Lütfi Elvan, CHP Antalya milletvekili adayı Niyazi Nefi Kara'nın sözleriyle ilgili olarak "Hesabını yargıda verecek" dedi.
Lütfi Elvan, CHP’nin Antalya milletvekili adayı Niyazi Nefi Kara’nın açıklamalarına cevap verdi:
NEZAKET YOKSUNU İFTİRACI
"Üzülerek okuduğum haberde geçen ifadelere ilişkin bir açıklamada bulunmak artık bir zorunluluk. İşte siyasetin en sevmediğim yanı burada ortaya çıkmaktadır. Kaba, değersiz, yalan beyanlara yanıt vermek durumu. Tabii bu siyasetin de gereği değil aslında. Üretmeyen, bilgisiz akılların, mağlup zihinlerin yegane sarıldığı bir alan: Karalamaya çalışmak. Gene bu zihinlerin anlamadıkları çirkin tutumlarının sadece girişim düzeyinde kaldığı ve insanımızda karşılık bulmadığıdır.
CHP, bu gibi milletvekillerinden oluşarak ve diğer partilerle de yan yana gelerek koalisyon oluşturacak, bu güzelim ülkeyi yönetecek öyle mi? Deniz Baykal gibi bir isim için dahi kullandığı ifadelerin ne anlama geldiğini ya bilmiyor ya da bilerek bu şekilde konuşuyor. “Deniz Baykal emanetmiş”, “Onu korumalılarmış…” İnsan önce haddini bilmeli. Şimdi kendi Genel Başkanı Sayın Deniz Baykal için kelimelerini seçemeyen birisi, benim hakkımda da bir karalama çabası içerisine girmiş, kendisine yakıştırıyorsa benim için bir sorun yok.
Biz CHP’nin aslında Niyazi Nefi Kara’nın ifadelerinde de gizli olan kendi içlerindeki sıkıntılarını biliyor olmamıza rağmen, bunu hiçbir yerde dile getirmedik, malzeme etmedik. Ama şu kadarını artık söylememek olmaz. Kendi içlerinde bir olamazken, nasıl da taban tabana zıt görüşlerdeki siyasi partilerle bir olup ahenk içinde memleketi yönetecekler?
Siyasetin bana öğrettikleri, yıllar içerisinde edindiğim birikimin bana kazandırdıkları olmuştur. Siyasetin her şeyde olduğu gibi bir ahlakı vardır. Siyasete girmenin heyecanı içerisinde olan ve bu kazanımdan uzak Niyazi Nefi Kara, nezaket yoksunu olmanın beraberinde açıktır ki, yalan söyleyebilmek gibi bir özelliğe de sahiptir. Benim çalışmalarımdaki samimiyeti, gidip Karaman halkına ve yörenin samimi siyasetçilerine sorabilir. Aldığı yanıt yüzünü kızartacaktır. Mahcup olacağına dair ümidim gene de var. Ülkemin her karış toprağı için çalışacak olmanın mutluluğu içerisinde, bu genç arkadaşımızı tutumunun yanlışlığı ve siyasette bu şekilde bir yol almaya çalışanların ömrünün kısa olduğu konusunda uyarırım. Tümü yalan beyanlarını, terbiye sınırını da aştığı için yanıtlanacak düzeye yükseltmek istemiyorum. Sözlerinin tümü iftira olup, konuyu yargıya taşıyarak hukuken gereğini yapacağımı kamuoyuna arz ederim."