U­z­m­a­n­ ­i­s­i­m­d­e­n­ ­o­ ­i­l­ç­e­y­e­ ­u­y­k­u­ ­u­y­u­t­m­a­y­a­c­a­k­ ­u­y­a­r­ı­!­ ­7­ ­b­ü­y­ü­k­l­ü­ğ­ü­n­d­e­ ­d­e­p­r­e­m­ ­o­l­a­b­i­l­i­r­!­

U­z­m­a­n­ ­i­s­i­m­d­e­n­ ­o­ ­i­l­ç­e­y­e­ ­u­y­k­u­ ­u­y­u­t­m­a­y­a­c­a­k­ ­u­y­a­r­ı­!­ ­7­ ­b­ü­y­ü­k­l­ü­ğ­ü­n­d­e­ ­d­e­p­r­e­m­ ­o­l­a­b­i­l­i­r­!­

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, katıldığı bir söyleşide bölgede 7 büyüklüğünde deprem beklediğini söyledi. İlçe halkını ve yetkilileri uyaran Ercan, depremi afete çeviren 3 nedeni anlatarak, "Bunlar yönetimsizlik, ekonomik güçsüzlük ve eğitimsizliktir." dedi.


Manisa’nın Turgutlu ilçesinde yerel belediyenin depremle ilgili düzenlediği söyleşiye katılan deprem bilimci Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, ilçede 7 büyüklüğünde deprem beklediğini açıkladı.

Sözcü'den İlker Kılıçaslan'ın haberine göre Turgutlu Belediyesi'nin davetiyle ilçeye gelen deprem bilimci Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, önemli açıklamalar yaptı.

‘Türkiye'nin Deprem Kuşakları ve Turgutlu'nun Fay Hatları' konulu söyleşide konuşan uzman, deprem bölgesinde bulunan ilçeyi uyararak yapılması gerekenleri anlattı.

1578909039369-5-d-9-c-2-f-8767-b-0-a-90-c-3-ce-3-f-501.jpg

Turgutlu Belediyesi tarafından düzenlenen söyleşide konuşan Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Kahramanmaraş'ta yaşanan felaketin ardından ‘kader' yorumu yapanları eleştirdi.

Prof. Dr. Ercan "Biz bir yerlerde hata yaptık ve hata yapmayı sürdürüyoruz. Ben 53 yıldır depremle uğraşıyorum. İlk gördüğüm deprem 1970'deki Gediz Depremiydi. Gediz depreminde ben o zaman üniversitede deprem bilimi asistanıydım. Ege Türkiye'nin en varlıklı bölümüdür. Gediz depreminde oradaki yoksulluğu gördüm. Çaresizliği gördüm. Üzüldüm. O zamanlar da halk depremin nedenini dine bağlıyordu. ‘Tanrı'nın gazabı. Çünkü biz hatalar yaptık. Bizi vurdu' diyorlardı. Herkes, tüm köylü 'Deprem kaderimizdir. Ölüm zaten kaderimizdir' diyor, bize bunları söylüyordu. Yıl 2023 oldu. Siyasiler de şimdi bunu söylüyor. ‘Kaderdir. Takdiri ilahi' diyor." şeklinde konuştu.

0d433502-24bc-4b86-b60f-2b22b523b03e.jpg

Ünlü deprem bilimci sözlerini şöyle sürdürdü: "Hangi yaradan vardır ki yarattığını öldürmek için yaratsın. Neden iyi takdiri Japonya veya başka bir ülke kullanmıyor da hep kötü takdiri Türkiye kullanıyor. 1999 yılında ölen 17 bin 400 kişi için neden takdirini kullanmıyor. İyi şeyleri siyasiler yapıyor da kötü şeyleri yaradan mı yapıyor? Artık bunlardan uzaklaşmamız gerekiyor. Deprem, güneşin doğması ve kışın gelmesi gibi doğanın bir olayı."


