M­o­l­o­z­l­a­r­ı­n­ ­a­l­t­ı­n­d­a­n­ ­i­h­m­a­l­l­e­r­ ­f­ı­ş­k­ı­r­ı­y­o­r­

M­o­l­o­z­l­a­r­ı­n­ ­a­l­t­ı­n­d­a­n­ ­i­h­m­a­l­l­e­r­ ­f­ı­ş­k­ı­r­ı­y­o­r­

Kahramanmaraş’ta, 6 Şubat’taki depremde 16 kişinin hayatını kaybettiği Sütçü İmam 2 Apartmanı’nın yıkılmasına ilişkin 2 sanık hakkında 22 yıl altışar aya kadar hapis istemiyle dava açıldı. Dava dosyasındaki bilirkişi raporunda, inşaatın usulüne uygun yapılmadığı ve zeminin dayanıksız olduğu belirtildi.

Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’taki depremlerde Sütçü İmam 2 Apartmanı yıkılmış, 16 kişi hayatını kaybetmişti. Binanın müteahhidi Y.D. ile statik proje müellifi ve fenni mesulü M.B. hakkında, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 22 yıl altışar aya kadar hapis talebiyle hazırlanan iddianame, 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

Enkazdaki bilirkişi incelemesine ait raporlar, karot ve demir numune analizleri ile tutanaklarının yer aldığı iddianamede, yıkılan 6 katlı Sütçü İmam 2 Apartmanı’nda 16 kişinin yaşamını yitirdiği hatırlatıldı. Depremin ardından ölüm ve yaralanmaların meydana geldiği binanın durumunun tespiti için Cumhuriyet Başsavcılığınca görevlendirilen bilirkişi heyetince inceleme yapıldığı, binanın kolon ve kirişlerinden karot ile demir örneklerinin alınarak muhafaza edildiği aktarılan iddianamede, inşaat ve jeoloji mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetince hazırlanan raporların Karadeniz Teknik Üniversitesi öğretim görevlilerinden oluşan 7 kişilik heyete tevdi edildiği belirtildi.

Apartmanla ilgili kamu kurum ve kuruluşları dahil olmak üzere elde edilen tüm delillerin dosya kapsamında bulunan bilirkişi raporları ile KTÜ öğretim üyelerinden oluşan heyete teslim edildiği belirtilen iddianamede, “Analizler sonucunda tekil temellerin kesit açısından yeterli, zemin ve emniyet gerilmesi ve donatı alanı açısından çoğunlukla yetersiz olduğu belirlenmiştir. Bağ kirişlerinin kesit ve donatı alanı açısından yeterli olduğu belirlenmiştir. Analizler sonucunda kolonların bazılarının kesit açısından yeterli, donatı alanı açısından yetersiz olduğu belirlenmiştir. Analizler sonucunda kirişlerin kesit alanı açısından yeterli, donatı alanı açısından yetersiz olduğu belirlenmiştir. Analizler sonucunda döşemelerin kesit ve donatı alanı açısından yeterli olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak soruşturma dosyası üzerinden yapılan incelemede elde edilen bulgular neticesinde soruşturma konusu binada projelendirme, yapım ve iş bitimi aşamalarında mevzuat hükümlerine yeterince uyulmadığı görülmüştür” ifadeleri yer aldı.

Bilirkişi raporunda asli kusur atfedilen M.B. ile Y.D’nin savunmalarında, üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediği vurgulanan iddianamede, “Bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde soruşturma kapsamında elde edilen deliller ışığında şüphelilerin binanın yıkılmasında ihmal ve kusurlarının bulunduğunun değerlendirildiği, şüphelilerin mesleklerinin ve kanunun yüklediği sorumlulukları yerine getirmemiş olmaları sebebiyle soruşturma konusu yapının yıkılmasında kusurlarının bulunduğu tespit edilmiştir. Şüphelilerin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak öngörmeleri gereken neticenin gerçekleşmesinden dolayı bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçunu işledikleri yönünde haklarında kamu davası açmaya yeter şüpheye ulaşılmıştır” denildi.

Hatay’da da sahibi olduğu 4 katlı binanın depremde yıkılması sonucu anne ve 3 çocuğunun ölümüne neden olduğu gerekçesiyle tutuklanan kişi hakkında hapis talebiyle hazırlanan iddianamede, yapının mühendislik hizmeti alınmadan inşa edildiği öğrenilmişti. Bina sahibi tutuklu Hüsni B. hakkında, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapis talep edilen iddianame, Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.

Popular Articles

Latest Articles