P­r­o­f­.­ ­D­r­.­ ­S­e­l­v­a­ ­D­e­m­i­r­a­l­p­­t­e­n­ ­­y­ü­z­d­e­ ­2­5­­ ­u­y­a­r­ı­s­ı­

P­r­o­f­.­ ­D­r­.­ ­S­e­l­v­a­ ­D­e­m­i­r­a­l­p­­t­e­n­ ­­y­ü­z­d­e­ ­2­5­­ ­u­y­a­r­ı­s­ı­

TCMB'nin yeni başkanı Hafize Gaye Erkan'ın başkanlığında ilk kez toplanacak olan PPK'nın faizi artırması bekleniyor. Tarihi toplantı öncesinde uyaran Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, “Eğer faizi yüzde 25’e getirirseniz bu en fazla kurdaki değer kaybını yavaşlatır ama enflasyonun önüne geçecek, KKM’den doğal çıkışı sağlayacak bir faiz olmaz” dedi.

Ekonomistler, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın (TCMB), Hazine Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in “akılcı politika yapımına” dönüş çağrısının ardından, 22 Haziran'daki toplantısında Ortodoks politika düzlemine geçerek son 2 yıldaki gevşek duruşundan uzaklaşacağını öngörüyor.

Ekonomi gazetesinden Burcu Göksüzoğlu'nun haberine göre; faizin yüzde 25'te kalması durumunda TL'deki değer kaybının devam edeceğini belirten Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, “Çünkü eğer faizi yüzde 25’e getirirseniz bu en fazla kurdaki değer kaybını yavaşlatır ama enflasyonun önüne geçecek, KKM’den doğal çıkışı sağlayacak bir faiz olmaz” dedi.

Prof. Dr. Selva Demiralp'in dikkat çeken açıklamaları şöyle:

Merkez Bankası’ndan faiz artırım beklentileri yüzde 15-40 arasında değişiyor. Ne bekliyorsunuz TCMB’den?

Ne beklemem gerektiği konusunda aslında kafam çok net değil. Çünkü yeni ekip devraldığından beri aslında henüz bize bir yol haritası verilmedi. "Ne söylendi, nasıl ipuçları var?" diyecek olursak bir Sayın Mehmet Şimşek'in "Rasyonaliteden başka yolumuz yoktur, şeffaflık ve tutarlılık gerekiyor" şeklinde yeni politikanın ana temellerini söylediği açıklaması var.

sss.jpg
Prof. Dr. Selva Demiralp

İlave olarak Şimşek'in geçmişteki icraatını biliyoruz. Piyasa dostu, ortodoks politikalara yakın bir anlayışla kurumsal bağımsızlığa önem veren bir bakanlık dönemi vardı. Üstüne de Hafize Gaye Erkan'ın merkez Bankası Başkanı olduğunu biliyoruz. Her ne kadar Erkan'ın Merkez Bankası konusunda düşüncelerini bilmesek bile... Çünkü öyle bir geçmişi yok. Yine de aldığı formasyon, Amerika'da bankacılık sisteminde çalışmış olması ortodoks politikalara yakın olduğu konusunda ipuçları veriyor.

Dolayısıyla ortodoksa dönüş var. Buna da 'U Dönüşü' diyoruz. Çünkü mevcut iktidar seçim döneminde ve hatta zafer konuşmasında hep eski politikaların başarısına, seçim sonuçlarının bunun bir teyidi olduğuna değinmişlerdi ve o dönemde ortodoks politikalar gündemde değildi. Fakat yeni ekip ile birlikte biz bir 'U Dönüşü' olabileceğini düşünüyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen hafta ‘kabullendik’ açıklaması tam bir U dönüşü olamayacağının da sinyali mi acaba?

Her şeye rağmen de Cumhurbaşkanımızın daha geçen hafta dile getirdiği "enflasyon ve faiz arasındaki ilişki konusunda fikrim değişmedi, Şimşek ve Merkez Bankası'nın atacağı adımları kabul edeceğiz" ifadeleri nedeniyle bir miktar faiz artışlarına izin verileceği ama ‘yüzde 100 artık ortodoks bir sayfa açtık, yolun bundan sonrasında da böyle devam ederiz’ şeklindeki bir anlayıştan uzak olduğumuzu düşünüyorum.

Hep yüzde 20'ler 25'ler alt sınır gibi görünüyor. Neden alt sınır diye düşünüyorum. Çünkü eğer şeffaflıktan kastedilen, rasyonaliteden kastedilen artık "bundan sonra biz faizi düşük tutup, kuru tutmak için Merkez Bankası rezervi satmayacağız" anlamına geliyorsa, çünkü o rezervler malum hiçbir zaman bir resmi müdahale şeklinde olmadı. Hep arka kapı dediğimiz analistlerin bilanço analizleriyle anlamaya çalıştıkları üstü kapalı, şeffaf olmayan bir takım kapalı müdahalelerdi. Dolayısıyla şeffaflık döneminde bu müdahale ortadan kalkacaksa kurun çok fazla değer kaybını engellemek için Türk Lirası varlıkları cazip hale getirecek kadar yüksek bir faiz gerekecek. Onun için de alt sınır iyiymiş gibi düşünüyorum ama yetmeyecektir.

Çünkü enflasyon beklentileri yani bir sene sonrasına dair enflasyon beklentileri en iyimser tahminle 31'lerde... Dolayısıyla 25 bile reel olarak negatif bir faiz olacak. Ancak bir kademeli geçiş olursa diye 25'ler düşünüyorum. Daha realistik olarak gelmesi gereken yer ise pozitif bir reel faiz ki hem bizler, yerli tasarruf sahipleri hem de yabancı yatırımcılar tasarruflarını kur korumalı mevduata, arabaya, eve, dolara değil Türk lirası varlıklara içimiz rahat bir şekilde kanalize edebilelim.

Büyük gün yarın: Gözler Merkez Bankası’nın faiz kararındaBüyük gün yarın: Gözler Merkez Bankası’nın faiz kararında

Popular Articles

Latest Articles