A­r­a­l­ ­G­ö­l­ü­ ­ç­ö­l­l­e­ş­i­y­o­r­ ­-­ ­D­ü­n­y­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­

A­r­a­l­ ­G­ö­l­ü­ ­ç­ö­l­l­e­ş­i­y­o­r­ ­-­ ­D­ü­n­y­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­ Dünyanın 4. büyük gölü olarak bilinen Aral Gölü, son 50 yılda yüzde 90 küçülerek, yerini suların çekildiği bölümde oluşan, "dünyanın en genç çölü" Aralkum'a bırakıyor.

Sovyetler Birliği döneminde, Aral Gölü'nü besleyen Emuderya ve Sirderya ırmaklarının sularının pamuk tarlalarına akıtılması sonucu 1960'lı yıllardan bu yana kurumaya başlayan Aral Gölü, yüzde 90 oranda küçülerek ikiye bölünmüş ve eski kıyılarından 170 kilometreye kadar geri çekilmiş durumda bulunuyor.

1960 yılında 68 bin 900 kilometrekare yüzölçümü ve 1083 kilometreküp su hacmine sahip Aral Gölü'nün uzunluğu 426 kilometreyi, eni 284 kilometreyi, en derin noktası 68 metreyken, 2010'da gölün yüzölçümü 12 bin 100 kilometrekareye, su hacmi 110 kilometrekübe, en derin noktası ise 24 metreye düştü.

Eski Sovyetler Birliği'nin, 1960-1990 yıllarında Orta Asya'da pamuk üretimini artırmak amacıyla sulanan tarım arazilerini 4,5 milyon hektardan 7 milyon hektara çıkarması ve böylece göle dökülen ırmak sularının azalması sonucu, 2010 yılına gelindiğinde gölün çekildiği 54 bin kilometrekarelik alanda, tuzlu kum tabakalarıyla kaplı "dünyanın en genç çölü" Aralkum oluştu.

Uzmanlar, Aral Gölü çevresinden her sene rüzgarla birlikte uçan yaklaşık 100 milyon ton tuzlu kum tozları da bölgeyi büyük bir çevre felaketiyle karşı karşıya bıraktı.

Kazakistan ve Özbekistan'da yaklaşık 2 milyonluk nüfusun yaşadığı Aral Gölü havzasındaki çevre felaketiyle, halk arasında çeşitli hastalıklar yaygınlaştı, bebek ölümlerinde de artış oldu.

1960'lı yıllarda Aral Gölü'ünün kıyısındaki balıkçı kasabası Moynak'ta, tarım arazilerinin büyük oranda tuzlanması ve gölün kıyılarının yüzlerce kilometre geri çekilmesi yüzünden tarım ve balıkçılık zarar gördü, halkın bir bölümü ülkenin diğer bölgelerine göç etti.

Aral Gölü havzasında 1960'lı yıllarda 300'den fazla bitki, 35 kuş, 23 diğer hayvan türü, Özbekistan'da ender görülen bitki ve hayvan türlerinin yer aldığı "Kırmızı Kitap"ta kayıt altına alınmıştı.

AA


Popular Articles

Latest Articles