEK İSTEYEN 2 KİŞİ GÜVENLİK GÖREVLİSİNİ DARP ETTİ

Haber-Kamera: Emin YEŞİL/ İSTANBUL, (DHA)- SULTANGAZİ'de 2 kişi okula girmelerine izin vermeyen güvenlik görevlisini feci şekilde dövdü. Kanlar içinde kalan görevli ambulansla hastaneye kaldırılırken, 2 şüpheli yakalanarak, gözaltına alındı.
Olay, Sultangazi Cebeci Mahallesi Çanakkale Şehitleri Caddesi'nde bulunan Piri Reis Ortaokulu'nda meydana geldi. İddiaya göre okulun giriş kapısına bir araçla gelen Habib T., (26) ve Ümitcan B. (22), güvenlik personeli Yunus Demir (23)'e içeri girmek istediklerini söylediler. Demir, iki kişiyi tanımadığı için içeri almadı. İçeri alınmayan iki kişi, Yunus Demir'i tehdit ederek saldırdı. Darp edilen Yunus Demir kanlar içerisinde yere yığılırken, gelen Habib T. ve Ümitcan B., geldikleri araca binerek olay yerinden kaçtı. Güvenlik personeli Yunus Demir'in yardımına koşan öğretmenler ve çalışanlar durumu sağlık ekiplerine ve polise bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Demir'e ilk müdahaleyi olay yerinde yaptıktan sonra ambulansla Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı. Demir, hastanede yapılan tedavinin ardından taburcu edildi. Olayla ilgili çalışma başlatan polis, kaçan iki şüpheliyi kısa süre sonra yakaladı. Gözaltına alınan Habib T. ve Ümitcan B., emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü:
---------------------
-Okul bahçesinde bekleyen ambulans
-Okuldan görüntüler
-Okul çevresinde bekleyen veliler
-Okuldaki temizlik görevlileri
-Ambulansın okuldan ayrılması
-Polisin okul yetkililerinden olay hakkında bilgi alması
-Temizlik görevlisinin olay yerindeki kanı temizlemesi
-Röportajlar
-Genel ve detaylar

=======================

5 (ÖZEL) - SULTANGAZİ'DE HAFRİYAT KAMYONU TEHLİKE SAÇA SAÇA İLERLEDİ

Haber-Kamera: Emin YEŞİL/ İSTANBUL, (DHA)
Sultangazi'de kapağı açılan hafriyat kamyonundan yola taş ve molozlar döküldü. O sırada kamyonun arkasından gelen sürücülere tehlike saçtı.
Olay, dün saat 21.00 sıralarında Esentepe Mahallesi Mimar Sinan Bulvarı'ndan meydana geldi. Cebeci Mahallesi'ne doğru ilerleyen hafriyat kamyonunun arka kapağının açılması sonucu kasasında bulunan taş ve molozlar yola döküldü. Vatandaşların tüm uyarısına rağmen hafriyat kamyonu sürücüsü yoluna devam etti. Kamyonun arka kapağının açılması sonucu yola dökülen taş ve molozlar, arkadan gelen sürücülere zor anlar yaşattı. Güvenlik kameralarına yansıyan olayda trafik yoğunluğunun azlığı, olası bir kazayı önledi. Yola savrulan taş ve molozlar, belediye ekipleri tarafından kısa sürede temizlendi.

Görüntü Dökümü:
(GÜVENLİK KAMERASI)
-Olay anı
-Parçaların dökülmesi
-Bir kişinin parçaları temizlemeye çalışması
(AKTÜEL)
-Ekiplerin temizlik çalışması
-Olay yerinden görüntüler
-Röportaj
-Genel ve detaylar

=====================================

6- ESENYURT'TA BOĞAZI KESİLEREK ÖLDÜRÜLEN KADININ CENAZESİ ADLİ TIP'TAN ALINDI

Haber-Kamera: Cemil ÖZDEMİR-Murat SOLAK/İSTANBUL,(DHA)

Esenyurt'ta evinde boğazı kesilerek öldürülen kadının cenazesi Adli Tıp Kurumundan alındı. Kadının cenazesini almaya gelen yakınları Adli Tıp Kurumu önünde sinir krizi geçirdi.

