G­Ü­N­G­İ­A­D­ ­B­a­ş­k­a­n­ı­ ­H­a­k­a­n­ ­A­k­b­a­l­­d­a­n­ ­e­y­a­l­e­t­ ­s­i­s­t­e­m­i­ ­ö­n­e­r­i­s­i­

G­Ü­N­G­İ­A­D­ ­B­a­ş­k­a­n­ı­ ­H­a­k­a­n­ ­A­k­b­a­l­­d­a­n­ ­e­y­a­l­e­t­ ­s­i­s­t­e­m­i­ ­ö­n­e­r­i­s­i­

Güneydoğu Genç İşadamları Derneği (GÜNGİAD) Başkanı Hakan Akbal, çözüm süreci çerçevesinde Osmanlı modeli eyalet sisteminin Diyarbakır’da uygulanabileceğini söyledi.

vergi.jpg

Özerklik konusunda modelin uzakta aranmaması gerektiğini, Osmanlı'nın 500 yıl uyguladığı sistemin referans alınabileceğini belirten Güneydoğu Genç İşadamları Derneği (GÜNGİAD) Başkanı Hakan Akbal şunları söyledi: "Yönetsel modeller ithal etmek yerine bu topraklarda yaklaşık 500 yıl önce başarıyla uygulanmış ve batının kendi sistemlerini inşa ederken ilham aldığı Osmanlı eyalet sistemini bugün yeniden canlandırabiliriz. Osmanlı'da 1500'lü yılların başında uygulanmaya başlayan eyalet sistemi ile modern bir yerinden yönetim sistemi geliştirilmiştir."

Osmanlı Devleti, çeşitli yönetim bölümlerine ayrılmıştır. Bu yönetim bölümleri devlet teşkilatının bir parçasıdır. Devletin topraklarının büyümesi ile kurulan eyalet sistemi, 1864 yılında Sultan Abdülaziz zamanında yerini vilayet sistemine bırakmıştır.

Osmanlı Devleti ilk zamanlarda sancak denilen yönetim birimlerine ayrılmıştır. Sancaklar, sancak beyleri tarafından yönetilmiş, bazı sancakları ise okuma çağındaki şehzadeler yönetmiştir. I. Murad zamanında eyalet sistemine geçilmiştir. Eyalet veya beylerbeyliği denilen bu yönetim birimleri sancakların birleşiminden oluşmuştur. Yöneticileri beylerbeyi denilen kişilerdir. Balkan Yarımadası'ndaki fetihler devam ederken ele geçirilen toprakların idaresi için 1362 yılında merkezi Edirne olmak üzere I. Murad'ın emri ile ilk eyalet olan Rumeli Eyaleti kurulmuştur. Rumeli Eyaleti'nin ilk beylerbeyi de Lala Şahin Paşa'dır. Yıldırım Bayezid, 1393 yılında Rumeli'ye geçerken Timurtaş Paşa'yı Anadolu Beylerbeyi olarak Ankara'da bırakması ile Anadolu Eyaleti kurulmuştur. 1413 tarihinde Rum Eyaleti kurulmuştur. Ardından birçok eyalet kurulmuştur. 1590 yılından sonra beylerbeylik kelimesi yerine eş anlamlısı olan eyalet kelimesi kullanılmıştır.

Eyaletler kendi aralarında sâlyâneli (yıllıklı) ve sâlyânesiz (yıllıksız) olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Sâlyânesiz eyaletlerin ürünleri has, zeamet ve tımar olarak ayrılmıştı. Öşür ve resimleri, havas-ı hümayun ismiyle, hazineye, beylerbeyi ve sancakbeyi haslarına ve bir de zeamet ile tımara ait olmak üzere bölünmüştü. Sâlyâneli eyaletler has, zeamet ve tımara ayrılmayarak doğrudan doğruya devlet hazinesi tarafından mıntıkalar halinde her sene iltizama verilirdi. Bu eyaletlerin senelik hasılatından bir kısmı beylerbeyi, sancakbeyi, asker vs. maaşları için dağıtıldıktan sonra önceden belirlenmiş bir miktarı (sâlyâneyi) devlet hazinesine yollanırdı. Sâlyâneli eyaletler daha çok merkezden uzak Arap Müslümanların çoğunlukta oldukları eyaletlerdi. Bu tip eyaletlerde hükümet yeniçeri garnizonları bulundurur ve merkezden beylerbeyi, defterdar ve kadıları tayin ederdi

vergi.jpg

Popular Articles

Latest Articles