-­­T­o­p­l­a­r­d­a­m­a­r­d­a­ ­k­a­n­ ­p­ı­h­t­ı­s­ı­­ ­3­.­ ­ö­l­ü­m­ ­n­e­d­e­n­i­ ­-­ ­S­a­ğ­l­ı­k­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Kurtoğlu'nun koordinatörlüğünde yapılan bir araştırma, ameliyat sonrası yüksek risk grubunda bulunan hastalarda, toplardamarlarda pıhtı oluşumunu engelleyici tedevilerin büyük oranda ihmal edildiğini ortaya koydu.

Prof. Dr. Kurtoğlu, 17. Ulusal Cerrahi Kongresi kapsamında düzenlenen basın toplantısında, ''Cerrahi Müdahale Geçiren Hastalarda Venöz Tromboemboli Riski'' isimli çalışmanın sonuçlarını açıkladı.

Tıpta, toplardamarlarda kan pıhtısı oluşumu olarak tanımlanan ''venöz tromboembolizmin'' (VTE) cerrahi operasyon ve uzun süreli seyahatler sonrasında hareketsizlik nedeniyle ortaya çıktığını ve dünyada ölüm nedenleri arasında 3. sırada yer aldığını kaydeden Kurtoğlu, ABD'de her yıl bu hastalık nedeniyle 300 bin, Türkiye'de ise 30 bin kişinin yaşamını kaybettiğinin tahmin edildiğini anlattı.

Toplardamarlarda oluşan pıhtının, kan akışının kısmen ya da tamamen kesilmesine neden olduğunu ve bu bölgede ağrı, kızarıklık ve şişmenin meydana geldiğini anlatan Kurtoğlu, bu durumun genellikle bacak ve kalça derin toplardamarlarında ya da kolda görülebildiğine işaret etti.

Kurtoğlu, hastalıkla ilgili şu bilgileri verdi:

''Pıhtının derin toplardamarlarda meydana gelmesi durumunda, pıhtı damar duvarlarından kopup kan akımıyla kalbe ve oradan da akciğere ulaşıp, akciğer damarını tıkayarak akciğer embolisine neden olabiliyor.

Yapılan testler veya otopsi çalışmaları, yüksek risk grubundaki ameliyatlı hastalarda ve hastanede yatan hastalarda hareketsizlik nedeniyle pıhtı oluşma riskinin yüksek olduğunu gösteriyor. Bu riskler şişmanlık, akciğer ve kalp hastalıkları gibi bazı durumlarda da artış gösteriyor. Özellikle 60 yaş üzeri her 100 kişiden birinde bu durum ortaya çıkıyor.''

Kurtoğlu, toplardamarda pıhtı oluşumu nedeniyle ortaya çıkan ölümlerin önüne, hastanelerde ameliyat öncesinde başlamak üzere kanı sulandırıcı ilaçlar yapılması ve basınç çorapları kullanımı gibi basit önlemlerle geçilebileceğini bildirdi.