T­e­k­n­o­l­o­j­i­k­ ­i­n­o­v­a­s­y­o­n­l­a­r­ı­n­ ­a­r­k­a­s­ı­n­d­a­ ­k­i­m­ ­v­a­r­?­

T­e­k­n­o­l­o­j­i­k­ ­i­n­o­v­a­s­y­o­n­l­a­r­ı­n­ ­a­r­k­a­s­ı­n­d­a­ ­k­i­m­ ­v­a­r­?­

Teknolojik inovasyonların arkasında kimin olduğunu hiç merak ettiniz mi? Bu inovasyonların arkasında açık kaynak ekosistemi ve Red Hat var.

Red Hat ile IBM’in ilişkisi gerçekte uzun yıllar öncesine gidiyor. Ancak yine de bu satınalma, kurumsal bir açık kaynak şirketinin “ücretsiz yazılım” satarak dünyanın en başarılı açık kaynak şirketi haline geldiğinin de bir göstergesi.

Red Hat’in bulut, konteynerler ve kurumlar için açık kaynak yazılımları gibi son derece başarılı ürün ve hizmetleri sonunda IBM tarafından 34 milyar dolar karşılığında satın alınmasıyla sonuçlandı. 

IBM, Red Hat’in bağımsızlığını, tarafsızlığını, kültürünü ve sektör ortaklarını koruyacağını taahhüt etmiş bulunuyor. Bir diğer deyişle Red Hat hala Red Hat ve öyle de kalacak.

Daha da önemlisi, IBM ve Red Hat farklı ortak programları yürütecek ve farklı ortak ekosistemlerine katkıda bulunacak. İki firmanın da misyonu aynı: açık kaynağa yeni ölçekler kazandırmak. 

Red Hat’in bağımsız bir birim olarak kalmasına IBM de katılıyor. Bunun çok net bir sebebi var: Red Hat derken herkesi (ama herkesi!) inovasyona davet eden bir platformdan, yatay olarak muazzam bir ölçekten bahsediyoruz.

Bunun içinde “coopetition” ya da rekabet dediğimiz rakip ama işbirliği içindeki şirketler ve herkes var. Müşterilerin güvenle sırtlarını yaslayabilecekleri nokta da burası. Kısacası bu satınalma her yönden kazan-kazan prensibinin kusursuz bir örneği. 

IBM’in Red Hat’i i satınalmasında RH’in çok başarılı bir şirket olmasının yanı sıra muhteşem bir kültürünün olması büyük rol oynuyor. Red Hat’in bu kültürü, başarısı ve açık kaynağa duyduğu inanç sadece bulut yapılarını değil konteynerleri, Kubernetes’i de lider teknolojiler koltuğuna oturttu.

Böylece kurumların önünde yeni bir sayfa açılıyor. Openshift’le birlikte inovasyon yapmak kolaylaştı. Bu değeri korumak ve açık inovasyonu teşvik etmek her iki kurumun da amacı. 

Red Hat, kendisini tüm diğer kurumlardan farklı kılan kültürünün özelliklerini şöyle sıralıyor:

Red Hat’in açık geliştirme modeli, süreçleri ve kültürü eşi benzeri olmayan bir kültür.  Red Hat kendini en başından bu yana açık kaynağa adayan bir şirket olduğu için müşterilerin gözünde de büyük bir değer taşıyor.

Açık kaynak topluluklarının aktif katılımcısı olan Red Hat, açık kaynağın geliştirme modellerini kullanarak modern BT ortamları yaratan, geniş teknoloji portföyleri kuruyor. 

Hibrit bulut ve konteynerlerin temelinde Red Hat Enterprise Linux 8, Red Hat OpenShift 4 ve Red Hat OpenStack Platform bulunuyor ve bu ürünler dilenen şekilde ölçeklenebiliyor, iş yükleri sorunsuzca taşınabiliyor.

Red Hat’in açık süreçleri, teknolojisi ve kültürü, modern kurumsal BT’yi destekleyen açık teknolojiler ve metodolojiler sağlıyor. 

Bir tarafta bulutların dijital dönüşüm stratejilerinin ayrılmaz bir parçası olduğunu, diğer tarafta misyon kritik işyüklerinin yüzde 20’sinden azının genel ya da özel bulutlara taşındığını görüyoruz. Neden? Genel, özel veya çoklu buluta taşınmak karmaşık bir iş.

Red Hat altyapıyı optimize eden, uygulamaları modernleştiren ve inovasyonu hızlandıran çözüm ailesiyle şirketlerin uygulama ve altyapı karmaşıklığını azaltırken platformlarını ve süreçlerini modernleştiriyor.

Teknoloji, dijital dönüşüm kapsamında kurumların tüm alanlarına entegre edildiğinde, şirketlerin çalışma ve müşterilerine değer sunma şeklini değiştiriyor.

F-22 uçaklarında açık kaynaktan güç alan bir mimari uygulamak ve aynı zamanda gömülü sistemler ağını basitleştirmek için sekiz hafta süren çevik dönüşüm sürecine başlayan Lockheed Martin, bunun bir örneği. Böylesi bir dönüşüm aynı zamanda artan müşteri beklentisinin yarattığı rekabet baskısı gibi birçok yeni güçlüğü de beraberinde getiriyor.

Açık kaynak çözümlerinde dünya lideri Red Hat, Inc., bu güçlüklerin üstesinden gelebilmek için müşterilerinin açık hibrit bulut yolculuğunda hızlanmasını sağlarken altyapıyı optimize ediyor, uygulamaları modernleştiren ve inovasyonu hızlandıran çözüm aileleri sunuyor.

