Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Başkanı (TÜREB) Mustafa Serdar Ataseven, 23 Ekim tarihinde son başvuruları alınacak 1.200 megavatlık deniz üstü (offshore) rüzgar enerjisi santralinin 3 milyar dolardan fazla bir yatırım hacmi ortaya çıkaracağını ifade ederek, "Bu yatırımla beraber, Türkiye'de kısa zamanda yalnızca rüzgar enerjisine 10 milyar doların üzerinde bir yatırım yapılmış olacak" diye konuştu.
Ataseven, Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği, TÜREB ve yenilenebilir enerji sektöründe teknik danışmanlık hizmeti veren Belçika merkezli 3E şirketi işbirliğiyle gerçekleştirilen offshore rüzgar enerjisi çalıştayına katıldı.
Türkiye’de rüzgar enerjisi sektörünün 2005 yılında yayınlanan Yenilenebilir Enerji Kanunu'nun ardından gelişmeye başladığını hatırlatan Ataseven, gelecekte kara ve deniz üstü (offshore) rüzgar enerjisi yatırımlarıyla sektörün daha da büyüyeceğini belirtti.
Ataseven, Türkiye'nin 2007 yılında rüzgardaki kurulu gücünün 146 megavat olduğunu, bu sene Temmuz ayı itibarıyla işletmede olan kapasitenin ise 7.000 megavatı aştığını kaydetti.
Bilhassa son 5 senedir Türkiye'de rüzgar sektörünün her sene %25 ila 30 arasında bir büyüme gösterdiğine vurgu yapan Ataseven, geçen yıl Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalesiyle beraber toplamda 4.000 megavatlık kapasite tahsisinin yapıldığını aktardı.
Ataseven, geçen sene tahsis edilen bu kapasitenin yaklaşık 5 milyar dolarlık yatırım hacmi oluşturacağını ve gelecek 3-4 sene içinde bu kapasitenin işletmeye alınacağını söyledi.
Öte yandan, mevcut santrallerin kapasitelerinin yükseltilmesi için de Türkiye Elektrik İletim AŞ'ye 1.100 megavatlık başvuru yapıldığını belirten Ataseven, bu ilave kapasite tahsislerinin önünün açılması gerektiğini kaydetti.
Ataseven, geçen ay duyurusu yayınlanan offshore YEKA rüzgar projesiyle Türkiye'nin yeni bir teknolojiye adım attığına dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Burada 1.200 megavatlık bir projeden söz ediyoruz. %60 yerli ekipman, %80 Türk mühendis koşulu bulunuyor. İhalede tavan fiyat kilovatsaat başı 8 dolar/centten açılacak. 23 Ekim tarihinde son başvuruları alınacak 1.200 megavatlık offshore rüzgar enerjisi santrali 3 milyar doların üzerinde bir yatırım hacmi ortaya çıkarıyor. Bu yatırımla beraber, Türkiye’de kısa sürede sadece rüzgar enerjisine 10 milyar doların üzerinde bir yatırım yapılmış olacak. Türkiye'de kıyılarımız Kuzey Denizi'nde olduğu gibi 15-20 metre derinlikte değil, kıyı derinlikleri 75 metreden başlıyor. Bu da hayli maliyet artıran bir unsur fakat bunun da çözümü yüzen santral teknolojisi olabilir. Bunu da yarışmaya giren şirketler değerlendirecektir."
3E Rüzgar Enerjisi Takım Lideri ve Offshore Uzmanı Barış Adiloğlu da, Türkiye'de offshore rüzgar santrali için tercih edilen bölgelerin kıyı derinliklerinin 50 metrenin üzerinde de olabileceğini ve bu durumda derinliklere bağlı olarak yüzen santral teknolojisinin kullanılabileceğini açıkladı.
Henüz çok yeni olan bu teknolojinin ilk örneğinin İskoçya'da 30 megavatlık bir projede hayata geçirildiğini anımsatan Adiloğlu, Türkiye'nin buradaki deneyimlerden de yararlanabileceğini ve offshore santralde kullanılacak teknolojiyi kıyı derinliğinin belirleyeceğini ifade etti.
Adiloğlu, Türkiye'nin şu ana değin mega projeleri hayata geçirdiğine vurgu yaparak, "Offshore rüzgar enerjisi santralinde kapasitenin 1.200 megavat seviyesinde olması, mega proje olması, kesinlikle fiyat avantajı sağlayacaktır" diye konuştu.