Sabahın erken saatinde dimdik ayakta olan yaşlıların bu kadar az uykuyla nasıl yaşadıkları merak konusuydu... Uzmanlar açıkladı! Meğer her 10 yılda bir bu oluyormuş! İşte yaşlılardaki erken uyanmanın sırrı...
Uyku, insan hayatının önemli bir parçasıdır ve yaşla birlikte uyku düzeni de değişiklik gösterebilir. Uzmanlara göre, yetişkinler yaşlandıkça daha erken yatma eğiliminde olurlar ve geceleri daha az uyurlar. Peki, yaşlanma süreci uyku üzerinde nasıl etkiler yapar? İşte ayrıntılar...
Uyku uzmanları, yetişkinlerin gecede en az yedi saat uyumasını ve her akşam aynı saatte yatağa gitmelerini öneriyor. Ancak orta yaşlara doğru ilerledikçe, insanların geceleri uyudukları ortalama süre her 10 yılda 30 dakika azalıyor. Bu, doğal bir yaşlanma süreci gibi görünse de birçok sebebi bulunuyor.
Bu yaşlanma süreci temel olarak beyinle ilgilidir. Beyin, yaşlandıkça daha az tepki vermeye başlar. Işık, sosyal ipuçları, yemek zamanları ve fiziksel aktivite gibi çevresel işaretler, beyin için önemlidir. Gençlerin beyinleri bu ipuçlarını daha iyi algılar ve işlerlerken, yaşlı yetişkinlerde doğal beyin dejenerasyonu nedeniyle bu işaretler beyinde bağlantı kurmaz. Bu, yaşlı insanların daha erken yorulmasına ve dolayısıyla daha erken yatma isteğine yol açar.
Gözler, çevresel sinyallerin alınmasında önemli bir rol oynar ve yaşla birlikte görme değişebilir. Yaşlanma, gözlerin aldığı ışık uyarımının yoğunluğunu azaltabilir. Bu da sirkadiyen saatimizi etkiler. Özellikle kataraktı olan kişilerde bu etki daha fazla hissedilir. Katarakt, gözün içindeki mercekte bulanık lekeler oluşturur ve gün batımının daha erken olduğunu düşündürebilir. Bu, melatonin seviyelerini etkileyebilir ve uyumak isteğini artırabilir.