Bağırsaklarda bulunan iltihabı yavaşlatan bakteriler ve onu destekleyen farklı mikroorganizmalar, koronavirüs enfeksiyonunun seyrini değiştirebilir.
Bağırsak mikrobiyomunun durumu, yani bağırsakta yaşayan bakterilerin hem çeşitliliği hem de hacmi, vücudun Covid-19'a tepkisini ve dolayısıyla hastalığın seyrini etkileyebiliyor.
Gastroenteroloji ve hepatoloji alanında önde gelen bilimsel bir dergi olan GUT dergisinde yayınlanan son çalışma; bağırsak mikrobiyomunun sağlık durumumuzda ve koronavirüs enfeksiyonu da dahil olmak üzere birçok hastalıkta oynadığı kilit rolü bir kez daha ortaya koydu.
Bağırsak bakterilerinin, vücut savunmamızın yüzde 80'inden sorumlu olduğu bilinmektedir. Bu nedenle, bağırsak vücuttaki en büyük bağışıklık organıdır.
Bu kapsamda GUT dergisinden araştırmacılar, bağırsak florasının koronavirüse karşı bağışıklık tepkisini ne ölçüde etkilediği ve hastalığın seyrini nasıl değiştirdiği üzerine çalışma yaptı.
Hastalığın daha şiddetli seyrinin, savunma mekanizmaları nedeniyle oluştuğu bilinmektedir. Ve hastalığın seyrini kötüleştiren tehlikeli ve iyi bilinen sitokin fırtınasını üreten de bu abartılı bağışıklık tepkisidir.
Araştırmacılar, şiddetli Covid-19 hastalarında meydana gelen ölümcül bağışıklık tepkisine, bağırsak mikrobiyomunun dahil olup olmadığını keşfetmek için aşağıdaki çalışmayı gerçekleştirdi:
Covid-19 nedeniyle hastaneye yatırılan 100 hastadan ve koronavirüs hastalığına yakalanmayan 78 hastadan alınan kan ve dışkı örneklerini analiz ettiler. Araştırmacıların şüphelendiği gibi, dışkı analizi, koronavirüs olan ve olmayan hastalar arasında bağırsak mikrobiyomunun bileşiminin farklı olduğunu gösterdi.
Covid hastalarında iltihabi yanıtı artıran üç bakteri türünün sayısı daha fazlaydı. Ve enfeksiyon ne kadar ciddiyse, o kadar fazla hacimleri vardı. Bununla birlikte, ölüme neden olabilen sitokinlerin salınımını yavaşlatan üç bakteri ailesinin ise düşük miktarlarda bulunduğu tespit edildi.
Çalışma ayrıca bağırsak florasının uzun süre devam eden kalıcı koronavirüs hasarlarında da önemli bir rol oynadığını da buldu. Enfeksiyonu yendikten ve vücutta virüs izi kalmadıktan 30 gün sonra iltihabı durduran bakteri seviyelerinin hala düşük olduğu bulundu.
Uzun Covid, hastalığı atlattıktan 3 ay sonra bile yorgunluk, nefes darlığı veya eklem ağrısı gibi semptomlar gösteren hastalar için kullanılıyor.
Belirli bakteri türlerinin sayısı çok düşükse, bağırsak bakterilerini çoğaltmak kolay değildir. Genetik ve hepsinden önemlisi kötü beslenme, egzersiz eksikliği, aşırı antibiyotik kullanımı veya alkol ve tütün gibi toksinler bakteri dengesini etkiler ve ciddi şekilde tükendiği durumlarda tedavi seçeneklerini değerlendirecek bir uzmana danışılmalıdır.
Bizim elimizde olan şey, bağırsak mikrobiyomunun bozulmasını önlemektir. Probiyotik gıdaları içeren bir diyet uygulamak, aktif bir yaşam sürmek ve iyi uyumak dengeli bir mikrobiyomu korumanıza ve enfeksiyonlardan korumanıza yardımcı olacaktır.