H­e­m­ ­o­n­a­r­ı­m­ ­h­e­m­ ­r­e­f­o­r­m­

H­e­m­ ­o­n­a­r­ı­m­ ­h­e­m­ ­r­e­f­o­r­m­

Seçim öncesi en önemli eşiği ortak iradeyle atlayan Millet İttifakı ‘15 Mayıs’tan itibaren yapılacaklar’ listesini hükümet programıyla kayıt altına aldı. Kalem kalem mutabakata varılan paket hem sektörler hem toplumun geniş kesimi tarafından olumlu karşılandı. ‘Ülkenin çehresini değiştirir’ yorumu yapan uzmanlar da Türkiye’nin öne çıkan bütün sorunlarına parmak basılıp somut çözüm önerileri getirildiğine dikkat çekti.

Millet İttifakı yaklaşık 2 bin 500’e yakın maddeyi barındıran Mutabakat Metni’ni paylaştı. Mutabakat Metni hem olumlu hem de olumsuz toplumun tüm kesiminden karşılık buldu. Uzmanlar maddelerin seçmenlere çok iyi anlatılması gerektiğini ifade ederken, eksik yanlara da değindi. Ekonomist Şenol Babuşcu “Finans sektörü bölümünde yer alanların çoğunluğu son 20 yılda kaybettiklerimizin tekrar kazanılmasıdır” dedi.

Millet İttifakı’nın Mutabakat Metni önceki gün kamuoyuyla paylaşıldı. 9 ana başlık 75 alt başlıktan oluşan metin, 2 bin 500’e yakın maddeyi kapsıyor. Mutabakat Metni’nde ekonomi politikalarına ilişkin başlıklar ağırlıklı olarak görülürken, Yolsuzlukla Mücadele, Şeffaflık ve Denetim, Ekonomi, Finans ve İstihdam, Bilim, Ar-Ge, Yenilikçilik, Girişimcilik ve Dijital Dönüşüm gibi konulara da ağırlık verildi. Aktarılan Mutabakat Metni toplumun tüm kesiminden karşılık buldu.

Uzmanlar maddelerin seçmenlere çok iyi anlatılması gerektiğini ifade ederken, iktidara geldiği takdirde ise acil olarak Mutabakat Metni’nin uygulanması gerektiğini aktardı. Ekonomist ve uzmanlar da konu hakkında değerlendirmelerde bulundu. Ekonomist İris Cibre “Bu mutabakat metni; aylarca beklediğimize değdi. Özgürlüğü ve refahı kalbimde hissettim, yolsuzlara da bir titreme geldiğine eminim. Ülkenin tüm sorunları teker teker ele alınmış. Eksiksiz; net! Tebrikler 6’lı masa” dedi. Prof. Dr. Selçuk Şirin ise “Mutabakat metninin eğitim bölümü umduğumdan da iyi. Söylenenlerin yarısı yapılsa ülke uçar. Ama bence bunlar detay. Asıl olan ülke idaresinde kurum ve kurallara dönüş. Adalet her aşamada tesis edildiği zaman Türkiye her derdin üstesinden gelecek bir ülke” yorumunda bulundu.

Ekonomist Şenol Babuşcu da “Özlenen tablo. Altılı Masa Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin finans sektörü bölümünde yer alanların çoğunluğu son 20 yılda kaybettiklerimizin tekrar kazanılmasıdır. Buna bile seviniyoruz” paylaşımında bulundu. Ortak Politikalar Metni’yle, hayat pahalılığından sınavlara 2 binden fazla vaat sıralandı. Kara parayla, yolsuzlukla tavizsiz mücadelenin altı çizildi. ‘Malvarlıklarının Geri Alınması Ofisi’nin kurulacağı duyuruldu. Ekonomide de kapsamlı düzenlemeler yer aldı. Gıda güvenliğinin sağlanacağı, çiftçiye desteğin tarlasını sürmeden verileceği kaydedildi. Sanayide kaynakların teknolojiye dayalı yapılanmaya aktarılacağı vurgulandı. Emekli aylıklarında refah artışının hesaplanacağı, uzun süre çalışana fazla maaş sağlanacağı kaydedildi. Öğretmen atamalarında mülakatın kaldırılacağı vaat edildi. Paketin genelinde ‘planlama, liyakat, yolsuzlukla mücadele’ vurgusu öne çıktı.