Dün, Esenyurt Hürriyet Mahallesi Ebabil Sokaktaki evinde boğazı kesilmiş halde bulunan Nazlı Dere'nin (67) cenazesi otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumuna getirilmişti. Yapılan incelemenin ardından Nazlı Dere'nin cenazesi yakınlarına teslim edildi. Cenazeyi almaya gelen yakınları Adli Tıp Kurumu önünde sinir krizi geçirdi.

Nazlı Dere'nin cenazesi Esenyurt Kıraç Cemevi'nde yapılacak törenin ardından memleketi Tokat'ta toprağa verilecek.

Görüntü Dökümü:

-------------------

-Adli Tıp'tan görüntü

-Yakınlarından görüntü

-Cenazenin çıkışı

-Genel ve detaylar

====================

7-BAĞCILAR'DA SAHTE İÇKİ İMALATHANESİNE BASKIN KAMERADA

Çağatay KENARLI/İSTANBUL, (DHA)
Bağcılar'da sahte içki imalathanesine yapılan baskında 5 ton metil alkol, damıtma kazanları ele geçirilirken, operasyonda bir kişi gözaltına alındı. Operasyon kameralara saniye saniye yansıdı.
Bağcılar'da kolonya, deterjan ve havuz kimyasalları imalathanesi görünümlü bir işyerinde sahte içki üretildiği ihbarını alan İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, belirlenen adrese 23 Eylül'de operasyon düzenledi.
Operasyonda piyasa değerinin yaklaşık 1 milyon lira olduğu değerlendirilen 5 ton metil alkol, alkol damıtma kazanı, 3 su tankı ve içki imalatında kullanılan malzemeler ele geçirildi. Operasyon kapsamında iş yerinde bulunan 20 yaşındaki Sergen K. gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheli sevk edildiği adliyede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ekiplerin işyerine yaptığı operasyon polis kameralarına yansıdı.

Görüntü Dökümü
-------------------
(POLİS KAMERASI)
-Polis ekiplerinin baskın yapması
-Ekiplerin işyerinde yaptığı aramalar
-Ele geçirilen alkol bidonları
-Genel ve detay görüntüler

=================================

8- METROBÜS PROJESİNİN MİMARLARINDAN PROF. ILICALI: MEVCUT BU SİSTEMDE KAZALAR ARTAR

"Kaza riskini sıfıra düşürmemizin yolu teknolojidir"

Gülseli KENARLI - İdris TİFTİKCİ / İSTANBUL, (DHA) İSTANBUL'da günde 1 milyon yolcu taşıyan metrobüslerde kazalar eksik olmuyor. 2016 yılında 804, 2017 yılında 640, 2018 yılında 404 ve 2019 yılının ilk 9 ayında 189 metrobüs kazası yaşandı. İstanbul Ticaret Üniversitesi Ulaştırma Sistemleri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, "Sürücü hataları; stres, sürücülerin yorgunluğu nedeniyle üzülerek söylüyorum mevcut bu sistemde kazalar artar" dedi.

"MEVCUT BU SİSTEMDE KAZALAR ARTAR"
Demirören Haber Ajansı'na (DHA) açıklamalarda bulunan Metrobüs projesinin mimarlarından İstanbul Ticaret Üniversitesi Ulaştırma Sistemleri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, "Metrobüsü kullanan sürücü, insan hatası; trafik kazalarında da istatistiklere baktığımız zaman en büyük pay insana ait, yüzde 90'ı sürücüye ait." dedi. Ilıcalı, "Bir günde 1 milyon yolcu taşıyan bir sistemin güvenliğini sürücüye bırakmamamız lazım. Sene 2019, korkunç teknoloji var. Bizim güvenliği artık insan elinden alıp, sürücüsüz metrobüse değiştirmemiz lazım" dedi.

