İklim krizi ile birlikte tüm topa adeta yeni bir evreye geçerken bazı değişimler tehlikeli sonuçları doğurabiliyor. Son dönemde artan sıcaklıklardan dolayı deniz suları hızla ısınmakta. Marmara Denizi ile ilgili paylaşılan son veriler ise tüm Türkiye'yi korkuttu. Prof. Dr. Mustafa Sarı 'Fokur Fokur kaynıyor' diyerek uyardı. Endişe ile takip ediyoruz! İşte detaylar haberimizde...
Marmara Denizi son dönemde artan sıcaklıklardan dolayı aşırı ısınma tehlikesiyle karşı karşıya. Bu ısınma hem çevresel hem de deniz canlılarına büyük zarar verebilmekte. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, 'Dikkatle izliyoruz' diyerek uyardı. Marmara Denizi'nden korkunç görüntüler. Büyük felakete hazır olun.
Marmara Denizi'nin artan sıcaklığı, uzmanlara göre tehlikeli boyutlarda. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi'nde deniz suyu sıcaklığının hâlâ 20 santigrat derece olduğunu ve bu sıcaklığın tehlikeli olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Sarı ayrıca bu yüksek sıcaklığın müsilaj oluşumunu tetikleme riski taşıdığını belirtti ve "Dikkatle izlemeye devam ediyoruz" dedi.
Marmara Denizi, sık sık müsilaj ve kirlilik sorunlarıyla gündeme gelirken bu sefer sıcaklık sorunuyla karşı karşıya. Prof. Dr. Mustafa Sarı, deniz suyu sıcaklığının hâlâ 20 santigrat derece olduğunu ve bu sıcaklığın tehlikeli olduğunu vurguladı. Aynı zamanda deniz tabanında da yüksek sıcaklıkların olduğunu belirten Prof. Dr. Sarı, "Bu yazı çok kurak geçirdik. Bütün dünyada deniz suyu sıcaklıkları rekor seviyelere ulaştı. Buna bağlı olarak ne yazık ki ülkemizin de içinde yer aldığı dünyanın birçok yerinde sonbahar oldukça kurak geçiyor, yağışlar az. Şu anda Marmara Denizi'nde deniz suyu sıcaklığı, yüzeyde 20 santigrat derece; bu çok yüksek. Dün yaptığım dalışta yüzeyde başlayan 20 santigrat derece sıcaklığın neredeyse 20 metreye kadar hiç değişmeden, aynı şekilde devam ettiğini gördüm" dedi.
Yüksek sıcaklık seviyesinin müsilaj oluşumunu tetikleyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Sarı, şu anda Karadeniz'den Marmara Denizi'ne akan su miktarının minimum düzeyde olduğunu belirtti. Denizdeki besin üretiminin azaldığını belirten Sarı, "Marmara Denizi'nde normalde iki, üç metreden görebildiğiniz deniz tabanını şimdi 7-8 metreye kadar ancak görebilir hale geldiniz. Bu aslında kurak bir yazın ardından beklediğimiz bir durumdu. Eğer yağışlar aniden artarsa, bu yağışların denize taşıdığı besin üretimini yakından takip etmemiz gerekiyor. Çünkü Marmara Denizi 2021 yılında müsilaj felaketine sahne oldu. Bu acı deneyimleri yaşadık. Müsilaj zaten sonbaharda başlayıp ilkbaharda yüzeye çıkan bir ekolojik felakettir. Bu nedenle durumu yakından izlemeye devam ediyoruz" dedi.
Marmara Denizi'nde balıkçılığın yoğunlaştığına da dikkat çeken Prof. Dr. Sarı, "Marmara Denizi'nde şu anda balıkçılık özellikle hamsi avına odaklanmış durumda. Son iki haftadır az miktarda lüfer yakalanıyor. Ancak neredeyse bütün büyük tekneler Marmara Denizi'nde yoğun bir şekilde avlanıyor. Eğer bu kadar çok tekne Marmara Denizi'nde bu yoğunlukta avlanmaya devam ederse, bunun acı sonuçlarını yakın gelecekte yaşayabileceğimizi unutmamalıyız" dedi.