D­e­p­r­e­m­ ­i­ç­i­n­ ­a­d­a­l­e­t­ ­n­ö­b­e­t­i­

D­e­p­r­e­m­ ­i­ç­i­n­ ­a­d­a­l­e­t­ ­n­ö­b­e­t­i­

Avukatlar bugün Çağlayan Adliyesi önünde deprem için Adalet Nöbeti gerçekleştirdi. Sorumluların cezalandırılması vurgusu yapan avukatlar, adliye önünden adalet ve mücadele mesajı verdi.

Merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerde 10 il enkaza döndü. Deprem sonrası önlemsizlik ve koordinasyon eksikliği nedeniyle iktidar tepkilerin odağında. Avukatlar da bugün Çağlayan Adliyesi’nde bir araya gelerek deprem için adalet nöbeti gerçekleştirdi.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) adına konuşan Esin Köymen, depremlerin Türkiye’nin afet yönetimindeki eksikliklerini ağır bedellerle ortaya çıkardığını belirterek, “Meslek insanlarının uyarılarına rağmen önlem alınmadığını yaşayarak görmüş olduk. Afet sürecinin yönetilememesi can kayıplarının artmasının önemli sebebi” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın deprem sonrası yaptığı hakaret içeren konuşmaları hatırlatan Köymen, şunları söyledi:

“Depremzedelerin çığlıklarını duymazdan gelip parmak sallayan ve doğru haber alma hakkına yasaklar getiren girişimleri gördük. İktidarın tüm olumsuz tavırlarına ve engellemelerine rağmen Gezi günlerinde olduğu halkın dayanışması en öndeydi. Yarattığınız bu karanlığa asla teslim olmayacağız. Siz gideceksiniz ve biz kazanacağız.”

Sözlerine “Birileri hala bu faciadan ders çıkarmadan barolara, avukatlara parmak sallamaya devam ediyor” diye başlayan İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, ‘Deprem kaderdir’ diyen anlayışla mücadele etmeye devam ettiklerini söyledi. Yılmaz, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Bu siyasi anlayış 20 yıldır hayallerimizi öldürmek için çaba içerisinde. Hayallerimizden hiçbir zaman vazgeçmedik. Biz onların gerçekleriyle yaşamak istemiyoruz. Devletin bölgedeki aciziyetini çok acı bir tecrübeyle öğrendik.”

1-copy.jpg

Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu, meydana gelen depremin uzun zamandır enkaz altında yaşandığını gösterdiğini söyleyerek, “Hukukun üstünlüğü değil üstünlerin hukukunda enkaz altında kaldık. Ya sefaleti ya adaleti tercih edeceksiniz” diye konuştu.

Hatay’da hayatını kaybeden İnsan Hakları Derneği (İHD) Onur Kurulu Üyesi avukat Hatice Can ile eşi İnsan Hakları Derneği (İHD) yöneticisi Mithat Can’ın oğulları İstanbul Barosu Üyesi Avukat Eren Can da adalet nöbetine katıldı. Can, konuşmasında şunları ifade etti:

“Kaderimize terk edildik. Telefonlar çekmiyordu. Cumhurbaşkanının Antakya’ya geldiği gün bant daraltması yazıldı biz o gün Twitter’da vinç arıyorduk. Öfkemiz çok büyük. Artık biz korkmuyoruz. Asıl biz not ediyoruz. Bize reva görülen ölümleri not ediyoruz. Söz veriyoruz. Bu katliam hesapsız kalmayacak.”

Katılımcı Avukatlar ardına konuşan Ahmet Çoban ise deprem bölgesinde yeni yapılan ve yıkılan binalarda hava kabarcıkları olduğunu gördüğünü belirterek, “Bu 2001’den sonra tapılan binaların güvenli olmadığını gösteriyor. Hatay’ın büyük kısmı boşaldı. Hatay’ın demografik yapısının korunması önemli. Bu toplum hakarete, tehdide, küfre maruz kaldı. Bu toplum bunu haketmiyor” dedi.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şube Başkanı Çiğdem Akbulut ise kocaman bir yükün altından hep beraber kalkmaya çalıştıklarını vurguladı. “Devlet nerede?” sorusuna cevaplarını sıralayan Akbulut, “Devlet afet bölgesinde halkın karşısında. İşkence vakalarının arkasında devlet var. Devlet bu suretle deprem bölgesinde. Halk kasıtlı olarak tedirgin edilmek isteniyor. Bunun Hatay’da zorunlu göç politikasının bir parçası olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şube Eş Başkanı Esra Bilen de afet yönetiminin kötü yapıldığının altını çizerek, “Deprem bölgesinde yer alan bazı hapishanelerde bazı mahpuslar öldürüldü. Birçok kişiye linç girişimi oldu. Ortada firar ya da yağma olsun ya da olmasın işkence suçtur. Hükümet kim iktidarına karşı gelirse afet dinlemeden halka karşı bu denli sert tepki vereceğini ortaya koydu. Hükümet için önemli olan kendi iktidarını sürdürmesidir. Hiçbir şey sizi kurtaramayacak. Sizler yargılanacaksınız, bizler kentlerimizi dayanışmayla tekrar inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Demokrasi için Hukukçular adına Devrim Avcı, “Bizimki depremzedeler adına bir hak mücadelesi” derken; Avukat Dayanışması adına konuşan stajyer avukat Fırat Al da “Devlet deprem bölgesindeki insanları ölüme terk ederken deprem bölgesindeki insanlarla dayanışmak isteyenleri engelledi” diye konuştu.

Avukat Hakları Grubu’ndan Mehmet Can Seyhan ise “Biz avukatlar er veya geç kayıplarımızın ölüm sebebinin deprem sonrası müdahalenin gecikmesi olup olmadığını araştıracak ve sorumluların yargılanmasını sağlayacağız” dedi.

Son olarak konuşan Avukat Kemal Aytaç, şunları söyledi:

“Birlik beraberlik içerisinde olamayız. Bu cinayetin sorumlularıyla yan yana gelmek gibi bir derdimiz yok. Siyaset yapmayın diyorlar, yapacağız. Bunun üstünü örtmeye çalışıyorlar.”

Popular Articles

Latest Articles