Bolu'da yaşayan 40 yaşındaki Salih Yıldırım, yaygın bir isme sahip olmanın dezavantajlarını acı bir şekilde yaşadı. Hiç gitmediği yerlerde tanık olarak gösterildi, askerlik yapmak istediğinde ölü olduğu söylendi ve boşanma davasında çocukların velayeti kendisine verildi. Sık sık dilekçe verip masumiyetini kanıtlamak zorunda kaldı. Yıldırım, artık ismine ek bir isim ekleyeceğini belirterek, bu sorunlardan kurtulmanın tek yolunun bu olduğunu söyledi. İşte Salih Yıldırım'ın yaşadığı ilginç olaylar...
Bolu'da mobilya ve beyaz eşya satan bir dükkanda çalışan Salih Yıldırım, isim ve soyadının Türkiye'de çok yaygın olması nedeniyle birçok sorun yaşadı. Bu durum onun askerlik yapamamasına, bekarken bir boşanma davasında çocukların velayetinin kendisine verilmesine ve hiç gitmediği İstanbul'da hırsızlık, Antalya'da da taciz olaylarında tanık olarak ifade vermesine sebep oldu. Salih Yıldırım, bu durumlarla ilgisinin olmadığını dilekçeyle bildirdi, fakat sorunları bir türlü çözülemedi.
2000 yılında askerlik yapması gereken Yıldırım, diğer tüm arkadaşları askerlik şubelerinden çağrılırken kendisi çağrılmadı. Bunun üzerine Düzce'deki askerlik şubesine giden Yıldırım, daha sonra Malatya askerlik şubesine yönlendirildi. Burada komutanın "Sen ölüsün, Şırnak'ta çığ altında kalmışsın" şeklindeki açıklaması karşısında şaşkına dönen Yıldırım, durumun Genelkurmay'a bildirilmesi sonrasında 2004 yılında askerlik görevini yerine getirdi.
Yıldırım, ismiyle ilgili sorunların sadece askerlikte değil, diğer birçok konuda da yaşandığını ifade etti. Özellikle çocuklarıyla yaşadığı boşanma davasında, mahkeme kararında çocukların velayetinin kendisine verildiğini öğrenince şaşkınlığını gizleyemedi. Hatta hiç gitmediği İstanbul'da bir hırsızlık olayında, Antalya'da da bir taciz olayında tanık olarak ifadeye çağrıldı. Ancak Yıldırım, bu olayların hiçbirinde bulunmadığını ve kendisiyle ilgili yanlış bir kayıt olduğunu belirtti.
Tüm bu sorunlar nedeniyle Salih Yıldırım, Bolu Adliyesi'nde Antalya'ya hiç gitmediğini, olaydan haberi olmadığını ve telefonunun baz istasyonu kayıtlarının incelenmesi yönünde savcılığa dilekçe verdi. Yıldırım, yaşadığı sorunlar nedeniyle isminin ve soyadının ne kadar önemli olduğunu ve bu konuda daha fazla hassasiyet gösterilmesi gerektiğini dile getirdi.
Salih Yıldırım, son zamanlarda yaşadığı sorunlarla gündeme gelmiş biri. Öncelikle, boşanma davası sonrası çocukların velayetinin kendisine kaldığını öğrenmiş ve bu isim yüzünden çektiği zorlukları anlatmış. Kendisinin hiç evlenmediği halde böyle bir durumla karşı karşıya kalması oldukça garip ve şaşırtıcı.
Ancak bu durumla yetinmeyen Yıldırım, İstanbul'da bir hırsızlık olayında tanık olarak savcılığa çağrılmış ve daha önce hiç gitmediği bir semtte arabaların stepnelerinin çalındığına dair ifadesi verilmiş. Sonrasında ise Antalya'da bir taciz olayında şahit olarak yazıldığı ortaya çıkmış. Kendisi hiç Antalya'ya gitmemiş olduğu halde böyle bir durumla karşı karşıya kalması oldukça rahatsız edici.
Salih Yıldırım, bu durumdan oldukça sıkılmış ve isminin başına ya da sonuna farklı bir isim ekleyerek bu mağduriyeti çözebileceğini düşünüyor. Özel bir şirkette çalıştığı için bu tür durumlarla uğraşmak zorunda kalması, iş hayatını da olumsuz etkiliyor. Bu yüzden, kendisine yeni bir isim ekletmek istiyor.
Salih Yıldırım'ın yaşadığı bu tür sorunlar, isim benzerliği gibi basit bir nedenden kaynaklansa da hayatını oldukça etkiliyor. İnsanların isimlerinin kendileriyle ilişkilendirilmesi, yanlışlıkla bile olsa, büyük bir rahatsızlık yaratabiliyor. Bu nedenle, bu tür durumların önlenmesi için daha dikkatli ve hassas davranılması gerekiyor.