Prof. Dr. İlber Ortaylı, Netflix yapımları ve televizyon içeriklerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Dizileri yetersiz bulduğunu söyleyen ünlü tarihçi, Netflix'te izlediği tek diziyi açıkladı.
Tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, YouTube'da yayınlanan Candaş Tolga Işık'ın sunduğu programa katıldı.
İlber Ortaylı, televizyon izleme ve hem televizyonda hem de Netflix'te bulunan Türk dizi ve filmlerinin kalitesi hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İçinde bulunduğumuz devri "Büyük bir yozlaşma devri" olarak niteleyen Ortaylı; bu dönemde insanların artık evlerine, televizyona çekildiğini belirtti.
Dizilerin çok yetersiz olduğunu söyledyen ünlü tarihçi, Netflix'te izlediği tek diziyi de açıkladı.
Netflix'in büyük ses getiren Türk yapımı Kulüp dizisini sevdiğini ve seyrettiğini söyleyen İlber Ortaylı, içinde ses bakımından hataların olduğunu belirtti.
Ortaylı, "Hataları olsa da sevdim. Apayrı bir sekilis ayrı bir ton.. Bu gibi bir dizi, film görmüyorum ben etrafımda. Onun için böyle şeyleri görmedikçe ve bunlar çoğalmadıkça o televizyon da çok yararlı olmuyor, düşmanı değilim yani." ifadelerini kullandı.
Programda, dünyada televizyon seyretme alışkanlıklarıyla ilgili yapılan bir araştırmada, Türkiye'de günlük 5 saate yakın televizyon seyredildiği ve bu konuda dünyada 1 numara olduğumuz belirtildi.
Bunun üzerine İlber Ortaylı, "Yapacak bir şey yok, evimde televizyon yok. Bir arkadaşıma gittiğim zaman ben de bir kaç saat oturuyorum. Açıyorsun insanlar hep onu seyrediyor, bir tane politik tartışma en kolayı. Hep de aynı adamlar artık adamları öğrendik. Adamları çok iyi tanıyorlar canım, eşinden geçen sene ayrılmış, yok içki içermiş içmezmiş, işte bilmem neymiş. Adam ne diyor kimseyi ilgilendirmiyor niye ilgilendirsin, çünkü ilgilendirecek bir şey yok. Bu kadar basit." dedi.
İlber Ortaylı, sözlerine şöyle süzdürdü:
"Az çok dünyada televizyonlar nedir, programlar nedir görme şansım olmuştur. Hiçbirinde bu kadar bir fakirlik görmüyorum. Kanalı çeviriyorsun bir başka beş kişilik tim, onlar her akşam.
Diziler hemen hemen artık aynı şeyler olmaya başladı. Teknik bakımından mükemmellik var ama konu bakımından fakirlik var. Türkiye bu kadar çok senaryoyu üretecek nüfusa ve kültürel birikime sahip değil henüz. Bu çok açık bir şey.''