Bilim insanları, Katolik Kilisesinin talebi üzerine 19. yüzyılda hayatını kaybeden Fransız bir misyonerin kalbini inceledi. Kalp rahatsızlığı olduğu sanılan Hıristiyan misyonerin, kalbinde hastalık olduğuna dair herhangi bir kanıt bulunamadı. Araştırma sonucunu "mucize" olarak niteleyen Katolikler, hayatının büyük bir bölümünde kalp sağlığında sorunlar yaşayan misyoner kadının, Papa 16. Gregorius'u ziyaretinden sonra iyileştiğine inanıyor.
Katolik Kilisesi, bir bilim insanı ekibinden ve Paris'teki Quai Branly müzesinden,1862'de ölen Fransa'nın Lyon kentinden bir misyoner olan Pauline Jaricot'un ölüm koşullarını süreç boyunca daha iyi anlamak için kalbini incelemelerini istedi.
Geçen hafta International Journal of Molecular Sciences'da yayınlanan bir araştırmada, "din ve mucizeler her zaman bir gizem perdesiyle örtüldüğünden, birçok kişi kutsal olarak sunulan kalıntıların gerçekliğini inceledi ve bu gerçeklik hala sorgulanıyor" ifadeleri yer aldı.
Katolikler, hayatının büyük bir bölümünde kalp sağlığı kötü durumda olan misyonerin, 1837'de Papa XVI. Gregorius'u ziyaretinden sonra "mucizevi bir şekilde" iyileştiğine inanıyor. Misyoner Jaricot'un Papalığın teşebbüsleriyle kalbinin incelenmesi, Vatikan'ın onu azize ilan etme çabalarının bir parçası olarak sayılıyor.
Kalbin önceden mumyalanmış olduğuna dair herhangi bir iz bulamadıklarını belirten araştırmacılar, Jaricot'un kalbinin gizemini makroskopik ve spektrometri testleri aracılığıyla ele aldı. Bu testler sonucunda Jaricot'un "ölümünün kalp kaynaklı olduğuna dair herhangi bir kanıt" bulamadı.
Business Insider'da yer alan habere göre bilim insanları, "Roma Katolik Kilisesi tarafından bir mucize olarak kabul edilebilecek, insan eliyle yapılmayan doğal ve kendiliğinden korumaya aykırı hiçbir kanıt bulunamadı" dedi.