7­2­ ­k­i­ş­i­y­e­ ­m­e­z­a­r­ ­o­l­a­n­ ­İ­S­İ­A­S­­ı­n­ ­s­a­h­i­b­i­n­d­e­n­ ­ç­ı­l­d­ı­r­t­a­n­ ­s­a­v­u­n­m­a­:­ ­B­i­n­a­l­a­r­ ­d­e­p­r­e­m­d­e­ ­n­a­s­ı­l­ ­y­ı­k­ı­l­d­ı­y­s­a­ ­o­t­e­l­i­m­ ­d­e­ ­ö­y­l­e­ ­y­ı­k­ı­l­d­ı­

7­2­ ­k­i­ş­i­y­e­ ­m­e­z­a­r­ ­o­l­a­n­ ­İ­S­İ­A­S­­ı­n­ ­s­a­h­i­b­i­n­d­e­n­ ­ç­ı­l­d­ı­r­t­a­n­ ­s­a­v­u­n­m­a­:­ ­B­i­n­a­l­a­r­ ­d­e­p­r­e­m­d­e­ ­n­a­s­ı­l­ ­y­ı­k­ı­l­d­ı­y­s­a­ ­o­t­e­l­i­m­ ­d­e­ ­ö­y­l­e­ ­y­ı­k­ı­l­d­ı­

6 Şubat'ta ağır yıkım yaşayan Adıyaman'da bulunan ISIAS Otel aralarında KKTC’den gelen sporcuların da olduğu 72 kişiye mezar olmuştu. İSİAS'ın sahibi Ahmet Bozkurt savunmasında, "Bütün sorumlu benim, mimarlarım, mühendislerim doğru olanı yaptı ben de en doğru şekilde yaptım ama asrın felaketi yaşandı, 850 bin bina nasıl yıkıldıysa benim otelimde o şekilde yıkıldı.” dedi.

6 Şubat felaketini yaşayan illerdeki mezar olan binaların soruşturmaları tüm hızıyla sürüyor. Pek çoğunda ihmalsizlik sonucu can kayıpları olduğu görülen davalardan biri de Adıyaman'da yıkılan Grand ISİAS Otel davası oldu. Adıyaman’da yıkılan 72 kişiye mezar olan Grand ISİAS Otel’in sahibi Ahmet Bozkurt'un savunmasında "Bütün sorumlu benim, mimarlarım, mühendislerim doğru olanı yaptı ben de en doğru şekilde yaptım ama asrın felaketi yaşandı, 850 bin bina nasıl yıkıldıysa benim otelimde o şekilde yıkıldı.” dediği öğrenildi.

Otele ilişin hazırlanan iddianamede, sanıklar hakkında ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma‘ suçundan iki yıl sekizer aydan 22 yıl altışar aya kadar hapis cezası isteniyor.

Adıyaman 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülmeye başlanan davaya KKTC Başbakanı Ünal Üstel, yaşamını yitiren sporcuların aileleri ile taraf avukatları katıldı.

100 kişilik heyetle Adıyaman’a geldiklerini belirten Üstel, şunları kaydetti:

“Çıkacak netice hem Türkiye açısından diğer davalara emsal açısından önemlidir, hem de KKTC için çok önemlidir. Çünkü İsias davası bizim de davamızdır. Biz Türkiye Cumhuriyetinin yüce Türk adaletine güveniyoruz. Kanunlar çerçevesinde yargılama sürecinde suçluların alacakları cezalar diğer davalarda emsal olacaktır. Bundan dolayı önemlidir. O yüzden acılarımız büyüktür ve paylaşıyoruz. Dava sonuçlanana kadar Adıyaman’da kalacağız. Adaletin tecelli edeceğine inancım tamdır.”

Şampiyon Melekler Derneği Başkanı Ruşen Karakaya ise tüm depremzedeler için burada olduklarını aktardı: “Deprem bu ülkenin bir gerçeğidir. Aktif fay hatlarında deprem olması kaçınılmazdır. Tarih yüzyıllarca bu coğrafyada depremlere tanık olmuştur ama binlerce masumun canlarını alan bizleri de diri diri öldüren depremler değildir adete toplu mezar inşa eden ve bunlara katkı sağlayan ve göz yumanlardır. İsias Oteli’ni yaratan her birey suçludur. Deprem sanıklarının tümü cinayetle yargılanmalıdır.”