Prof. Dr. Ilıcalı, şöyle konuştu:
"Metrobüste sürücü olduğuna göre, ne kadar eğitim de alsa, ne kadar sıkı denetim de olsa hata yapılıyor. Sürücü hataları; stres, sürücülerin yorgunluğu nedeniyle üzülerek söylüyorum mevcut bu sistemde kazalar artar. İnsanın özellikleri çok önemli, fiziksel, ruhsal özellikleri çok çok önemli. Ruhsal özellikler, insan üzerinde 'intikal reaksiyon' dediğimi süreyi uzatıyor. Bu sürenin uzaması da buradaki kaza riskini artırmış oluyor. Aynı insan her gün aynı olmayabilir, farklı şartlarda olabilir, kafası dağınık olabilir, yorgun olabilir, kendisinin tespit edemediği bir hastalık durumu olabilir, kullandığı bir ilacın etkisi olabilir. Bütün karayollarımızda da değişmeyen tek şey insan hatası. Son 10 yılda yollar, hastane sayıları, tüneller arttığı halde değişmeyen tek şey yüzde 90 trafik kazalarında sürücü hatası. Biz günde 1 milyon yolcu taşıyoruz. Bir sistemin güvenliği önemli. Güvenlik doğrudan doğruya sürücüye bağlı. Bir günde 1 milyon yolcu taşıyan bir sistemin güvenliğini sürücüye bırakmamamız lazım. Sene 2019, korkunç teknoloji var. Bizim güvenliği artık insan elinden alıp, sürücüsüz metrobüse değiştirmemiz lazım."

"KAZA RİSKİNİ SIFIRA DÜŞÜRMEMİZİN YOLU TEKNOLOJİDİR"
Prof. Dr. Ilıcalı, metrobüs şoförlerinin eğitimlerine dikkat çekerek, "Tabii ki eğitim vermemiz lazım. Güvenli sürüş tekniklerini öğretmemiz lazım, destek vermemiz lazım, psikoteknik muayenelerden geçirmemiz lazım. Yasada olmasa bile böyle önemli bir işletmenin yöneticileri olarak yapmamız lazım. Ama mutlak surette bunu sıfırlayamazsınız. Kaza riskini sıfıra düşürmemizin yolu teknolojidir, inovasyondur, sistemin güncelleştirilerek, otonom dönüştürülmesidir. Şimdi bir takip sistemi koyacaklarmış, sistem uyaracakmış, sürücü dikkatini toplayacakmış. Sürücü zaten o anda toplu dikkat halinde değil ki, yaygın dikkat yani kafa başka bir yerde" şeklinde konuştu.

"HER GELEN İLAVE TALEP ARTIK TAŞIRACAK"
Mustafa Ilıcalı, metrobüsün günde 1 milyon yolcu taşıdığına dikkat çekerek, doldurduğu bir bardak suya, ilaveler yaparak, metrobüslerdeki yetersizliği ve neler yapılabileceğini şöyle anlattı:
"Ne kadar kapasiteyi artırırsanız artırın, her geçen gün, artan nüfusla, entegre sistemlerle talep arttı. Artık ben bundan sonra ne kadar tedbir alsam, 1 milyonu, milyon 50 bin yapsam, her gelen ilave talep artık taşıracak. Bu taşma; kuyruk demek, insanların tepkisi demek. 52 kilometre, 500'ün üzerinde araç, bunu artıramazsınız artık. Bunu yapmanın yolu bardağın kapasitesini artırmak. Bunun için de, dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok, sistemi değiştireceğiz. Metrobüsü olduğu yerde lastik tekerlekli metroya dönüştürmek. Bu çok pratik bir sistem, uygulanabilirliğini gördük, burada yapılabileceğini gördük. İnşaat süresince sistemi kapatmıyoruz, akşam saatlerinde 3-4 saat çalışma en az bu sistemi 2'ye katlıyoruz. Sistemin kapasitesi artıp, vakum gibi yolcuyu çektiği zaman duraklardaki geçitlerdeki birikimlerde olmayacak. Bu şekilde hem kapasiteyi artıracaksınız, hem de otonom bir sistem olduğu için kazayı önleyeceksiniz"
"KORKUYORUZ"
Metrobüs yolcuları da kazaların şoför hatalarından kaynaklandığını belirtiyor.
Her gün metrobüs kullanan öğrenci Muhammet Emir Ulu, "Korkuyorum, her gün Şişli'den Cevizlibağ'a okula geliyorum. Bazen metrobüsler diğer yolu boş görünce oradan hızlıca giriyor. Önden araba geliyor, hemen sol tarafa geçiyor. O sırada ya yanlışlıkla dengesini kaybetse, kaza olsa Allah korusun… Korkuyoruz" dedi.
Bir kadın yolcu ise kendisini metrobüse göre şartladığı için, kalabalık ve yoğunluğun zor gelmediğini belirtti. Bir başka yolcu ise, kazalarla ilgili, "Şoför hatası olabilir, metrobüste bir sıkıntı görmüyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:
--------------------
- Ilıcalı'nın açıklamaları
- Metrobüsten görüntüler
- Muhabir anonsu
- Yolcularla röportaj
- Detaylar

