Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanı, Hafize Gaye Erkan'ın ise Merkez Bankası başkanı olmasından sonra gözler 22 Haziran'daki Para Politikası Kurulu toplantısında. İşte bununla ilgili dikkat çekici bir yazı yazan ünlü ekonomist Alaattin Aktaş, Merkez Bankası'nın ne yapacağını açıkladı ve Maliye Bakanı Şimşek'in cuma günü bankacılarla bir araya geleceğini hatırlatarak şu değerlendirmede bulundu.
"PPK'yı Şimdilik Bırakın, Önce Cuma Toplantısına Bakın!" başlıklı yazı, Ekonomim.com'dan ünlü ekonomist Alaattin Aktaş'a aittir. Yazısında, faiz artışı tahminleri ve bankaların düşük faizli ve uzun vadeli kağıtlarına çözüm bulunması gerekliliği üzerinde durmaktadır.
Aktaş'a göre, PPK'nın 22 Haziran toplantısında faiz artışı ne kadar olacağı konusunda tahminler oldukça farklılık göstermektedir. Tahminler, faizin yüzde 14-15 seviyesine ılımlı bir şekilde artırılabileceğini düşünenlerden, yüzde 25 veya hatta yüzde 30 seviyelerine agresif bir artışın olabileceğini tahmin edenlere kadar değişmektedir. Yabancı kurumlar ve bankalar genellikle yüzde 25 ve yüzde 30 seviyelerini öngörmektedir.
Aktaş, bankaların elindeki düşük faizli ve uzun vadeli kağıtların çözümünün faiz artışının nasıl gerçekleştirileceğini belirleyeceğini ifade etmektedir. Faiz artışıyla birlikte, bankaların bu kağıtları ne yapacakları ve bilançolarının nasıl etkileneceği önemli bir sorundur. Bu sorunun yanıtı, cuma günü yapılacak toplantıda bir ölçüde verilecektir.
Maliye Bakanı Şimşek'in cuma günü bankacılarla bir araya geleceği belirtilmektedir. Toplantıya Merkez Bankası Başkanı Gaye Erkan ve BDDK Başkanı Kavcıoğlu da katılacaktır. Bu toplantıda bankaların elindeki uzun vadeli ve düşük faizli kağıtlar için çözüm aranacak ve bankaların talepleri değerlendirilecektir. Bankacılar, bu kağıtların geri alınmasını ve nakde dönüştürülmesini isteyeceklerdir. Aktaş, bankaların taleplerinin dikkate alınarak dar kapsamlı toplantılarda kararların verileceğini ifade etmektedir.
Aktaş'a göre, 22 Haziran'daki PPK toplantısı önemli olsa da cuma günü bankacılarla yapılacak toplantının PPK kararını belirleyici olacağını belirtmektedir. Faiz oranının ne olacağı sorusu ise en önemli sorudur. Aktaş, göstermelik bir faiz artışının maça yenik başlamak anlamına geleceğini ifade etmektedir. Yüzde 15'in altında bir artışın göstermelik olduğu düşünülecektir. Yüzde 20'ye kadar çıkabilecek bir artış ise Merkez Bankası'nın ağırlığını hissettirdiği şeklinde yorumlanacaktır. Yüzde 25 ve daha yüksek bir oran ise Merkez Bankası'nın masaya yumruğunu vurması anlamına gelecektir.
Aktaş, bu oranın belirlenmesinin bankaların zehirli kağıtlardan ne ölçüde kurtulacaklarına bağlı olduğunu vurgulamaktadır. Eğer bankalar, kağıtlarının tamamını alamazlarsa ve faiz artışı da ılımlı bir düzeyde kalırsa, bu durumun riskli bir gelişme olduğunu belirtmektedir. Kurda kontrolsüz bir yükselişin önlenmesi ve Türkiye'ye fon akışının sağlanması için yüzde 25 gibi bir faiz artışının gerekliliği üzerinde durmaktadır.
Alaattin Aktaş, yazısında faiz artışıyla ilgili farklı senaryoları değerlendirmekte ve bankaların zehirli kağıtlardan kurtulmasının faiz artışıyla doğru orantılı olduğunu ifade etmektedir. Cuma günü bankacılarla yapılacak toplantının faiz kararını etkileyeceğini ve bu kararın Türkiye ekonomisi için önemli bir adım olacağını belirtmektedir.