Simon Kjaer, Fenerbahçe Kulübü'nün şartlarından ve İstanbul'dan çok etkilendiğini söyledi.
Fenerbahçe'nin yeni transferi Simon Kjaer, FB TV'ye önemli açıklamalarda bulundu.
Fenerbahçe için İstanbul'a gelip şehri, stadı, antrenman tesislerini gördüğümde taraftarlarla karşılaştığımda tüm bunların hepsinden çok etkilendim. Her şey o kadar pozitif gelişti ki kısa sürede bu transferle ilgili hiçbir tereddütüm kalmadı. Her şey çok net ve pozitif olduğu içinde biz de buradayız.
Kariyerimde İtalya, Fransa ve Almanya gibi farklı farklı liglerde, farklı şehirlerde ve kültürlerde oynamak elbette bana çok katkı sağladı. Buraya da bu tecrübelerimle geliyorum. Daha ileri gitmek, daha da üst seviyede oynamak için bu tecrübelerim bana faydalı olacak.
Yeni takım arkadaşım ve aynı bölgede görev yapacağım Bruno Alves'le milli takımlarda da karşılıklı birçok kez oynadık, ne kadar kaliteli ve deneyimli bir oyuncu olduğunu çok iyi biliyorum. Tüm takım arkadaşlarımla bir arada olmak için sabırsızlanıyorum.
Teknik direktörümüz Vitor Pereira ile telefonda konuştuk. Aramızda çok olumlu bir konuşma geçti. Yeni bir yapılanma var ve yeni bir takım kuruluyor ama şunu da unutmamak lazım; Fenerbahçe büyük bir kulüp. Şampiyonluktan başka bir düşüncemiz yok. Şampiyonluk yaşamak her oyuncunun isteğidir. Ben de bunun için buradayım. Kariyerimde yeni bir aşama yapmak kupalar kazanmak ve Şampiyonlar Ligi'nde çok başarılı olmak için buraya geldim. Kupalar kaldırmak için buradayım. Burada, bu hedefler olduğu içinde Fenerbahçe'de olmaktan dolayı çok mutluyum.
Kariyerimde Şampiyonlar Ligi müziğini sahada sadece iki kez dinleme şansım oldu. Bu ben açımdan ciddi için eksiklik. Şampiyonlar Ligi'nde çok ilerlemek istiyoruz. Fenerbahçe formasıyla kendi stadımızda Şampiyonlar Ligi müziği çalarken sahaya çıkmayı sabırsızlıkla bekliyorum. Bu formayla hem şampiyonluklar kazanmak hem de Şampiyonlar Ligi'nde çok sayıda maça çıkmak istiyorum.
Kariyerimde farklı ülkelerde oynamamın da etkisiyle toplam 6 dil biliyorum. Elbette Türkçe'yi de öğrenmeye çalışacağım. Antrenmanlardan maçlardan belki ders almaya fazla zamanımız olmayacak, ama ben Türkçe'yi öğrenmeye çalışacağım. Konuşmak belki zor olabilir ama en azından konuşulanı anlamak için elimden geleni yapacağım.
Futbol dışında benim çok sade bir yaşamım var. Ailemle bir arada olmaktan keyif alıyorum. Ayrıca göz önünde olmayı da çok sevmiyorum. Nerede olursam olayım ailemle bir arada olmam benim mutlu olmam için yeterli. Mütevazı bir yaşantım var."