===========================

9- AVCILAR'DAKİ KADIN CİNAYETİNE AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS İSTEMİ

Serpil KIRKESER / İSTANBUL, (DHA) AVCILAR'da 2018 yılında 10 yıllık eşi Ayten Deligözoğlu'nu (41) ruhsatsız silahla bir el ateş ederek öldürdüğü iddia edilen Hasan Deligözoğlu (39) hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Hasan Deligözoğlu, önümüzdeki günlerde Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hâkim karşısına çıkacak
İddianameye göre, 25 Aralık 2018 tarihinde Avcılar'da meydana gelen olay şöyle oldu: Polise, silahlı kavga olayı olduğu ihbarı yapıldı. İhbar üzerine olay yerine giden polis ekipleri Ayten Deligözoğlu'nu koridorda başından yaralanmış bir şekilde gördü. Ayten Deligözoğlu kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

"SİLAHI KENDİSİNE DOĞRULTTU ENGEL OLMAYA ÇALIŞIRKEN SİLAH PATLADI"
Gözaltına alınan Hasan Deligözoğlu olay tarihinde arkadaşlarıyla alkol almak için dışarı çıktığını belirterek, "Eşim Ayten Deligözoğlu ile eve geldiğimde arkadaşlarımla dışarı çıkma konusunda tartışma yaşandık. Ayten, 'Gitme dediğim halde niye gittin, bıktım senden kendimi de seni de öldüreceğim' gibi sözler söyledi. Tartışma uzayınca ruhsatsız tabancayı Ayten Deligözoğlu eline alarak bana doğrulttu, ateş etmeye çalıştı ancak silah patlamadı. Sonrasında silahı kendisine doğrulttu, engel olmaya çalışırken silah patladı güvenliğe ambulans çağırmasını söyledim. Ayten'in öncesine dayalı psikolojik sorunları vardı. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum' şeklinde ifade verdi. Hasan Deligözoğlu çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

"ABLAMA SÜREKLİ ŞİDDET UYGULUYORDU"
Soruşturma kapsamında ifadesine başvurulan Ayten Deligözoğlu'nun kardeşi Medet Adıgüzel şunları söyledi:
"Hasan beni arayarak 'Ablan ölüyor' dedi. Telefondan çocukların sesi geliyordu. Olay yerine gittim. Evin giriş kapısı açıktı. Ablam kanlar içerisinde içeride yatıyordu. Ablamı alnından vurulmuş şekilde gördüm. Bir insanın kendini alnından vurması hayatın olağan akışına aykırıdır. Olay zamanında Hasan'ın cebinde 43 tane mermi çıktığını duydum. Ablamı o durumda görünce şoka girdik, ambulansı çağırdık. Biz de olayın etkisiyle Hasan ile kavga ettik. Sonrasında polisler geldi. Biz oradayken ambulansa haber verilmemişti, verilseydi belki ablam yaşıyor olabilirdi. Ablamın psikolojik rahatsızlığı yoktu. Hasan, ablama sürekli şiddet uyguluyordu. Ablamın intihar girişimi hiç olmamıştır. Yaklaşık bir sene önce Hasan yine ablamı dövüp eşyalarıyla birlikte dışarıya atmıştı. Ben geldiğimde ablamı güvenliğin yanında gördüm, perişan haldeydi. Ablamı alıp kendi evime götürdüm o esnada ablam bana 'Hasan beni dövdü ağzıma silah sokup, kafama silah dayadı' dedi. Ablamdan duyduğuma göre Hasan sürekli 'Çocuklarını sana göstermeyeceğim ve kardeşlerini öldüreceğim' şeklinde tehditlerde bulunuyormuş. Ablam birkaç kez şiddet olayları yüzünden geldiğinde çocukları için müşterek konuta geri dönmek istemiştir. Ben buna engel olmaya çalışsam da çocukları için evine dönmüştür. Şikâyetçiyim" dedi.

