T­T­B­ ­B­a­ş­k­a­n­ı­ ­F­i­n­c­a­n­c­ı­:­ ­6­1­ ­y­ı­l­ ­s­o­n­r­a­ ­i­l­k­ ­k­e­z­ ­b­i­r­ ­g­e­c­e­y­i­ ­k­i­t­a­p­s­ı­z­ ­g­e­ç­i­r­d­i­m­

T­T­B­ ­B­a­ş­k­a­n­ı­ ­F­i­n­c­a­n­c­ı­:­ ­6­1­ ­y­ı­l­ ­s­o­n­r­a­ ­i­l­k­ ­k­e­z­ ­b­i­r­ ­g­e­c­e­y­i­ ­k­i­t­a­p­s­ı­z­ ­g­e­ç­i­r­d­i­m­

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terör örgütü PKK'ya karşı kimyasal silah kullandığı iddiası ile ilgili yaptığı yorum sonrası hakkında soruşturma başlatılan Fincancı, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan tutuklanmasının ardından ilk kez konuştu. Fincancı, "Geniş bir mekanda tek kendi başımayım ancak sabuna bugün öğlenden sonra ulaşabildim. 61 yıl sonra ilk kez bir geceyi kitapsız geçirdim. Onun dışında rahatım yerinde” dedi.

Gözaltına alınan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmişti. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terör örgütü PKK'ya karşı kimyasal silah kullandığı iddiası ile ilgili yaptığı yorum sonrası hakkında soruşturma başlatılan Fincancı, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan tutuklandı.

Tutuklanmasının ardından "Umuyorum ki dayanışma ile bu süreci atlatacağız" diyen Şebnem Korur Fincancı, "Yaşadığınız süreci nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna şu yanıtı verdi:

Bu sorunuza sayfalarca yanıt verilebilir ama yani ben zaten yaşanabilecekleri tahmin ettim. İnsan hakları alanında çalışan bir adli tıp uzmanı olarak böyle bir soruyu yanıtlamak gerektiğini düşündüm. İnsan hakları savunucusu olarak sorumluluğumdu. Zaten bu görüntülere dayalı bir ön değerlendirmeydi. Burada olması gereken etkili bir soruşturmayı kendilerinin talep etmesiydi. Benim hakkımda soruşturma açmaları kuşku uyandırdı. Cezaevine kadar gelişen süreç sessiz kalmanın cezası olarak gelişti ama bu ceza bana değil topluma yönelik. Bundan sonra herhangi bir kuşku, tartışma söz konusu olduğunda insanların sessiz kalması için bir uyarıdır.

Gözaltında pozitif bir ayrımcılığa maruz kaldım. Tutukluğumun birinci gününde gazeteciler gözaltına alınmıştı. Pozisyonel işkence de dahil görüntüleri hafızamıza kazındı. Beni ise bir pamuklara sarmadıkları kaldı. Nazik, saygılı ve gereksinimlerimi dikkate alan bir yaklaşımları vardı. Ama gözaltı için eve kadar gelmeleri, evde buldukları babamdan kalma mermileri, koleksiyon ve ders materyali, piyasada satılan kitabı suç unsuru gibi medyaya servis etmeleri, mahkemeye götürmek için sabahın 05.45’ini seçmeleri, dayanışma için gelen dostlarımı şiddetle engellemeleri, gözaltı yaşatmaları pozitif ayrımcılıktan uzaklaştıkları, beni eşitledikleri noktalardı.

Geniş bir mekanda kendi başımayım ancak sabuna bugün öğlenden sonra ulaşabildim. 61 yıldır ilk kez bir geceyi kitapsız geçirdim. Onun dışında rahatım yerinde.

Artı Gerçek'ten Seda Taşkın'ın sorularını yanıtlayan TTB Başkanı Fincancı, "Tutuklanmanızın ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Tabipler Birliği yönetiminin görevine son verilmesi için davaname hazırladı. Buna ilişkin neler söylemek istersiniz" sorusuna ise, "Gözaltına alındığım sabah böyle bir davanamenin hazırlandığı bilgisi basına düşmüştü zaten. Üstelik bu açıklamanın ceplerinde olduğunu ben yayına çıktından sonra da son halini verdiklerini düşünmek gerekiyor. Yıllardır defalarca benzer girişimler oldu. Umuyorum ki dayanışma ile bu süreci de atlatacağız" yanıtını verdi.

Fincancı, "Dayanışma için yanımda duran, destek veren, açıklamalar yapan tüm insanlara umutla, umutlu bir iyimserlikle dünyayı değiştirme gücümüzün olduğunu bunu birlikte başaracağımızı tüm dostluğumla ve yüreğimle iletmek istiyorum" ifadelerini kullandı.

Popular Articles

Latest Articles