İsrailli yetkililer, Siloam Havuzunda kazı yapılacağını ve "modern tarihte ilk kez" halka açılacağını söyledi. İsrail'in, 'turistik' amaçlarla kazı yapılacağını iddia etmesine karşın, tarihi havuzu bölgedeki Filistinlileri bölgeden çıkarmak için bahane olarak kullanıyor olması, aynı zamanda Kudüs Rum Ortodoks Patrikhanesinin bölgedeki Yahudi yayılmacılığı aleyhine verdiği tepkileri yumuşatmayı amaçlıyor olması muhtemel.
SELMAN CÖMERT
Hıristiyanlar için büyük önemi olan havuzun bulunduğu Silvan semtinde, yıllardır süren İsrail'in yürüttüğü baskınlar, gözaltılar ve tutuklamalar, hükümet hangi ideolojiye yakın olursa olsun, İsrail devlet politikasının bölgeyi Yahudileştirme çabası içinde olduğunu ortaya koyuyor.
Reuters'in 20 Ekim 2014 tarihli bir haberinde, İsrail'in Yahudi yerleşimcileri yerleştirebilmek için bölgedeki konutları fahiş fiyatlarla Arap aracılar kanalıyla aldığı, Filistin bölgesindeki Yahudi yayılmacılığının 'sessizce' ilerlediği ifadeleri yer aldı.
25 Ekim 2021 tarihli bir El-Cezire haberinde ise, İsrail kontrolündeki Kudüs belediyesinin, Yahudi yerleşimcilere yer açmak için şehrin işgal altındaki doğu kesimini Yahudileştirme politikasını sürdürürken, Silvan'da "uluslararası hukuka aykırı olarak, gündüzleri evlerin yıkıldığı ve bölge sakinlerinin yerinden edildiği" bildirilmişti.
Kudüs Rum Ortodoks Patrikhanesi, 2022'nin son günlerinde radikal bir Yahudi grubun eski Kudüs kentinin güneyindeki Silvan'a yaptığı saldırıyı kınamıştı. Yapılan açıklamada, "Bu radikal grubun, toprağa girmelerine veya işgal etmelerine izin verme konusunda kendi lehlerine hiçbir hakları veya yargısal destekleri yoktur. Patrikhane, baskının silahlı İsrail polisi ve sınır muhafızlarının koruması altında gerçekleştirilmesini de kınamaktadır" ifadeleri yer aldı.
'Kızıl toprak' olarak bilinen bu toprak parçasının geçen yüzyılın başından beri Kudüs Rum Ortodoks Patrikhanesi tarafından Arap Sumrin ailesine kiralandığını doğrulayan Patrikhane, Sumrin ailesinin bugüne kadar bu araziyi ekip biçmeye devam ettiğini hatırlatarak "bu izinsiz giriş, Patrikhane'nin Kudüs'teki mülklerine açık bir tecavüzdür" dedi.
İsrail Eski Eserler Kurumu, İsrail Ulusal Parklar Kurumu ve David Şehri Vakfı tarafından yapılan açıklamada, önümüzdeki aylarda yapılacak bir kazının antik havuzu tamamen ortaya çıkararak ziyaretçilerin burayı görmelerine 'olanak sağlayacağını' söyledi. Açıklamada, Kudüs'ün İncil arkeolojisi çalışmaları için önemli bir bölge olan David Şehri'nin güney kesiminde yer alan Siloam Havuzu'nun ilk olarak yaklaşık 2 bin 700 yıl önce inşa edildiği belirtildi. İsrailli yetkililere göre havuz, tarihte birçok geliştirme ve yeniden inşa aşamasından geçti.
Bölgeyi Yahudileştirmek için yıllardır uğraşan İsrail'in, Silvan'da 'turistik' amaçlarla kazı yapılacağını iddia etmesine karşın, tarihi havuzu bölgedeki Filistinlileri bölgeden çıkarmak için bahane olarak kullanacak olması, aynı zamanda Kudüs Rum Ortodoks Patrikhanesinin bölgedeki Yahudi yayılmacılığı aleyhine verdiği tepkileri yumuşatmayı amaçlıyor olması muhtemel görülüyor.
Yaklaşık iki bin yıldır dini açıdan önemi olan Siloam Havuzu, MS 70'te Birinci Yahudi-Roma Savaşı'ndan sonra yıkılarak üzeri kapatıldı. Havuz başlangıçta Kudüs'ün eski su sisteminin bir parçası olarak işlev gördü, daha sonra eski Yahudiler için dini öneme sahip bir yer haline geldi. Hacılar burayı "kutsal Tapınağı" ziyaret etmeden önce kendilerini temizlemek için "mikve" yani dini ritüele göre banyo olarak kullandılar.
Daha sonra Hıristiyanlar için de dini bir anlam kazandı. Dört Yeni Ahit anlatısının dördüncüsü olan Yuhanna İncili'ne göre, Hz. İsa iyileşmesi için kör bir adama Siloam Havuzunda yıkanmasını söyledi ve adamın gözleri açıldı.
Siloam Havuzu, milattan sonra 70 civarında Romalılar tarafından yıkıldı ve üzeri kapatıldı ve ancak yıllar sonra, 2004'te yeniden keşfedildi. Bir kanalizasyon borusu için altyapı çalışması yürüten bir su şirketi, şans eseri havuza giden basamakları keşfetti.