M­i­g­r­e­n­i­ ­o­l­a­n­l­a­r­ ­a­r­t­ı­k­ ­r­a­h­a­t­ ­n­e­f­e­s­ ­a­l­a­b­i­l­i­r­!­ ­­M­i­g­r­e­n­ ­d­o­s­t­u­­ ­i­ş­ ­y­e­r­l­e­r­i­ ­i­ç­i­n­ ­ç­a­l­ı­ş­m­a­l­a­r­ ­b­a­ş­l­a­t­ı­l­d­ı­

M­i­g­r­e­n­i­ ­o­l­a­n­l­a­r­ ­a­r­t­ı­k­ ­r­a­h­a­t­ ­n­e­f­e­s­ ­a­l­a­b­i­l­i­r­!­ ­­M­i­g­r­e­n­ ­d­o­s­t­u­­ ­i­ş­ ­y­e­r­l­e­r­i­ ­i­ç­i­n­ ­ç­a­l­ı­ş­m­a­l­a­r­ ­b­a­ş­l­a­t­ı­l­d­ı­

Dünya Baş Ağrısı Cemiyeti ve Avrupa Migren ve Baş Ağrısı Birliği'nin beyaz ve mavi yakalı çalışanların migren ile uyumlu ortamlarda çalışmasını sağlayacak projesi ile ofis, fabrika ve şirketler 'migren dostu' iş yerleri haline getirilecek. İşte, migren hastalarının hayatını kurtaracak nitelikteki o yeniliğin detayları...

Uluslararası LTB Başkanı ve Küresel Migren ve Ağrı Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Derya Uludüz, 5-14 Eylül Migren Farkındalık Haftası" kapsamındaki açıklamasında, 274 tip baş ağrısı türü olduğunu fakat bunlar arasında migrenin ilk sıraya koyulduğunu belirtti.

Uludüz, kişilerin kendilerine, "Ağrım ne kadar şiddetli?", "Ağrıma bulantı eşlik ediyor mu?", "Işık beni rahatsız ediyor mu? gibi sorular sorarak migreni tanımlayabileceklerini söyleyerek, bir ağrının migrenden kaynaklanması için 6 aydan uzun süredir ve ataklar halinde gerçekleşmesi gerektiğini belirtti.

yeni-proje-1-002.jpg

Son 15-20 yıldır migren sıklığında artış olduğunu aktaran Uludüz, hormonel dengesizlikler nedeni ile migrenin kadınlarda erkeklerden 3 kat daha fazla görüldüğünü aktardı.

Uludüz, migrenin son senelerde artmış olmasının hareketsizlik kadar elektronik kullanımın yaygınlaşması, yoğun çalışma temposu, uyku düzensizliği ve kötü beslenmeden de kaynaklandığını belirtti.

Migren vakalarının artış göstermesiyle özellikle ofiste çalışan kişilerin sosyal, ekonomik ve toplumsal yükünün arttığını söyleyen Uludüz, 5 yıl içerisinde Dünya Sağlık Örgütü'nün nörolojik boyutta temel olarak merkezine koyduğu iki hastalıktan birinin migren olduğunu belirtti.

Uludüz, dünyada migren ile alakalı farkındalık çalışmalarının başladığının altını çizerek, şunları aktardı:

"Ülkemizde migrenin farkındalığını nasıl artırabiliriz dediğimizde bir numaralı hedefin çalışan kitle olduğunu fark ettik. Çünkü çalışan kitle daha çok risk altında, beyaz ışığa, bilgisayar ekranına, masa başı oturmaya bağlı hareketsizlik ve yeme-tüketme alışkanlığı nedeniyle hızlı koşturmaktan dolayı daha fazla risk altındalar. LTB ve Avrupa Migren ve Baş Ağrısı Birliği bir çalışma başlattı. 'Migren Dostu İş Yeri' isimli bu projenin amacı, Türkiye'deki beyaz ve mavi yakalılar olmak üzere iş yerinde çalışanların migren farkındalığını artırmak."

Proje kapsamında ziyaret ettikleri ofis, fabrika ve şirketlerde eğitim düzenlediklerini belirten Uludüz, eğitim sonunda iş yerlerinin sertifika alabilmek için kriter listelerine uygun ortam sağlamaları ve bunun devamlı hale gelmesi gerektiğini aktardı.

Uludüz, şirketlerin migren dostu iş yeri sertifikası alabilmek için önce bir farkındalık eğitimi alacaklarını söyleyerek, sonrasında migren hastaları için iş yeri ortamının fiziksel ve ruhsal şartları belirlenip ofislerin kontrollerinin yapıldığını kaydetti.

ct-h-1-ic.jpg

Verilen sertifikaların uluslararası düzeyde olduğunu vurgulayan Uludüz, "Ülkemizin modernleşme ayağında böyle bir farkındalığın uyandırılması çok ciddi bir fark yaratacak. Şu ana kadar yaklaşık 6-7 iş yeriyle bunu tamamladık. Özellikle sağlık sektöründe çalışan kalitesini, çalışanın iş verimliliğini artırmak, huzuru ve potansiyel olarak çalışma verimliliğini maksimum hale getirmek için firmalar bunu çok önemsiyorlar.

Ağrı daha sıklaşmadan tedavisini kontrol etmek mümkün. Sıklaştıkça, kronikleştikçe işimiz hekimler olarak daha zorlaşıyor. Çünkü onu tedavi etmek daha da zor oluyor. Hasta fazlaca ağrı kesici almaya başlıyor. O ağrı kesicilerin kişiye verdiği ciddi zararlar var. Ağrı kesici aldıkça da tedaviye alacağı yanıtta zorlaşıyor. Tedavisi var mı diye sorarsanız, artık migrenle ömür boyu arkadaşsınız. Migreninizi kontrol etmek ve onu durdurabilmek mümkün, yani migrenli olmak bir kader olabilir ama migrenle yaşamak bir kader değildir. Artık bizim hastalar için verebileceğimiz çok fazla ilacımız var. Hastaların da kendileri için yapabilecekleri çok fazla önlem var. İşte aslında bu migren dostu iş yerlerinde o önlemleri öğretip, o önlemleri alıp hayatlarında migrene karşı kendini korurlarsa zaten atağın gelmediğini de görecekler." şeklinde konuştu.

Son zamanlarda migren aşılarının kullanıldığını aktaran Uludüz, tetikleyicinin beyni uyardığı zaman çıkan uyarılara engellediğini ve bu yüzden migren atağını durduğunu söyledi.

Uludüz, bir kişinin migren aşısı olabilmesi için 1 ay içinde 4 defa atak geçirmesi gerektiğinin de altını çizdi.

Popular Articles

Latest Articles