A­p­a­r­t­h­e­i­d­ ­i­s­y­a­n­ı­

A­p­a­r­t­h­e­i­d­ ­i­s­y­a­n­ı­

Gazze’deki vahşete karşı Batı’nın desteği, İslam dünyasının ‘eylemsizliği’ sürerken en sert tavır Güney Afrika’dan geldi. Irksal ayrımcılığı yarım asır boyunca yaşayıp bu utancı hâlâ hisseden Cape Town hükümeti, İsrail Büyükelçiliği’nin kapatılmasını içeren önergeyi destekleyeceğini açıkladı. İktidar partisi insanlığın vicdanına seslendi: Soykırıma varan eylemlere seyirci kalamayız.

İsrail’in kanlı saldırılarında can kaybı 11 bini aştı. Dünya, 1.5 ayı geride bırakan katliamı durduracak etkili adım atamadı, İslam dünyasının bildirilerle yetinmesi tepki çekti. Gazze’den her gün bebeklerin ölümüne ilişkin yürek yakan görüntüler yansırken Güney Afrika dikkat çeken adım attı. Ülkenin parlamentosuna İsrail elçiliğinin kapatılmasına dönük teklif verildi. İktidar partisi ANC ise önergeyi destekleyeceklerini açıkladı.

ANC ‘Soykırıma varan eylemlere seyirci kalamayız’ açıklaması yaptı. İktidar partisi, Devlet Başkanı’nın ‘Uluslararası Ceza Mahkemesi savaş suçu soruşturması açsın’ çağrısına da tam destek verdi. İnsanlık suçuna karşı sert tavır, Güney Afrika’nın yarım asra yakın maruz kaldığı ‘apartheid’ rejimini akıllara getirdi. Irksal ayrımcılığın resmi ideoloji olarak desteklendiği utanç döneminin Filistin hassasiyetine zemin oluşturduğu belirtildi.

Apatheid, Güney Afrika’da 1948 ila 1994 yılları arasında resmi devlet politikası olarak uygulandı. Irksal ayrımcılığın savunulduğu bu süreçte Avrupa kökenli beyazların diğer ırklardan üstün olduğu tezi savunuldu. Bu ideolojiyle zulümlere zemin oluşturuldu.

1811krt01a-tum.jpg

İsrail ordusu, 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne ölüm yağdırmayı sürdürüyor. Gazze’ye destek veren ülkeler arasında olan ve 1948-1994 yıllarında tarihin gördüğü en geniş çaplı ırkçılık uygulamalarından birine sahne olan Güney Afrika’ dan İsrail karşıtı yeni bir adım geldi. Irksal ayrımcılığı yarım asır boyunca yaşayıp bu utancı hâlâ hisseden Cape Town hükümeti, İsrail Büyükelçiliği’nin kapatılmasını içeren önergeyi destekleyeceğini açıkladı. İktidardaki Afrika Ulusal Kongresi (ANC) partisi, ülkedeki İsrail büyükelçiliğinin kapatılması yönünde çağrıda bulunan öneriyi destekleyeceğini duyurdu. Sol görüşlü Ekonomik Özgürlük Savaşçıları partisinin bu öneriyi yakın bir zamanda sunması ve Filistin halkıyla dayanışma amacıyla İsrail ile tüm diplomatik ilişkilerin askıya alınması yönünde çağrıda bulunması planlanıyor.

ANC tarafından yapılan açıklamada, partinin, Güney Afrika’daki İsrail büyükelçiliğinin kapatılması ve ateşkese kadar İsrail ile tüm diplomatik ilişkilerin askıya alınması yönünde çağrıda bulunan parlamento önerisini onaylayacağı duyuruldu. İsrail Büyükelçiliği, ANC’nin açıklamalarına ve konuyla ilgili parlamento’da yapılması planlanan tartışmaya ilişkin henüz bir açıklama yapmadı. Başkan Cyril Ramaphosa ve üst düzey Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Hamas’a karşı askeri harekat sırasında İsrail yönetimine yönelik eleştirilerini açıkça dile getirdi ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne olası savaş suçlarını soruşturma çağrısında bulundu. Ramaphosa dün Katar’a yaptığı ziyaret sırasında, Güney Afrika’nın İsrail’in Gazze’deki operasyonuna ‘özellikle hastaneleri hedef aldığı için’ karşı çıktığını belirtmişti. Kasım ayının başlarında Güney Afrika, İsrail’deki diplomatlarını geri çağırmıştı.

Güney Afrika’nın Filistinlilere desteği, ülkenin ilk siyahi devlet başkanı Nelson Mandela dönemine kadar uzanıyor. Mandela, Filistin meselesinde her daim ezilen halkın yanında oldu ve Eski Filistin Başkanı Yaser Arafat’ı desteklemişti. Mandela’nın torunu ANC Milletvekili Mandla Mandela da geçtiğimiz günlerde Cape Town’da düzenlenen Filistin’e destek yürüyüşüne katılmış, İsrail’den ülkeye çağrılan Güney Afrikalı diplomatlarla istişare sürecinin hızlandırılmasını ve İsrail ile diplomatik ilişkilerin tamamen kesilmesi çağrısında bulunmuştu.

Afrika’nın en demokratik ülkelerinden biri olan Güney Afrika Cumhuriyeti, 1948-1994 yıllarında tarihin gördüğü en geniş çaplı ırkçılık uygulamalarından birine sahne olmuştu. İnsanların yasalarca “beyaz”, “siyah”, “renkli” ve “Asyalı” olarak ırksal sınıflandırmaya tabi tutulduğu bu yıllarda, beyazların her alanda mutlak üstünlüğünü temel alan apartheid rejimi, bunu yaşamın her alanında baskı ve şiddetle uygulamıştı.

Popular Articles

Latest Articles