Liberal Demokrat Parti eski Başkanı Cem Toker “Farklı ideolojilerden altı partinin 2 bin 300 konu üzerinde anlaşması olağanüstü tarihi bir başarıdır. İtibarsızlaştırma, küçümseme girişimlerine bakmayınız. İnanmayan gitsin 60 daireli bir site veya 6 daireli apartman kat sahipleri toplantısı izlesin” dedi. İktisatçı Orhan karaca da “Orta sınıfın sadece konuta değil özel eğitim ve sağlığa erişimi de zorlaşmaya başladı. Bu hizmetlerde özel sektörden kamuya talep kayması olacak. Aslında eğitim ve sağlık tamamen kamusal olmalı ama acaba altyapı buna hazır mı? Seçimden sonra bu alanlara ciddi yatırım gerekecek” diye konuştu.

Ekonomist Mustafa Sönmez “Kamu Özel İşbirliği projelerinden kaynaklanan garanti ve diğer koşullu yükümlülükleri şeffaf bir biçimde yayınlayacağız. Bu kadar mı? Bol keseden sırtlanılmış yükümlülüklere devam mı? Akıl dışı projeleri yeniden müzakere olmayacak mı? Ortak metinde, hayat tarzına müdahalenin aracı yapılan içkiye fahiş ÖTV’nin indirilmesi konusunda bir madde maalesef yok! Rakının yüzde 54’ü ÖTV, yüzde 18 KDV ile yüzde 72’si vergi. Bu konuda ortak metine madde eklenmelidir. Şehir hastaneleri projelerini teknik, idari, hukuki ve yasama denetimine tabi tutacak, yapılmış olan hata, usulsüzlük ve yolsuzlukları tespit ederek gereğini yapacağız” Bu kadar mı? Sözleşmeler gözden geçirilmeyecek mi? 25 yıl mı beklenecek, sonrası ne olacak? Tekrar bakılmalı” ifadelerini kullandı.

Açıklanan hükümet programını DW Türkçe’ye değerlendiren uzmanlardan siyaset bilimci ve siyasi strateji uzmanı İbrahim Uslu “Partiler seçim beyannamesi açıklar, ‘iktidara gelince bunu yapacağız’ derlerdi. Bundan önceki cumhurbaşkanlığı seçiminde de 2018’de de bunun örneği yok. Demokrasi tarihi açısından bu ilk. Çok büyük bir iş başarıldı, demokrasi kültürü ve uzlaşı kültürü açısından” değerlendirmesini yaptı. Siyaset bilimci Prof. Dr. Gülgün Erdoğan Tosun da değerlendirmesinde “Başka bir Türkiye mümkün” sloganının altını çizen bir program olarak gördüğünü belirterek “Bugünkü açıklamanın bence en önemli tarafı Millet İttifakı adayının seçimleri kazanacak olursa izleyeceği programın şimdiden açıklanması ve milletle paylaşılması. Şeffaflık anlamında da önemli buluyorum, çünkü seçimin kazanılması durumunda neler yapılacağı adım adım sıralanmış” şeklinde konuştu.

Yetkin Report sitesinde yazı kaleme alan Fatih Özatay “İlk grupta makro istikrara yönelik politikalar var: Merkez Bankası’nın asli işine dönmesi –yani enflasyonla mücadele etmesi. Bankacılık sektörünün bilançosunu bozma potansiyeli taşıyan tüm zorlamaların kaldırılması. Bütçedeki kara deliklerin azaltılmasına ve giderek yok edilmesine başlanması (kur korumalı mevduat sisteminden vazgeçilmesi, gelir garantilerinin gözden geçirilmesi gibi). Kamunun kendi vatandaşlarına olan döviz cinsinden borcunun kademeli olarak azaltılması. Yoksulların ve dar gelirlilerin haklarına öncelik veren bir bütçe uygulanması. İşsizlik sigortası fonunun amaçları dışında kullanılmaması. Makule dönüşün önemli bir potansiyel maliyeti var ve bu maliyeti azaltmak gerekiyor. O da liranın ‘aşırı’ değerlenmesi olasılığı. Zira riski keskin biçimde düşürecek bir program çerçevesinde dövize olan talebin azalması (gerçek liralaşma) ve döviz arzının artması beklenir. Uluslararası piyasalarda rekabet gücümüzü olumsuz etkileyecek ve cari açığı artıracak aşırı değerlenmeyi önlemek için uygun bir politika bileşimi gerekiyor.”

