Yaklaşık 40 milyon insanın yaşamını sürdürebilmesi için hayati öneme sahip olan o nehir, küresel ısınma sebebiyle adeta kurudu. İşte ayrıntılar...
California'daki UCLA Üniversitesi'ndeki araştırmacılar tarafından yapılan çalışma, ABD'nin batı yakasında 7 eyalette toplam 40 milyon kişinin temel içme suyu ve tarımsal sulama için kullandığı Colorado Nehri'nin son 20 yılda tehlikeli bir şekilde azaldığını tespit etti.
2000-2021 yılları arasında, artan sıcaklıklar nedeniyle Colorado Nehri havzasında yaklaşık "10 trilyon galon (yaklaşık 40 trilyon litre) suyun buharlaştığı" belirlendi. Bu miktar, Mead Gölü büyüklüğünde ve bölgedeki su ihtiyacını karşılamak için oluşturulan bir rezervuarın hacmine denk geliyor.
Araştırmacılar, nehir havzasından 32,5 milyon dönümlük alandan su çekildiğini ve bu miktarın nehir suyunun yüzde 10,3'üne karşılık geldiğini açıkladılar.
Araştırma raporu, antropojenik ısınmanın süregelen mega kuraklıkla birleşerek Mead Gölü'nün depolanmasını azalttığını ortaya koydu. Karla kaplı bölgelerde daha hızlı bir kuraklık yaşandığı ve bu durumun su kayıplarını karla kaplı olmayan bölgelere göre iki kat daha hızlı artırdığı ifade edildi.
Araştırmacılar, fosil yakıtların kullanımıyla artan ısının, havzanın daha da kurumasına neden olabileceği uyarısında bulundu.
Colorado Nehri, ABD'nin batı yakasındaki 7 eyaletin ve Meksika'nın kuzeyindeki bazı kentlerin ana su kaynağıdır. Ancak aşırı sıcaklar nedeniyle Mead Gölü'nün doluluk oranı yüzde 32'ye düşmüş durumda.
Nehir suyu, Colorado, Utah, Wyoming ve New Mexico gibi Yukarı Havza eyaletleriyle California, Arizona ve Nevada gibi Aşağı Havza eyaletleri arasında paylaşılmaktadır. Ayrıca Meksika, nehrin kendi topraklarından geçerek okyanusla buluştuğu bölümü için küçük bir pay almaktadır.
Colorado Nehri, bölgedeki 40 milyon insanın ana su kaynağıdır ve yaklaşık yüzde 70'i tarımsal sulama için kullanılır. Aynı zamanda 15 milyar dolarlık tarım endüstrisinin büyük bir kısmının temel ihtiyacını karşılamaktadır.
Gelecekteki kuraklık riskleri, Powell Gölü ve Mead Gölü barajlarından su salımının daha da azaltılacağı ve tarım yapan toplulukların göç etmek zorunda kalabileceği endişelerini beraberinde getirdi.