Günlük hayatta insanlar arasındaki iletişimde sıklıkla kullanılan kelimelerin anlamları ve kökenleri genellikle bilinmiyor. Edebiyat severler, özellikle arama motorları ve Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde bu tür kelimelerin anlamını öğrenmeye çalışıyorlar.
Kelimelere ilgi duyan pek çok kişi, özellikle dizilerde, filmlerde ve kitaplarda karşılaştıkları "eğreti" kelimesinin anlamını ve kökenini araştırıyor. Bu kelime, edebiyata ilgi duyanlar tarafından da sıkça sorgulanıyor. Peki eğreti ne demek?
Geçicilik ve Uyumsuzluk: "Eğreti" kelimesi, belirli bir süre sonra kaldırılacak olan, geçici veya muvakkat şeyler için kullanılır.
Yerleşmemişlik: İyi yerleşmemiş, yerini bulmamış olan nesneler için de "eğreti" tabiri kullanılır.
Takma ve Belirsizlik: Kelime, ayrıca takma ve belli belirsiz durumlar için de geçerlidir.
Uyumsuzluk ve Üstünkörülük: Uyumsuz, yakışmamış veya iyi yerleşmemiş bir biçimdeki şeyler ve üstünkörü, ciddiye alınmayan durumlar için de "eğreti" ifadesi tercih edilir.
"O gün için oraya eğreti olarak getirilmişe benziyordu."
"Konuk kadının durgunluğu evdeki tedirginliktendi, iğne üstünde oturuyormuşçasına eğretiydi duruşu."
"Eğreti diş. Eğreti bacak."
"Ayakları karada ama eğreti duruyorlar rıhtım taşları üzerinde."
"Her işi eğreti yapar oldun, her işi ucundan tutar oldun."
Eğreti almak
Eğreti ata binen tez iner
Eğreti kuyruk tez kopar
Eğreti oturmak
Eğreti vermek
Eğretiye almak