T24’te bir yazı kaleme alan Murat Sabuncu “Titiz, uzun süren bir çalışma karşımızda. ‘Tek ses’ten ‘çok ses’e geçişin ipuçları. Dokuz başlık 2 binden fazla madde teker teker düşünülmüş, üzerine çalışılmış. Ancak kritik eksikliler var. Mesela metinde İstanbul Sözleşmesi yok. Sözlü olarak (İyi Parti’li Ümit Özlale’nin sunumu) ifade edildi sadece. Kürt sorununa dair bir bölüm yok. Adı konmadan farklı bölümlerde ‘kayyum sisteminin değişeceğinden, vekilliğin düşürülmesinin ve parti kapatmaların zorlaşacağından’ bahsediliyor. Cem evleriyle ilgili bir düzenlemeden bahsedilmiyor. Ekonomide her konu var; emek-sendika neredeyse hiç işlenmemiş. Kuvvetli bir laiklik vurgusu yok. Eski adıyla Altılı Masa’nın, artık Millet İttifakı’nın çalışmasını sıradanlaştırmak değil amacım. Ancak çok önemli konularda, belki de cumhurbaşkanı adayı belli olduktan sonra eksikler tamamlanır” dedi.

Ekonomist Baki Demirel “Ortak Mutabakat Metni= Yeni Neo-Liberal Uyum: Para politikasını merkeze almak, enflasyon hedeflemesini yine yeniden denemek. Borç yönetimini kabul etmek, kamu bütçe dengesi denen bu Hazine Merkez Bankası ilişkisini pasif hale getirmek. Sermayeye yönelik adımlar yine onların lehine?” dedi.

Millet İttifakı’nın 9 ana, 75 alt başlıkta açıkladığı ekonomik sorunlardan sınavlara, dış politikadan adalet sistemine kadar 2 bin 300’ü aşan vaadi kapsayan hükümet programı toplumun geniş kesiminde olumlu karşılandı. Uzmanlardan “Ülkenin çehresini değiştirir” yorumları yapılırken Türkiye’nin öne çıkan bütün sorunlarına parmak basılıp somut çözüm önerileri getirildiğine dikkat çekildi. Yenilikçi yaklaşım işaret edilerek “Hem rehabilitasyon hem reform vaatleri hayata geçirilirse Türkiye’nin hızla toparlanmasının yolu açılır” denildi.

illet İttifakı hükümet programı niteliğinde olan ‘Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti liderlerinin katılımıyla önceki gün Ankara’da açıkladı. Geniş bir katılımın olduğu toplantıda açıklanan metin 9 ana başlık 75 alt başlıktan oluştu. Mutabakat metninde toplumun var olan bütün sorunlarına parmak basan, acil müdahale gereken konulara neşter vurulması gereken yerlere ilişkin 2 bin 300’ü aşan vaatler sıralandı. Metinde hayat pahalılığından dış politikaya, iç politikadan adalet ve hukuk sisyteminde aksayan ayaklara, akonomideki sıkıntıların giderilmesi için kurtuluş reçetesinden eğitime kadar acil çözüm beklenen konualara çözüm yolları sıralandı.

Ortak Politikalar Metni’nde kara parayla, yolsuzlukla tavizsiz mücadelenin altı çizildi. ‘Malvarlıklarının Geri Alınması Ofisi’nin kurulacağı duyuruldu. Öğretmen atamalarında mülakatın kaldırılacağı vaat edildi. Paketin genelinde ‘planlama, liyakat, yolsuzlukla mücadele’ vurgusu öne çıktı. Uzmanlar da her soruna neşter vurulduğunu belirtti. Yenilikçi yaklaşım işaret edilerek ‘Hem rehabilitasyon hem reform vaatleri hayata geçirilirse Türkiye’nin hızla toparlanmasının yolu açılır’ denildi. ‘Ülkenin çehresini değiştirir’ yorumu yapan uzmanlar da Türkiye’nin öne çıkan bütün sorunlarına parmak basılıp somut çözüm önerileri getirildiğine dikkat çekti.

