Fransa'nın Nanterre kentinde polisin 'dur' ihtarına uymadığı gerekçesiyle göğsünden vurarak öldürdüğü 17 yaşındaki gencin ölümü ülke gündemine oturdu. Olaya tepki veren halk sokakları ateşe verdi. Siyasetçilerin de tepkilerini dile getirdiği olaylarla ilgili 13 kişi gözaltına alındı.
Fransa'da dün 17 yaşındaki bir gencin polis tarafından öldürülmesinin yankıları sürüyor. Olay sonrası halkın yanı sıra siyasetçilerden de tepkiler geldi.
Fransız meclisinde, hükümete soru faslında Yeşiller (EELV) partili milletvekili Sabrina Sebaihi, bu sabah Nanterre kentinde polisin yakın mesafeden açtığı ateş sonucu 17 yaşındaki sürücünün hayatını kaybettiğini belirterek, sürücünün ailesine başsağlığı diledi.
Sebaihi, polisin silahını kendisi için hayati tehlike teşkil eden belirli durumlarda kullanması gerektiğini vurguladı.
Nanterre'de meydana gelen olayın görüntülerinin "korkunç" olduğunu ifade eden Sebaihi, ölen sürücünün aracı hareket halindeyken polislerin fiziksel olarak tehlikede olmadığını savundu.
Sebaihi, bu olaya benzer durumların daha önce Paris ve Nice kentlerinde de yaşandığını anımsatarak, İçişleri Bakanı Gerald Darmanin'e "Neden cumhuriyetimizde 'dur' ihtarına itaatsizlik etmek göğse veya kafaya bir kurşunla cezalandırılabilir?" sorusunu yöneltti.
Darmanin, söz konusu olayın görüntülerinin, "şoke edici" olduğunu belirterek, polis kontrolü sonrası gencin ölmesini "bir dram" olarak nitelendirdi.
Polisin yakın mesafeden ateş etmesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Darmanin, sürücünün ailesinin yasına saygı duyulması gerektiğini kaydetti.
Darmanin, ateş açan polisin masumiyet karinesi olduğuna işaret etti.
Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Fransız milletvekili Manon Aubry, Twitter'da, Fransız polisinin, genç sürücüye ateş açtığı anın görüntüsünü paylaştı. Aubry, bu görüntülerin "korkunç" olduğunu ifade ederek, polisin "dur" ihtarına uymamanın ölümle cezalandırılmaması gerektiğini vurguladı.
Eski Fransa cumhurbaşkanı adayı Jean-Luc Melenchon, Twitter'da yaptığı açıklamada, Fransa'da ölüm cezasının bulunmadığını, meşru müdafaa dışında hiçbir polisin öldürme hakkına sahip olmadığını belirtti.
Olaya tepkiler sürerken, Cumhurbaşkanı Macron'un polisi açıkça eleştirmesi dikkat çekti. "Bir genç öldürüldü. Bu açıklanamaz ve affedilemez bir durum" diyen Macron, yargıya olayı derinlemesine inceleme çağrısında bulunarak "Hiçbir şey genç bir adamın ölümünü haklı çıkaramaz" ifadelerini kullandı.
Macron'un bu sözleri, sık sık ırkçılıkla eleştirilen Fransız polisine yönelik nadir dürüstlükte bir eleştiri olarak yorumlandı.
Olaya tepki gösterenler Nanterre, Suresnes, Mantes-la-Jolie gibi farklı kentlerde sokaklara inerek, çöp bidonlarını ve araçları ateşe verdi.
İtfaiyeciler yangınlara müdahale ederken kentin farklı mahallelerinde gençler ve polis arasında arbede yaşandı.
Belediye binası ve bir okulda da yangın çıkarken toplam 13 kişi gözaltına alındı.
Nanterre kentinde sabah saatlerinde içinde 3 kişi bulunan ve "dur" ihtarına uymayan bir araca polis ateş açtı. Açılan ateş sonucu 17 yaşındaki Cezayir asıllı Fransız sürücü göğsünden vurularak hayatını kaybetti.
Araçta bulunan bir çocuk gözaltına alınırken, diğer çocuk olay yerinden kaçtı.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, ateş açan polisin, aracın önünde değil ön sol koltuk hizasında olduğu görülüyor.
Görüntülerde, polisin sürücüye doğrulttuğu silahı ateşlemesinin ardından aracın direğe çarparak durduğu anlaşılıyor.
Fransız basınındaki haberlerde, hayatını kaybeden Nael M. isimli gence ateş açtığından şüphelenilen polisin "kasıtlı adam öldürme" gerekçesiyle gözaltına alındığı ifade edildi.