Hayat pahalılığı en çok pazarlarda kendini gösteriyor. Sinop’ta pazarcı esnafları hayat pahalılığından şikayet ederek, “Bu zamana kadar yarım karpuz, çeyrek karpuz mu vardı? Müşteri 4 tane karpuz alıyordu. Ama şimdi çeyrek ve yarım karpuz alıyor. Çünkü çeyrek karpuz 40 lira” dedi.
Sinop’ta pazartesi ve perşembe günleri kurulan halk pazarında tezgah açan pazarcılarla alışveriş için gelen vatandaşlar hayat pahalığından yakındı.
Pazarcı esnafı Reşat Güller, “Biz halden mal alırken veya tarladan mal aldığımız zaman tarladaki çiftçinin de fiyata yansıtmasıyla bizim de müşteriye yansıtmamız oluyor. Fakat biz çiftçinin bize yansıttığı kadar fiyat yansıtamıyoruz. Gece saat 04.00’te gidip karpuzu alıyoruz. Buraya gelene kadar yoldaki nakliyesi, yemeği derken masraf oluyor. Tarladaki çiftçi örnek verecek olursak bu mala 1 lira koyuyorsa, biz 50 kuruş koyabiliyoruz. Benim bir memnuniyetim yok. Seçimde bizim gençliğimizle oynadılar. Bizim gençliğimizi yakanlara da hakkımızı helal etmiyoruz zaten. Bizim gençliğimizi yediler, bitirdiler. Hiçbirine de hakkımı helal etmiyorum. Bu zamana kadar yarım karpuz, çeyrek karpuz mu vardı? Müşteri 4 tane karpuz alıyordu. Ama şimdi çeyrek ve yarım karpuz alıyor. Çeyrek karpuz 40 lira. Yazık, günah bu insanlara. Gençlere de yazık” şeklinde konuştu.
Enflasyon ve zamlardan yakınan pazarcı esnafı Tahsin Feroğlu, “Aslında pazarcılık mesleği nasıl biliyor musunuz? Türkiye ekonomisini çok yakından takip edebildiğimiz bir nokta. İnsanla tam iç içeyiz ve diyebilirim ki, seçimden sonra millet yıkım halinde. Herkes şaşkın. Her hafta fiyatlar değişiyor. Mazota 2 lira zam geldiği zaman bizim ürünlerimize 5 lira zam geliyor. Bir malı bu hafta 30 liraya satıyorsak bir dahaki hafta 40 lira diyoruz. Millet şokta. Maliyetlerimiz çok arttı. Herkes kendini mazota göre ayarlamış. Eleman gücü, iş gücü, bütün insanlar kendini mazota göre ayarlamış. Para kazanma durumunda rakam olarak yükseldi. Örnek verecek olursak geçen sene 1 lira kazanıyorsak bu sene 3 lira kazanıyoruz. Fakat o 3 lira ile geçinemiyoruz. Para akaryakıta, elemana, ev kiralarına gidiyor. Bin liraya oturuyordun evde şimdi 7 bin liraya oturuyorsun. Tüm maliyetler arttı. Bir kişinin doğru dürüst layığıyla karnını doyurması tek öğünü 300 lira. Nasıl olacak bu iş? Millet Meclis’te 10 liraya kebap yiyor biz burada 300 liraya yiyoruz. Geçineceğiz diye uğraşıyoruz” dedi.
Pazara alışveriş için gelen Cemal Özan ise “Mısırın fiyatına baktım 50 lira yazıyor. Bu utanılacak bir durum. Mısır bizim köyümüzde yetişmiyor mu? Sinop’ta mısıra 50 lira yazılıyorsa, büyük şehirdeki insanlar ne yapsın? Bunun sebebi ben değilim tabii ki de başta devlet, yönetim, sistem. Dar gelirli vatandaş şu anda belki de çarşıda, pazarda, manava yazdırmaya kalkacak. Eskiden bakkallara yazdırıyordu, şimdi tanıdıkları olan manava gidip haftaya vereyim diyecek” dedi.