Burası ne İngiltere'den ne de İrlanda'dan bir görüntü. Hem yerli hem de yabancı turistler akın akın Türkiye'nin saklı kalmış bu mağarasına koşuyor. Buraya ulaşmak isteyen ise ne karayoluyla ne de hava yoluyla gidebiliyor. İşte Türkiye'nin en güzel mağarası…
Doğal güzellikleri ile herkesi kendine hayran bırakan Türkiye’nin saklı kalmış o mekanları bir bir gün yüzüne çıkıyor. Yerli ve yabancı turistlerin akın akın gittiği Beyşehir Gölü, bu kez de mağarası ile herkesi büyülüyor. Doğal güzellikler içerisinde yer alan Bu mağara sarkıt ve dikitlerin yanı sıra metrelerce uzunluktaki galerileri ile de oldukça cazip bir turistik mekan haline dönüşüyor. Türkiye'de kara yolu ulaşımının bulunmadığı ender mağaralar arasında yer alan bu mağara görenleri kendine hayran bırakıyor. Bir saat boyunca kürek çekerek ulaşabileceğiniz bu mağara hem dokusuyla hem de ulaşımıyla cazip bir mekan haline dönüşüyor. İşte Türkiye'nin en güzel mağarası…
Beyşehir Gölü'nde yer alan adalardan biri olan Hacıakif Adası, hem kıyıya yakın oluşu hem de yeşil dokusuyla eşsiz bir manzara keyfi sunuyor. Asırların deviremediği Ardıç, meşe ve Karadut ağaçları ile yeşillenen doğa harikası bu mekan doğaseverlerin ilgi odağı haline geliyor. İlçe merkezinden düzenlenen tekne turları ile buraya gelen birçok turist doğa sporları ile gününü değerlendiriyor.
Yeşildağ Mahallesi İskele mevkiinde yer alan kano ve şişme botlarla yaklaşık 1 saatlik kürek çekerek ulaşabileceğiniz Bu oda oldukça cazip bir mekan olarak görülmektedir. Gölün Kıyık kesiminde yer alan 285 hektar büyüklüğündeki adaya gelen birçok kişi yarım saatlik bir yürüyüşün ardından mağara girişine ulaşıyor.
3 metrelik dik bir Sarp kayanın zemininde yer alan dar girişiyle fark edilmesi oldukça güç olan bu mağara yıllardır orada saklanıyormuş. Geniş ve yüksek holden yüzlerce metre uzunluğundaki galerilere ayrılan mağara sarkıt ve dikitlerin yanı sıra birçok yarasanın mesken tuttuğu serin ve nemli bir ortam olarak görülmektedir.
Akademik (Akşehir Aktif Dağcılık Eğitim Merkezi) Spor Kulübü Başkanı Bayram Çini, bir grup dağcı tarafından 15 yıl önce bölgede kamp yaptıklarını belirtti. Adada bulduklarım mağaranın kendilerini heyecanlandırdığını belirten Çini, adadaki habitatın da oldukça etkileyici olduğunun altını çizdi. Ada içerisindeki mağara oluşumunun dikkat çektiğini ifade eden Çini, "Yüksek bir tepesi var. Bu tepe, doğa yürüyüşü için uygun. Doğa sporlarında değişik parkurlar her zaman için insanların daha çok ilgisini çeker. Burayı keşfetme amaçlı geldik. Mağarasını gezdik, gördük. Enteresandı. Sarkıt ve dikitler görsel şölen sergiliyordu." sözlerini dile getirdi.
Adaya ulaşmak için kano kullanmayı tercih ettiklerini ifade eden Çini, kürek çekerek hem spor yaptıklarını hem de eşsiz güzelliğe ulaşmak için çaba sarf ettiklerini belirtti. Doğada yürüyerek bacak kaslarını geliştirdiğini söyleyen Çini, bu nedenle sağlıklı bir bünyeye sahip olduklarının altını çizdi.
Oldukça küçük bir girişi bulunan mağaranın içeriye doğru gidildiğinde büyük bir alanı açıldığını söyleyen Çini, "Ada içinde böyle bir mağaraya rastlamadım. Adada bir mağara olması ilginç. İnler vardır ama böyle ucu çok uzun gidilebilen bir yapı görmedim. Gölün içinde bir toprak parçası ve bunun da içinde bir mağara. Etkileyici, çok güzel bir yer." şeklinde konuştu.