P­r­o­f­.­ ­D­r­.­ ­Ş­e­n­g­ö­r­­d­e­n­ ­ç­e­v­r­e­c­i­l­e­r­i­ ­k­ı­z­d­ı­r­a­c­a­k­ ­s­ö­z­l­e­r­:­ ­M­a­d­e­n­ ­a­ç­ı­l­m­a­s­ı­n­ ­d­i­y­e­n­ ­z­ı­r­ ­c­a­h­i­l­d­i­r­

P­r­o­f­.­ ­D­r­.­ ­Ş­e­n­g­ö­r­­d­e­n­ ­ç­e­v­r­e­c­i­l­e­r­i­ ­k­ı­z­d­ı­r­a­c­a­k­ ­s­ö­z­l­e­r­:­ ­M­a­d­e­n­ ­a­ç­ı­l­m­a­s­ı­n­ ­d­i­y­e­n­ ­z­ı­r­ ­c­a­h­i­l­d­i­r­

İstanbul Teknik Üniversitesi'nde "4 Aralık Dünya Madenciler Günü" kapsamında panel düzenlendi. Panelde konuşan ve doğanın tahrip edilmediğini yüzünün değiştirildiğini söyleyen Prof. Dr. Celal Şengör, "Maden açılmasın diyen sivri akıllıları rahatsız eden nedir, bir kere bunu tespit edeceğiz. Bunu tespit ettikten sonra yüzde 99.9 bakacaksınız, rahatsız olanlar zır cahildir." şeklinde konuştu.

İstanbul Teknik Üniversitesi Ayazağa Kampüsünde "Doğaya Dönüş" temasıyla "4 Aralık Dünya Madenciler Günü" kapsamında panel düzenlendi.

Panelde, İTÜ Maden Fakültesi’nin emekli akademisyenlerinden Prof. Dr. Celal Şengör, Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İlhami Kiziroğlu ve Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Güven Önal, panelist olarak yer aldı.

Panelde konuşan Prof. Dr. Celal Şengör, "Madencilik son derece önemli bir şey, madencilik ikide bir de, panelde de duyduk, madencilik doğayı tahrip etmez." ifadelerini kullandı.

Doğanın tahrip edilmediğini yüzünün değiştirildiğini söyleyen Prof. Dr. Celal Şengör, Bu yüz senin, bunun, onun hoşuna gitmeyebilir. Bir kere niye hoşuna gitmiyor bunu öğrenmemiz lazım. Maden açılmasın diyen sivri akıllıları rahatsız eden nedir, bir kere bunu tespit edeceğiz. Bunu tespit ettikten sonra yüzde 99.9 bakacaksınız, rahatsız olanlar zır cahildir." şeklinde konuştu.

"Madencilik doğayı tahrip eder" diyen adamı kovacaksın diyen Şengör, "Gazetecilere bu çevreciler zır cahil grubu, kovun bunları diyorum. Biz bunu yapamayız biz gazeteciyiz diyorlar. Çevrecilerin haklı oldukları pek çok yer var ama çevreci nasıl çevreci ona bakacaksınız. Ben çevreciyim ben avukatım, ben çevreciyim ben işletmeciyim, defol git diyeceksin." ifadelerini kullandı.

Maden hakkında kötü yayınlar olduğunu belirten Prof. Dr. Güven Önal, "İnanın ki bunların hepsi Türkiye’nin daha güçlü olmasını istemeyen çevrelerce yapılan yayınlardır. Bunları da böyle kabul edin." dedi.

Maden yatırımında en uygun yeri seçme şansı olmadığını belirten Önal, "Maden neredeyse orada işlemek zorundasınız. Bazen madenler, ormanlık alanda oluyor, bazen dağın tepesinde, bazen merada oluyor. Yerini değiştirme şansımız yok, o zaman şu ortaya çıkıyor, madeni işletmeyecek miyiz? Tabi ki işleteceğiz çünkü bugün Türkiye'nin 2022 yılında Türkiye’de olup da ithal ettiği, madenlerin değeri 98 milyar dolar. Madenlerimizi işletirsek, üretirsek, o ithalatı yapmayacağız. Türk halkının refahı artacak." şeklinde konuştu.

Kaz Dağı'nda yapılan madenciliğin milli parkın 40-50 kilometre dışında olduğunu belirten Prof. Dr. Güven Önal, "Milli parklarda, su havzalarında, askeri bölgelerde, antik kent, sit alanlarında madencilik yapılmaz, ruhsat da verilmez." dedi.

Maden alanlarının rehabilitasyonu hakkında konuşan Prof. Dr. Mustafa Kumral, "Eski maden sahaları nasıl dönüşecek? Oraların yer altı yapısının, madenlerin nasıl üretildiğinin modellenmesi gerekecek. O modelden sonra o bölgenin toprak yapısına göre ya da madenlerden çıkarılmış toprakların yeniden zenginleştirilerek bölgeye yeniden serilmesiyle, bölge eski durumuna gelecek." şeklinde konuştu.

Popular Articles

Latest Articles