Geçmişte Anadolu'da kıtlık zamanlarında, hem tok tuttuğu hem de az malzemeyle yapıldığı için sık sık tercih edilen ve 'yokluk ekmeği' olarak bilinen ekmek türü günümüzde de popülaritesini koruyor. İç Anadolu'nun birçok bölgesinde yapılan ekmek, ayrıca coğrafi işaretli lezzetler arasında da yer alıyor. İşte, 1 yıla kadar tazeliğini koruyan 'yokluk ekmeği'...
Eski dönemlerde kıtlık zamanlarında az malzemeyle karın doyurmak ve vücudu dinç tutmak için yapılan yokluk ekmeği, son günlerde yeniden gündeme geldi. Lezzetiyle damakta eşsiz bir tat bırakan ekmek, üstelik coğrafi işaretli lezzetler arasında da yer alıyor.
Vatandaştan yoğun ilgi gören ekmek özel olarak pişiriliyor ve günlük olarak satışa çıkıyor. Ürüne olan talep üretimi etkilerken bazı günler 150'den fazla üretim dahi yapılıyor. Ayrıca ürüne yurt içinden olduğu kadar yurt dışından da oldukça yoğun talep var.
Ankara Şereflikoçhisar'daki taş fırınlarda pişen coğrafi işaretli ekmek, yerel halktan ve bölgeye gelen diğer ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor. Özellikle Orta Anadolu bölgesinde yaygın olan bu ekmek; un, tereyağı, su ve bol tahin karışımından oluşuyor.
İçeriğindeki malzemelerin tok tutucu özelliği bulunan ekmek, buzdolabı ve derin dondurucu gibi alanlarda muhafaza edildiğinde 1 yıl boyunca ilk günkü tazeliğini koruyabiliyor.
Şereflikoçhisar'da yokluk ekmeği üreten nadir fırıncılardan olan Mustafa Özbek, günde yaklaşık 100-150 adet üretim yaptıklarını, tok tutma özelliğinden dolayı özellikle Ramazan ayında üretim sayısının 200-300'e çıktığını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
"Yerel halkın talebinin olduğu gibi ürünü yurt içine ve yurt dışına da gönderiyoruz. Tahinli pide yaklaşık, buzdolabına ya da derin dondurucuya atıldığı sürece bir sene sonra da tüketilebiliyor."
Şereflikoçhisar'ın tescilli ürünlerinden olan bu ekmeğin, diğer bölgelerde yapılandan farklı olduğuna da değinen Özbek, Şereflikoçhisar’da yapılan pide, taş fırında pişmesi, kullanmış olduğumuz yağ, un gibi malzemelerin farklı olması ile ön plana çıkıyor. Birçok yerde yapılıyor, Şereflikoçhisar’daki çok farklıdır. Şekeri çok az miktarda hamuruna ilave ediyoruz. Tahinin içine kesinlikle koymuyoruz” dedi.