Şarkıcı Haluk Levent de yaşamını yitirenlerin ailelerinin yanında olmaya gayret edeceğini dile getirerek, davanın takipçisi olacağını kaydetti.

Turist Rehberleri Birliği Başkanı Hakan Eğinlioğlu da suçluların cezalandırılmasını temenni etti.

Duruşma, otel sahibi Ahmet Bozkurt’un savunmasıyla başladı.

Otelin bulunduğu arazi için 1992 yılında Adıyaman Belediyesi tarafından kat sınırlaması olduğu için dokuz kata izin verildiğini, ancak ileriki tarihte kat sayısında değişikliğe gidilirse 12 kata kadar izin verilebileceğinin kendisine söylendiğini belirten Bozkurt, Kalkınma Bankası teşvikinden yararlanarak otelini tamamladığını, bu teşvik için otelin usulüne uygun olup olmadığının denetlenerek binasının tasdiklendiğini belirtti.

Fazla kat çıkılması ve yan tarafa ekleme iddialarını kabul etmeyen Bozkurt, gerekli denetimlerin yapıldığını ve kredi desteğiyle otelde yenilenme tadilatı yaptırdığını söyledi.

Depremin şiddeti yüzünden otelin yıkıldığını savunan Bozkurt, kendisine iftira atıldığını belirterek şöyle konuştu:

“32 yıllık bina, her sene bir deprem olsa 32 deprem olur. Komşu illerde her deprem olduğunda aileme yakınlarıma gidin otele sığının en sağlam bina orası derim. Samsat ilçemiz yerle bir oldu, şehir merkezinde de ilçelerde de hasar gören binalar oldu. Otelin bitişiğindeki 4 binada hasar meydana geldi. Benim otelimde bir sıva çatlağı bile olmadı. Ben müteahhit değilim, inşaatçı da değilim ama iş insanıyım. Torunlarıma miras bırakmak için yaptım burayı. Bu şiddetli bir deprem olmasıydı, benim otelim yine ayakta kalırdı ama depremin şiddeti çok ağır olduğu için yıkıldı. Bütün sorumlu benim, mimarlarım, mühendislerim doğru olanı yaptı ben de en doğru şekilde yaptım ama asrın felaketi yaşandı, 850 bin bina nasıl yıkıldıysa benim otelimde o şekilde yıkıldı.”

Sanık, soru üzerine demir ya da kolon kesildiği söylemlerinin iftira olduğunu kaydetti.

Bir avukatın sanığın pişmanlık göstermediğini söylemesi üzerine Bozkurt şöyle dedi:

“Suçlu değilim, suçlu insan pişmanlığını ortaya koyar 52 bin can gitmiş, otelimdeki misafirler gitmiş, sadece çok üzüntülüyüm, kahroluyorum. Eğer suçlu olsaydım ben gider enkazın başında hayatıma son verirdim.”

İnşaat sırasındaki ölümlü iş kazasından beraat ettiğini ifade eden Bozkurt, yapı denetiminde Hasan A’nın isminin görüldüğü ancak bu kişinin savunmasında ‘imzanın kendisine ait olmadığını’ söylediğinin hatırlatılması üzerine yapı denetimcisinin kim olduğunu hatırlamadığını söyledi.

Binanın kullanım maksadının değişmesinden dolayı hesaplamalarda da değişikliğe ihtiyaç duyulduğuna yönelik bilirkişi raporunun hatırlatılması üzerine Bozkurt, binanın yapısında bir değişiklik olmadığı için yeniden ruhsat almadıklarını, işlevin değişmesi konusunda belediyeye başvurduklarını kaydetti.

Bozkurt, eski tarihli yapı ruhsatında asma kat olduğu fakat daha sonraki yapı ruhsatında asma kat bulunmadığını yönündeki soruya da binanın yapılıp yıkıldığı güne kadar asma kat olduğu yönünde cevap verdi.

Sanık, kolonların yukarıya doğru inceldiği yönündeki bilirkişi raporunun sorulması üzerine konunun teknik bir mesele olduğunu ve bilmediğini söyledi.

Mahkeme başkanı, deprem nedeniyle yaralanan ve duruşma salonunda bulunan dört müştekinin kati raporu için adli tıp kurumuna sevk edileceğini belirterek duruşmaya ara verdi.

Popular Articles

Latest Articles