"Eğer deprem olmasaydı Gediz ırmağı, Turgutlu'nun verimli arazileri olmazdı. Ormanlar olmazdı. Kullandığımız suyu içemezdik. Deprem niye hatalı olsun ki. Deprem işini yapıyor. Sen orada kendi işini yaparken ona uyumlu olarak yaşamını sürdüreceksin. O zaman depremin geleceğini bile bile sağlam yerde, sağlam evde niye oturmuyoruz."

Prof. Dr. Ercan sözlerine şöyle devam etti: "Depremi afete çeviren en büyük nedenler yönetimsizlik, ekonomik güçsüzlük ve eğitimsizliktir. Eğer bunlardan birisi gerçekleşmişse depremin adı ölüm olur. Dolayısıyla Türkiye'de son yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depremde bu maddelerden bir tanesi değil, üçü birden gerçekleşti."

"Deprem bölgesine gidip yaptığımız incelemelerde şunu gördük ki enkaz altında kalanlar dar gelirliler ve yoksullardı. Şimdi onlar çadırlarda ve konteynerlerde kalıyorlar. Bu deprem Türkiye tarihinin en büyük depremi. Bize göre bunun büyüklüğü 7.9 olsa da halen ısrar ediyorlar 7.7 diye. Yıkım derecesi ise 12'dir.”

9aa4212d-603a-4719-ae22-2f5ae51ba841-2.webp

Söyleşiden önce Turgutlu ilçesinde gezerek çeşitli incelemelerde bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Ercan, ilçenin büyük bir kısmının Gediz Ovası üzerindeki eski tarım arazileri içerisine kurulduğunu ve ilçedeki 7 büyüklüğündeki depremin en son 1862 yılında yaşandığını belirtti.

Tarım arazilerine kurulan kentlerin büyük tehlike arz ettiğini vurgulayan Ercan, "Turgutlu'da olabilecek en büyük deprem büyüklüğü 7'dir. Turgutlu'nun çarşı alanındaki kesim eski bir tarım alanıdır. Unutmayalım ki deprem mutlaka tarım alanları da yıkar ve yok eder. Kalıcı bir çözüm bulunabilmesi için ilçeyi güneye doğru kaydırmanız gerekiyor. Dağlara doğru zaman içinde taşımanız gerekir. Çünkü günü geldiğinde tarım alanına yapılmış olan yapılar yıkılacaktır. Bu işin şakası yok." dedi.

Ünlü deprem bilimci sözlerini şöyle sürdürdü: "Turgutlu'da en çok 7 şiddetinde bir deprem olmasını, aşağı yukarı 35 saniye sürmesini bekliyorum. Turgutlu'yu söyleşi programından önce gezme fırsatım oldu. Beğendiğim ve beğenmediğim yapıları gördüm. Kentte, yapı temel derinliği 80 cm ile 1 metre arasında yapılar gördüm. Bunlar intihar evler, bu binaların bir an önce saptanması gerekiyor."

Yeni binaların zemin katlarında sadece kolonların olduğu garajların yapıldığını gördüm. Bu çok sakıncalı. Duvarlar yok.

Duvarlar olası bir depremde yüzde 15'lik gücü taşır. Zemine garaj yaparak o gücü ortadan kaldırıyorsun. Olası bir depremde göçer. Garaj olacaksa bodrumlu ve yerin altında olsun. Sayın başkan buna müsaade etmeyin.

Deprem ne kadar büyük olursa sarsıntının süresi de o kadar olur. Sarsıntı süresi ne kadar uzarsa yıkım da o kadar fazla olur. Bu nedenle bir an önce yapılarınıza güçlendirme çalışması yaptırın. Bunu için bir kaynak yaratın. Turgutlu'da depremin ne zaman olacağını bilmiyoruz. Bir an önce yapılarınızı denetleyin. Biz bilimcilerde her zaman sizin hizmetinizdeyiz.”

Prof. Dr. Ercan, söyleşi öncesi 'Korkma' isimli kitabını imzalayarak, kitabın gelirinin depremzede ailelere bağışlanacağını açıkladı.

Popular Articles

Latest Articles