Millet İttifakı’nın dün açıkladığı Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni değerlendiren Gelecek Partisi Politika İzleme Kurulu Başkanı Feridun Bilgin “Kanal İstanbul projesini göreve başladığımız gün iptal edeceğiz” dedi. Bilgin “Kanal İstanbul projesini göreve başladığımız gün iptal edeceğiz. Bugüne kadar yapılan iş ve işlemleri hukuki, ekonomik, ekolojik ve teknik olarak inceleyeceğiz. Ulaşım modları arasındaki eksik bağlantıları veya darboğaz oluşturan noktaları gidereceğiz. Atatürk Havalimanı’nı yeniden uçuşa uygun hale getireceğiz.

Liman ve tüm kıyı tesislerinin bütüncül bir yaklaşımla kuruluş, işletme ve idamesinde temel yaklaşım ve ilkeleri ortaya koyacak Kıyı Politika Belgesi ve Kıyı Master Planı hazırlayacak ve uygulayacağız. Vakıflar Genel Müdürlüğü, Anıtlar Yüksek Kurulu ve Koruma Bölge kurullarını gerçek anlamda özerk hale getireceğiz. Kültür ve sanat alanında kamu tarafından sağlanan destekleri fırsat eşitliğini gözeten, tarafsız kurullarca değerlendirilen bir çerçevede ve şeffaf bir biçimde vereceğiz. Bağımsız çalışan sanatçıların sosyal güvenlik ve emeklilik haklarıyla ilgili yaşanan sorunları gidereceğiz. Sanatçıların bir araya geleceği, konaklama, sağlık ve bakım hizmetlerinin verileceği Sanatçı Dayanışma Merkezleri kuracağız.

Çevreyi, iklimi, su kaynaklarımızı ve ormanlarımızı korumak için tamamını yeni kuracağımız tek bir bakanlık bünyesinde yürüteceğiz. Çevre İhtisas Mahkemeleri kuracak, Türk Ceza Kanunu’ndaki çevre suçlarının kapsamını genişletip, cezalarını artıracağız. Tek kullanımlık plastikleri kademeli olarak hayatımızdan çıkartacağız. Siyanür, sülfürik asit, silika gibi zehirli toksik kimyasal maddelerin kullanımını içeren ayrıştırma tekniklerini yasaklayacağız. Yeni termik santral yapmayacağız. Cumhurbaşkanı’na ormanlık alanın vasfını değiştirme yetkisi veren Orman Kanunu’ndaki maddeyi yürürlükten kaldıracağız.” DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Halil Çanakçı ise şunları söyledi: Cumhurbaşkanlığı’nı Çankaya Köşkü’ne taşıyacağız. Cumhurbaşkanlığı’na tahsisli saray, köşk ve yalıları halkın kullanımına açacağız. Cumhurbaşkanlığı envanterindeki uçakları satıp yerine orman yangını söndürme uçakları alacağız.”

Vaatler arasında sosyal medyada en çok gençlere yönelik olanlar konuşuldu. En çok gençlere yönelik yapılması planlanan vaatler beğeni topladı. O vaatlerin bazıları şöyle: “Cumhurbaşkanı’na tahsisli saray ve köşkler halka açılacak. Cumhurbaşkanlığı uçakları satılıp yerine yangın uçağı alınacak. Enflasyon kalıcı olarak tek haneye düşürülecek. Yolsuzlukla yurt dışına kaçırılan paralar geri getirilecek. Öğrencilere bedava internet, kahvaltı ve öğle yemeği verilecek. Üniversiteye geçişte tekli sınav bitecek. Çoklu sınav gelecek. LGS sınavı aşama halinde bitirilecek. YÖK kaldırılacak. İlaç krizi son bulacak. Tersine beyin göçü sağlanacak. Kaçak geçişleri engellenecek. Suriyeliler güvenle gönderilecek.”

Popular Articles

Latest Articles