Amerikalı edebiyatçı Poe, 'Morgue Sokağı Cinayetleri' kitabında, gizemli biçimde evlerinde öldürülen anne ve kızının üzerindeki sis perdesini aralıyor.
Saat üç dolaylarında, St. Rock semti sakinleri Madam L’Espanaye ile kızı Matbazel Camille L’Espanaye’nin tek başlarında oturdukları bilinen, Morgue Sokağı’ndaki bir evin dördüncü katından gelen korkunç çığlıklarla uykularından uyandılar.
Böyle başlar Adgar Allan Poe’nin Morgue Sokağı Cinayetleri romanı…
Dünya edebiyatında yazdığı korku ve polisiye eserlerle bu türün önde gelen kalemlerinden olan Poe, adını polisye edebiyata tabiri caizse “kanlı” harflerle yazdırmıştır. İlk defa 1841’de Graham’s Magazine’de yayınlanan kitap, Poe’ye uluslararası bir işlevlik kazandırdı.
Şair, yazar ve eleştirmen, gizem ile macera içeren şiir ve öyküleriyle tanınmakta ve Amerikan romantizmi ile Amerikan öykücülüğünü öncüleri arasında yer alıyor.
Amerika’nın Boston şehrinde 1809’da dünyaya gelen Poe, yazdığı kısa öykülerle adından sıkça söz ettirmiştir. Polisiye metinlerde başvurduğu usta dedektiflik, onun aynı zamanda iyi bir gözlemci olduğunun ana göstergesidir.
Kitap, Morgue Sokağı Cinayetleri, Marie Roget Esrarı ve Çalınan Mektup adlı üç öyküden bir araya gelmektedir. Edebiyatta korku ve polisiye 18. Ve 19. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Poe, bunun yaratıcısıdır desek yeridir.
Morgue Sokağı Cinayetleri, 1932’de ABD’li yönetmen Robert Florey tarafından beyaz perdeye taşındı. Sonraki süreçlerde defalarca tiyatroya ve piyeslere konu olan kitap, Poe’nin en bilindik eserlerinin başında gelmektedir.
Dedektif kelimesi henüz yokken yazdığı Morgue Sokağı Cinayetleri kitabıyla oluşturduğu olay örgüsü, günümüze kadar yazılmış olan hemen hemen her dedektif öyküsünün ustası olmuştur. Dolasıyla Batı’daki dedektif öykülerinin de öncüsü sayılır.
Poe..
Madam L’Espanaye ve kızı Matbazel Camille L’Espanaye oturdukları evlerinden vahşice öldürülürler. Bütün Parislilerin konuştuğu bu cinayeti kim ve neden işledi?
Cinayetten sonra çığlıkları duyan sokak sakinlerinin verdikleri farklı ifadeler, düğümünün çözümünü zorlaştırır. Zira insanların verdikleri ifadelerde, bağrışmaların, çığlıkların farklı dillerde olduğunu söyleyerek kesin bir kanıya varamazlar.
Madam L’Espanaye’nin başı kesilmiş şekilde öldürülürken, kızı Matbazel Camille L’Espanaye ise, öldürüldükten sonra bacaya sıkıştırılmış vaziyette bulunur.
Hem Fransa emniyetinin hem de dedektif C. Auguste Dupin ve anlatıcının cinayeti çözmek için büyük uğraş verdikleri Morgua Sokağı Cinayetleri, bulunan her yeni bulguyla farklı bir hal alır.
Öyle ki, cinayeti bir orangutanın bile işlediğine dair spekülasyonlar yapılır. Evde değerli eşyaların, paraların ise çalınmaması ilginç olan bir diğer husus. Olayları en ince detayına kadar irdeleyen Poe, cinayetin üzerindeki sis perdesini aralamak için en ufak ihtimali bile satırlarında belirtiyor.
Anlatıcının Paris’te tanıştığı C. Auguste Dupin’le giriştikleri bu serüven, onlara farklı kapıların anahtarını sunacak, böylece kitabı bir an olsun bile elinizden bırakamayacaksınız.
Polisiye severlerin mutlaka okuması gereken Morgue Sokağı Cinayetleri, her okurun kitaplığında bulunması gerekenlerden.
Ustaca bir kurgu, yalın bir dil...
Ergül Tosun
Kitabı sayfası için iletişim: