Sivas Divriği’de yıllar önce canlı hayatıyla resmen Küçük bir Paris olarak kabul edilen bu yer, şimdilerde kuş uçmaz kervan geçmez bir yere dönüştü. Öyle ki bu yere zamanında sanatçılar bile akın akın gidiyordu…
Sivas Divriği’ye 15 kilometrelik mesafede bulunan Cürek Köyü’nün yakınındaki Cürek şehri, yalnızlığa terk edilmiş haliyle dikkat çekiyor. Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde maden işletmesi tarafından çalışanlar için yapılan tesis, Anadolu’nun modern kasabası olarak hizmet veriyordu. Tek katlı lojmanları, okulu, hastanesi, döküm atölyeleri, sosyal tesisleri, fırını, marketi, yüzme havuzu, tenis kortu, basket ve futbol sahası, sineması ile tasarlanan Cürek, maden işletmesinin özelleştirilmesi ve iş imkanlarının kısıtlanması sonrasında git gide boşaldı. Öyle ki köy artık sessizliğine gömülmüş durumda.
Harabeye döne Cürek şuan ki haliyle 1986 yılında yaşanan nükleer kaza sonrasında sessiz şehre dönen Çernobil’i anımsatıyor. Kasabanın o zamanlar tam bir yaşam merkezi olduğunu söyleyen köy muhtarı İhsan Aydoğan, “Şu anda eski demir çelik Cürek Sosyal sitesindeyiz. Burada olmayan yoktu. İlkokulu, ortaokulu, camisi, idari binası, sinema salonu, hastanesi ve postanesiyle mükemmel bir yerdi.
Şu anda atıl bir durumda. Özelleştirildi, özelleştirildikten sonra alan firma burasıyla ilgilenmedi. Geçmişte yaklaşık 2 bin kişi yaşıyordu. "Kimisi emekli oldu, yaşam şartları ve maden de olmayınca kimisi terk etti. İş olmayacağını düşünerek gurbete gittiler. Buranın bakıcıları vardı. Yaşam merkeziydi burası." dedi.
Aydoğan, şimdilerde ıssız ve terkedilmiş durumda olan köyün 2003 yılından sonra bul hale geldiğini belirtti.
İlçe sakinlerinden Garip Ördek ise bölgeyle ilgili “Geçmişte herkesin gözdesi olan bir yerdi. Cürek deyince her şey vardı. Sanatçılar bile buraya geliyormuş. Güzel yemeklerin yapıldığı, güzel bir mekanmış. Öyle söylüyorlardı. O dönemin son zamanlarına yetiştik. Küçük Paris olarak adlandırıyorlardı. Şu an ıssız ama havası çok güzel bir yer" bilgilerini verdi.