Kanıtlanmış başarılarıyla kendi adından söz ettiren ekonomist Hatice Kolçak, en son tahminlerini halkın bilgisine sundu.
Hatice Kolçak'ın bu bilgilendirmelerine geçmeden önce, piyasalara bir göz atalım. Altın, çoğunlukla ekonomilerin hız kaybettiği dönemlerde, bireylerin tasarruflarını biriktirdiği bir korunak olarak görülür. Özellikle enflasyonun tırmandığı ve TL'nin dolar karşısında hızlıca değer kaybettiği dönemlerde, tasarruf sahiplerinin aklını meşgul eden tek bir mesele vardır.
Bu tarihi zirve fiyatlarından altın alınır mı? Yapılan bir habere göre, günümüzde yüksek fiyatlarla altın almak tamamen yanıltıcı bir hata olmayabilir, hatta muhtemelen doğru bir seçim olabilir.
Baxter, yatırımcıların altını uzun vadeli bir yatırım aracı olarak algıladığını ve güvenli liman niteliğinin, özellikle ekonomik piyasalarda durağanlık ve belirsizlik dönemlerinde ön plana çıktığını belirtirken, altın yatırımı için trenin hala kaçmadığını ifade ediyor. Global Makro Stratejiler uzmanına göre altına yatırım yapmak için hala potansiyel var ve bazı temel konjonktürel durumlar devam ettikçe bu durum değişmeyecek.
Bu durumlardan birincisi, ABD dolarının gücünü kaybediyor olmasıdır. Baxter'a göre genellikle ABD doları ve ons altın fiyatları arasında bir ters korelasyon bulunuyor. Yani, ABD doları değer kaybettikçe, altın fiyatları artıyor. Bu nedenle, 2023'ün ikinci yarısında diğer büyük para birimleri karşısında daha fazla değer kaybetmesi beklenen dolar, altın fiyatlarını destekleyebilir.
Üçüncü durum ise, küresel merkez bankalarının hızla altın alıyor olmasıdır. 2022'de merkez bankalarının yaklaşık 1.136 tonla 1967'den bu yana görülen en yüksek altın talebini karşıladığını belirten Baxter, 2023'ün ilk çeyreğinde bu talebin 228 ton ile devam ettiğine dikkat çekiyor. Merkez bankalarının altın talebinin azalması için gerçekçi bir neden olmadığını da belirten Global Makro Stratejiler Uzmanı, bu talep için birkaç neden olduğunu ifade ediyor.
Merkez bankalarının altın almasının bir başka nedeni ise, dolar, Japon yeni, Euro ve İngiliz sterlini gibi para birimlerinden uzaklaşmayı tercih etmeleridir. Özellikle burada, Çin'in öncülüğünde ve Rusya ile birlikte bir grup oluşturan bir oluşumun, her ülkenin kendi para birimi ile ticaret yapması gerektiğini savunduğunu biliyoruz. Tüm bu gerekçeler göz önüne alındığında, Morgan Stanley, altın yatırımları için hala geç kalınmadığını ifade ediyor. Amerika merkezli yatırım bankasına göre, küresel ekonomilerin evrimleştiği nokta, altın için fırsatlar yaratmaya devam ediyor.
Altın fiyatlarındaki yükseliş, Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırımlarını sürdüreceği beklentisi ile devam ediyor. Spot altın, cuma günü yüzde 0.1'lik bir artışla 1912,75 dolar/ ons seviyesine çıktı. Ancak hafta genelinde yüzde 0.3 oranında bir düşüş gösterdi. ABD'deki altın vadelileri de cuma günü yüzde 0,2'lik bir artışla 1918,60 dolara kadar çıktı. Buna karşılık, ons altının fiyatı, 2022 sonundan bu yana dolar bazında yüzde 6.16 oranında değer kazandı. Gram altın tarafına baktığımızda ise 1096 TL seviyesinden 2022 yılını tamamlayan altının gram fiyatı, bugün itibariyle yüzde 47'lik bir değer artışıyla 1611.76 TL seviyelerine ulaşmış durumda.
Gelecekteki beklentilere baktığımızda, konunun iki boyutu ön plana çıkıyor. Birincisi, global bazda altın fiyatlarına dair beklentiler. İkincisi ise, dolar kurundaki artışın etkisiyle hızla yükselen gram altın tarafı. KCM baş piyasa analisti Tim Waterer, altın için, “ABD istihdam piyasasının hala dirençli ve sıkı olması, Fed’in gösterge faiz oranlarını daha da artıracağını destekliyor. Şu anda her şey faiz oranlarına bağlı ve nihai oranın nerede olacağına dair tahmin oyunları oynanıyor. ABD'deki tahvil getirileri yüksek olduğu için altın, kısa vadede 1900 dolar seviyesinin üzerinde kalmakta zorlanıyor” şeklinde bir değerlendirme yapıyor.
Fed Dallas Başkanı Lorie Logan, Haziran'daki toplantılarında bir faiz artışı olabileceğini belirtmişti. Bu, Fed'in yönetim kurulunda daha fazla faiz artışına ihtiyaç duyan kişilerin olduğu anlamına geliyor. Aynı zamanda, ABD Hazine Bakanı Janet Yellen'ın Pekin ziyareti de piyasada yakından takip ediliyor. Çin, geçtiğimiz günlerde germanyum ve galyum ihracatını sınırlandırmıştı. Waterer konuyla ilgili olarak, “Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki ticaret gerginlikleri artarsa, bu piyasalardaki risk iştahını azaltır. Bu da altına olan güvenli liman talebini artırır” dedi.
Dövizin değer kazanması ve ons altının iyi performansıyla birlikte gram altının yılın ilk yarısında oldukça iyi bir performans gösterdiğini belirten Vadeli İşlem ve Emtia Piyasaları Uzmanı Zafer Ergezen, gram altının bu performansını yılın geri kalanında da sürdürmesini beklemenin oldukça mantıklı olabileceğini söyledi.
Youtube kanalında gram altın fiyatlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hatice Kolçak, gram altında 400 liralık bir artış beklediğini söyledi.
Hatice Kolçak yaptığı açıklamada, "Ons altının ilk hedefi 1935'tir ama nefes alacağı seviyeler 1950'lerdir. Bireysel yatırımcı için bu seviye alım fırsatı yaratıyor. Bu kadar zamların ardından yapmamız gereken en önemli şey, düşüşlerde alım yapmak ve biriktirmektir. Eylül ve Ekim'den sonra yükseliş bekliyorum. Gram altında ise 1800-2000 lira arasında bir beklentim var" dedi.