E­v­r­e­n­d­e­k­i­ ­T­ü­m­ ­N­e­s­n­e­l­e­r­i­n­ ­K­a­p­s­a­m­l­ı­ ­Y­e­n­i­ ­B­i­r­ ­G­ö­r­ü­n­ü­m­ü­

E­v­r­e­n­d­e­k­i­ ­T­ü­m­ ­N­e­s­n­e­l­e­r­i­n­ ­K­a­p­s­a­m­l­ı­ ­Y­e­n­i­ ­B­i­r­ ­G­ö­r­ü­n­ü­m­ü­


Avustralya Ulusal Üniversitesi’nden (ANU) araştırmacılar, evrenin tarihine ilişkin en kapsamlı görüşü geliştirdiler. Çalışma, evrenin 13,8 milyar yıl önceki başlangıcından proton, atom ve galaksiler gibi nesnelerle dolu mevcut durumuna kadar olan dönüşümünü vurguluyor.

Gökbilimciler evrenin tarihinin en ayrıntılı görünümünü sunarak evrenin tekillikten ziyade bir “anlık”tan kaynaklanmış olabileceğini öne sürdüler. İki yenilikçi olay örgüsüyle görselleştirilen bu açıklama aynı zamanda evrenin sınırlarının gizemlerini de araştırıyor.

Evrenin tarihine ilişkin şimdiye kadar yaratılmış en kapsamlı görüş, The University’deki araştırmacılar tarafından üretildi. Avustralya Ulusal Üniversitesi (ANU).

Çalışma aynı zamanda evrenimizin nasıl başlamış olabileceğine dair yeni fikirler de sunuyor.

ANU’dan baş yazar Onursal Doçent Charley Lineweaver, evrendeki tüm nesnelerin nereden geldiğini anlamak amacıyla yola çıktığını söyledi.

“Evren 13,8 milyar yıl önce sıcak bir büyük patlamayla başladığında, protonlar, atomlar, insanlar, gezegenler, yıldızlar veya galaksiler gibi nesneler yoktu. Artık evren bu tür nesnelerle dolu” dedi.

“Nereden geldiklerine dair nispeten basit cevap, evren soğudukça tüm bu nesnelerin sıcak bir arka plan üzerinde yoğunlaşmasıdır.”

Evrenin Evrimini Göstermek

Bu süreci mümkün olan en basit şekilde göstermek için araştırmacılar iki grafik hazırladı. Birincisi evrenin genişledikçe ve soğurken sıcaklığını ve yoğunluğunu gösteriyor. İkincisi evrendeki tüm nesnelerin kütlesini ve boyutunu gösterir.

Sonuç, evrendeki tüm nesnelerin şimdiye kadar oluşturulmuş en kapsamlı tablosudur.

Evrendeki Tüm Nesnelerin Yeni Görünümü

Kredi: Profesör Charley ve Vihan Patel (2023) American Journal of Physics

Ortak yazar ve eski ANU araştırma öğrencisi Vihan Patel, projenin bazı önemli soruları gündeme getirdiğini söyledi.

“Bu olay örgüsünün bazı kısımları ‘yasaktır’; nesnelerin kara deliklerden daha yoğun olamayacağı veya çok küçük olduğu yerlerde kuantum mekaniği, tekil bir nesne olmanın gerçekte ne anlama geldiğinin doğasını bulanıklaştırır.” Bay Patel dedi.

Sınırlar ve Ötesi

Araştırmacılar ayrıca olay örgüsünün sınırlarının ve bunların ötesinde neyin potansiyel olarak bulunduğunun büyük bir gizem olarak kaldığını vurguluyor.

“Küçük uçta, kuantum mekaniği ile genel göreliliğin buluştuğu yer mümkün olan en küçük nesnedir; anlık. Bu çizim, evrenin sonsuz yoğunluk ve sıcaklığa sahip varsayımsal bir nokta olan tekillikten ziyade, belirli bir boyut ve kütleye sahip bir anlık olarak başlamış olabileceğini öne sürüyor” dedi Bay Patel.

“Daha geniş açıdan bakıldığında olay örgüsü, gözlemlenebilir evrenin ötesinde hiçbir şey (tam bir boşluk) olmasaydı, evrenimizin büyük, düşük yoğunluklu bir yer olacağını öne sürüyor. Kara delik. Bu biraz korkutucu ama durumun böyle olmadığına inanmak için iyi nedenlerimiz var.”

Araştırma son sayısında yayımlandı Amerikan Fizik Dergisi.

Referans: “Tüm nesneler ve bazı sorular”, Charles H. Lineweaver ve Vihan M. Patel, 1 Ekim 2023, Amerikan Fizik Dergisi.
DOI: 10.1119/5.0150209


Popular Articles

Latest Articles