A­k­ş­e­n­e­r­­d­e­n­ ­E­r­d­o­ğ­a­n­­a­ ­­h­a­k­a­r­e­t­­ ­t­e­p­k­i­s­i­:­ ­E­r­d­o­ğ­a­n­­ı­n­ ­h­i­c­a­p­ ­d­u­y­g­u­l­a­r­ı­ ­g­i­t­m­i­ş­

A­k­ş­e­n­e­r­­d­e­n­ ­E­r­d­o­ğ­a­n­­a­ ­­h­a­k­a­r­e­t­­ ­t­e­p­k­i­s­i­:­ ­E­r­d­o­ğ­a­n­­ı­n­ ­h­i­c­a­p­ ­d­u­y­g­u­l­a­r­ı­ ­g­i­t­m­i­ş­

İYİ Parti lideri Meral Akşener, 43 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği Maraş depreminin ardından alınan aksiyonları eleştirerek Erdoğan'ın kader açıklamasına tepki gösterdi. ''Yukarıdan talimat gelmeyince de hiçbir bürokratın kıpırdamadığı bir sistem'' diyen Akşener, ''Afet kaderdendir ama felaket Beştepe’dendir.'' tepkisinde bulundu. Canlı yayında bazı kamu kurumlarını eleştirenlere hakaret eden Erdoğan'ı ''Erdoğan'ın hicap duyguları gitmiş.'' sözleriyle eleştirdi.

İYİ Parti lideri Meral Akşener, FOX TV'de yayınlanan İlker Karagöz ile Çalar Saat programında açıklamalarda bulundu. Deprem bölgesinde sahadan aldıkları bilgileri yetkililerle paylaştıkları söyleyen Akşener, bazı konuları kendisinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ilettiğini ancak iletişim sorunu nedeniyle yardımların yerine ulaşmadığını belirtti. Akşener, seçim tarihine ilişkin de açıklamalarda bulundu.

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Depremin yıkıntıları üzerinden bir şeyler oluşturulmaya çalışıldı eksiklikleri yanlışları anladık. Bireyler olarak ve siyasetçiler olarak anladık, 99’da. 2002’de bugün bizi yöneten arkadaşlarımız iş başına geldiler. 2017’den sonra bu bürokrasi denilen illet sayın Erdoğan’ın ayağına pranga bağlayan bu illetten de kurtulmak için partili cumhurbaşkanlığı denilen her şeyin bir kişinin kararına bağlı olduğu bir sisteme geçildi.

Çok hızlı yürümesi gereken sistemin berbat bir bürokratik kararsızlık çıkardığını iyi kötü hissediyorduk da ben bu deprem esnasında gördüm karar alamıyor insanlar tüm bu yanlışlarına arka planında birincisi liyakatsizlik beceriksizlik ama bir de bu tek adam sisteminin getirdiği hızlı olması gereken kararların tam tersine alınamadığı.

Yukarıdan talimat gelmeyince de hiçbir bürokratın kıpırdamadığı bir sistem. Evet deprem olması bu topraklarda bir kaderdir ama afetin bir felakete dönüşmesi kader değil o beceriksizliktir. Afet kaderdendir ama felaket Beştepe’dendir. Umarım buradaki acayip beceriksizliklerin ortadan kaldırılması için adımlar atılır.

Afet büyük olup yönetilemeyince felaket büyük olmuş oldu. Dünyanın her bir köşesinden de insanlar yardım edebilmek için ülkelerden insanlar geldi o ülkelerin yöneticilerinin bu milletimize dair ortay koyduğu bir tavrı var teşekkür ediyoruz ama bugün iktidarın bir feraset gösterip, bugün oluşan bu atmosferden Türkiye'nin etrafında yarattığı o düşman çerçeveyi giderebilecek bir fırsat olarak değerlendirip diplomatik bir atak başlatabilir mi bilmiyorum. Yapabilirse süper olur.

Afet bölgesine 7 gün üst üste gittim, her gün bir yerdeydim. Kadınlar benden tuvalet istiyor, tuvalet. Milletimizin bize verdiği görev şu: Seni iktidara getiriyorum bize hizmet edeceksin. Bizim görevimiz seçmenin halkın avukatı olmaktır. Seçmen velinimet olmaktan çıktı son 20 yılda. Şuculuk buculuk yüzünden bölündür. Saçmalıklar üzerinden istismar edilen bir durum var.

AFAD müdürü Validen, Vali Genel merkezden izin alamadan iş yapamadı. Böyle bir şey olamaz dolayısıyla karar veremiyorlar. O ona bakıyor, o ona bakıyor en sonunda Beştepe'ye gidiyor. Behemehal ne olursa olsun çok iyi çalışıp bu ucube sistemi biz sizin oylarınızla değiştirmeliyiz.