Red Hat Modernleştirme ve Taşıma Çözümleri, müşterilerinin açık kaynak teknolojilerinden avantaj kazanmasını ve konteyner, Kubernetes ve hibrit bulutla kullanıma hazır platformları benimsemek için tasarlandı. Çözüm ailesi, tekrarlayan bir yaklaşımla müşterilerinin kısıtlayıcı ve lisanslı ortamlar yerine daha esnek ve çoğunlukla daha az maliyetli olan açık kaynak alternatiflerine yönlendiriyor.

Altyapıları, uygulamaları, süreçleri ve kültürleri açık kaynağın faydalarıyla buluşturan özelliklere sahip Red Hat Modernleştirme ve Taşıma çözümleri, esnek bir kullanım için yapılandırılarak uzun süreli başarı sunuyor. Çözümlerin sunduğu faydalardan bazıları aşağıda yer alıyor:

Konteyner ve Kubernetes, hibrit bulutla birlikte anabileceğimiz bileşenler; çünkü hepsi birlikte, kurumlar için gerçek bir teknik yol sağlıyor. Kurumlar, hibrit ve çoklu bulut üzerinde diledikleri ölçekte konteyner kullanabiliyorlar.

İşyükleri genel buluta taşındığında, kullanıcılar mevzuat, güvenlik ve performansla ilgili başka işyüklerine de gereksinim duyduklarını ya da özel, coğrafi veya performans talepleri yüzünden çoklu bulut tedarikçilerine ihtiyaç duyduklarını görebiliyorlar. 

Red Hat Enterprise Linux, kurumsal hibrit bulutta istikrarlı bir temel sunan akıllı işletim sistemi. Dilediğiniz uygulamayı dilediğiniz anda dilediğiniz ayakizinde sunabiliyorsunuz. Red Hat Enterprise Linux’un önem ve işlevlerini maddeler halinde özetleyecek olursak:

Dünya çapında 1.000’den fazla şirket Red Hat OpenShift Konteyner Platformu’nu kullanıyor. Enerji dahil pek çok alanda, sektörlerini dönüştürmek için öncü kurumsal Kubernetes çözümü Red Hat OpenShift’i kullanan kurum sayısı her geçen gün artıyor.

Açık kaynak çözümlerinde dünya lideri Red Hat, Inc. (NYSE: RHT), Red Hat OpenShift Konteyner Platformu’nu kullanan müşteri sayısının 1.000’i aşmasının Red Hat’in hibrit bulut ve kurumsal Kubernetes liderliğinin bir göstergesi olduğunu duyurdu.

Bu duyurunun yanında gelen bir diğer güzel haber de, Red Hat’in hibrit buluttaki full-stack otomatik operasyonlarına basit çözümler getiren, güvenilir kurumsal Kubernetes platformunun yeni nesli olan Red Hat OpenShift 4’ün de erişime açılması oldu.

451 Research şirketinin tahminlerine göre uygulama konteyner yazılım pazarı, her yıl yüzde 28 bileşik büyüme oranıyla 2023’e kadar 5,5 milyar dolar seviyesini geçecek.

Teknolojinin bu alanı büyüdükçe şirketlerin konteynerlerden ve Kubernetes’ten güç alan dönüşüm çalışmalarında Red Hat’e güvenen şirket sayısı da artıyor. Geçen yıl Red Hat’in OpenShift müşteri sayısı neredeyse iki katına çıktı.

Fortune 100 listesinin üst sıralarında yer alan şirketlerin yaklaşık yüzde 50’si ve Fortune Global 500 listesinin üst sıralarında bulunan şirketlerin yaklaşık yüzde 30’u Red Hat OpenShift’i kullanıyor. 

Dijital dönüşüm, hibrit bulutta kurumsal Kubernetes’ten güç alıyor.

İşlerini yeni değerler yaratan uygulamalarla dönüştüren kurum sayısı artmaya devam ediyor. Bu noktada milyarlarca dolarlık değere sahip bir pazarda Linux konteynerleri ve Kubernetes de bulut yerlisi uygulama platformlarının anahtar teknolojisi haline geliyor.

Red Hat OpenShift, kurumsal geliştiricileri ve BT operasyon takımlarını hızlandıran teknolojileri bir araya getiren öncü ve açık hibrit bulut platformu olarak öne çıkıyor.

Bugün gerçekleştiğini gördüğünüz en heyecan verici teknolojik inovasyonlar açık kaynak topluluklarında yaratılıyor. Büyük veriden otomasyona, öğrenen makinelerden yapay zekaya kadar her yerde açık kaynak teknolojileri her gün kullanıcılarının hayatına giriyor.

Bu inovasyonlar ceplerimizdeki telefonlar, gökyüzündeki uçaklar, banka hesapları ve internetin ta kendisi aracılığıyla bizlere ulaşıyor. Açık kaynağın giderek daha da sık kullanılmasının sebebi yazılım yaratmanın en iyi yolu olması çünkü bu sürece herkes katılabiliyor, en büyük yetenekler bu havuzda buluşuyor. Bunlar benzersiz bakış açıları olan, problemleri hızla saptayabilen, orijinal yazılımı yaratanların aklına dahi gelmeyen çözümler üreten insanlar. 

Teknolojideki inovasyonların çoğu açık kaynak topluluğu tarafından gerçekleştiriliyor ve dünyanın her köşesinde pek çok insan mutlaka bir aşamada açık kaynak yazılımları kullanmaya başlıyor. 

Popular Articles

Latest Articles