"ATIŞ ARTIĞINA RASTLANMADI"
Savcılık hazırladığı iddianamede, maktül Ayten Deligözoğlu ve Hasan Deligözoğlu'nun her iki elinin iç ve dış kısımlarından atış artığına rastlanmadığının tespit edildiği belirtildi. Ateş eden el veya ellerin atıştan sonra yıkanması, silinmesi olay anından uzun süre geçmesi veya ellerin kanlı olması durumunda atış artıklarının elde hiç kalmadığı ya da çok az miktarda kalabildiği belirtilen iddianamede, silahın cinsine tutuluş şekline ve patlamanın tam olup olmamasınına bağlı olarak ateş eden ele atış artıklarının bulaşmayabileceği, toplu tabancaların ve uzun namlulu silahların kullanıldığı olaylarda tetiği çeken ele atış artığı buluşma ihtimalinin az olduğu, eldivenli el ile yapılan atışlarda ele atış artığının bulaşmayacağının değerlendirildiği ifade edildi.

HAKİM KARŞISINA ÇIKACAK
İddianamede, şüpheli Hasan Deligözoğlu'nun "Üstsoydan akrabayı kasten öldürmek" ve "Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma bulundurma" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 3 yıla kadar hapsi talep edildi. İddianame kabul edildi, şüpheli önümüzdeki günlerde Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hâkim karşısına çıkacak.

===========================

10- THY, EYLÜL AYINDA 6,7 MİLYON YOLCU TAŞIDI

Haber: Enver ALAS / İSTANBUL,DHA
Türk Hava Yolları (THY), Eylül ayında toplam 6,7 milyon yolcu taşırken, yüzde 82,9'luk doluluk oranına ulaştı.
THY'nin 2019 yılı Eylül ayı trafik sonuçları belli oldu. THY Basın Müşavirliği'nden yapılan açıklamaya göre, Eylül ayında taşınan yolcu sayısının 6,7 milyon olduğu bildirildi. Dış hat doluluk oranının yüzde 82,5 olarak gerçekleştiği, iç hat uçuşların da yüzde 86,1'lik doluluk orana ulaştığı belirtilen açıklamada, dıştan dışa transfer yolcu sayısında yüzde 6,2, dıştan dışa transfer yolcular hariç, dış hat yolcu sayısında ise yüzde 5,5'lik artış gerçekleştiği kaydedildi.
Eylül ayında taşınan kargo ve posta hacmi de geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,8 artış gösterdi. Kargodaki bu büyümeye yüzde 11,8 ile Afrika, yüzde 11,5 ile Kuzey Amerika, yüzde 11,4 ile Uzak Doğu ve yüzde 10,7 ile Avrupa'nın katkı sağladığı açıklandı.

2019 OCAK-EYLÜL İSTATİSTİKLERİ
Öte yandan bu yılın Ocak-Eylül arasında ilk dokuz aylık trafik sonuçları da belli oldu. Yapılan değerlendirmelere göre, 2019 yılının ilk dokuz ayında yolcu sayısı yaklaşık 56,4 milyon olarak gerçekleşti. Toplam yolcu doluluk oranı Ocak-Eylül 2019 döneminde yüzde 81,4 olarak gerçekleşti. Yurt dışı yolcu doluluğu yüzde 80,7 seviyesinde olurken, yurt içi yolcu doluluğu da yüzde 86,4 seviyesine ulaştı.
Dıştan dışa transfer yolcu sayısında yüzde 3,9'luk artış yaşandı. 2019 yılının ilk dokuz ayında toplam taşınan kargo ve posta, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,6 artışla 1,1 milyon tona ulaştı.


Popular Articles

Latest Articles