Kendileri dağıtamadılar çünkü eleman sayısı yeterli değil. AFAD'ın bilgisi dahilinde biz arama-kurtarma konusunda gönüllülere çağrıda bulunduk, 30 bini aşkın telefon aldık. Listeler yapıp onların içinden AFAD'ın üst düzey yöneticiler bize dedi ki 'Arama-kurtarma deneyimi olsun.' 3 uçak dolusu insanı biz arama-kurtarma çalışmaları için AFAD'ın bilgisi dahilinde gönderdik.

Bir haftada Sayın Erdoğan’ın atacağı imza sayısı 36 binmiş. Yahu bir insana bu mümkün değil. Bu bana verilen bilgi. 36 bin imzayı atamaz kardeşim. Biz deprem sürecinde sahadan aldığımız bilgileri yetkililere ilettik sürekli. Bizim 16 kişimiz sahaya gittiler, ondan sonra ilçe teşkilatlarımızdan ve üyelerimizden bilgi almaya başladı.

Bu bilgileri alıp vay adiler çözemediniz demek yerine ben aldım bunu Hasan Doğan dahil ilgili bakanlıklar dahil bunları ilettik biz, çözülsün diye. Mesela tüp meselesi bizim sahadan aldığımız bilgidir. O yıkıntının altında soğuktan donarak ölmek diye bildiğim bir durumu hipodermi diye açıkladı bir arkadaşımız bunları ilettik hatta bu kısmını bizzat Sayın Erdoğan’a ben ilettim.

Hemen talimat vereceğim dedi ve verdi ama iletme konusunda problem oldu. Yardımların yerine ulaşamadığını fark ettik. AFAD müdürü arandı. AFAD müdürü validen, vali genel merkezden şey yapmadan izin veremedi. Bunlar için her seferinde saraydan bir kişi arandı. Nereye konuşuyor o Fuat Oktay.

İstanbul yıkıldığında ne olacak? Yollar çok önemli. Toplanma mekanları yok, bitti. Bunun hesabını kim verecek yok? Allah'ın bir kulu istifa etmedi.

Sayın Erdoğan'ın yerinde olsaydım CHP'li, AK Partili ve MHP'li belediye başkanlarını bir araya getirirdim. Bu deprem siyasetin her şeyini resetledi, her şey yeniden başlıyor. Hiç birimiz 5 Şubat'ta yaşadığımız gibi 6 Şubat'ta kalkmadık. Göreceksiniz sonuçlarını. Böyle bir şey olabilir mi? Cumhur İttifakı aşağı, Cumhur İttifakı yukarı.

Sayın Erdoğan'ın bilmesi gereken bir kelime vardır. Hicap. Erdoğan'ın hicap duyguları gitmiş. Tek başına bir kişisin, partili cumhurbaşkanısın. Sen böyle bağırdığında 'Be ahlaksız, be namussuz' dediğinde senin gözünün içine bakan o silsile aşağıda ne yapmaz?

Doğan şehir eksi 20'ydi o gece, çadır vardı ısıtıcı yoktu. Biz oradaki eksiği görüp kapattıysak iktidardaki muhteremler de görüp bir şeyler yapmalı.

Kadınlara sürtük denildi bu ülkede, vatandaşa terörist dendi bu ülkede. Empatinin E'sinden haberi yok bunların. Bu siyaset gözünden değil insani gözden söylüyorum.

18 Haziran’da bu seçim kesinlikle olacaktır olmalıdır. Şimdi aldığımız bilgilere göre 14 Mayıs’ta Sayın Erdoğan’ın bu seçimi yapacağı yönünde. Bu kadarın 10 Mart’ta alınması gerekiyor. Biz eğer 6 Nisan öncesinde bir seçim kararı alınırsa ona Meclis'te onay vereceğimizi söylemiştik.

Çünkü bir kanun çıkmıştı eski seçim yasasına yürüsün diye bu 14 mayıs bunun karşılığı değil, dolayısıyla Meclis'te biz buna onay vermeyeceğimizi ilan etmiştik aynı yerde duruyoruz. Şimdi yetiştirip yetiştirilemeyeceği benim tamamen mantığım çerçevesinde gerçekler üzerinden bir tarifimde 14 Mayıs'ta yetiştireceğiz deniyorsa yetiştirilir orada bir sorun yok ama bu kararı Erdoğan almak zorunda.

Niçin buna rağmen hızlı bir şekilde yapılacağını siyasi olarak soruyorsanız, benim gezip gördüğüm bu çalışmalar neticesinde ortaya çıkan gerçeklik şu, Sayın Erdoğan bu işin becerilemediğini anladı, uzadığı takdirde daha büyük beceriksizliklerle karşılaşılabileceğini herhalde anladı, ciddi bir para topladı dolayısıyla bazı şeyleri daha hızlı bir şekilde yaparmış gibi bir dili geliştirmek daha kolay. Geleceğe dair söyleyecek bir şey kalmadığı için en uygun zaman gibi görünüyor."

Popular Articles

Latest Articles