Yıllardır yayınladığı belgelerle başta ABD’nin istihbarat kuruluşları olmak üzere hemen hemen her ülkeyi ayağa kaldıran WikiLeaks, diplomatik ilişkilerin seyrini değiştiren işler yapmıştı. Platform hala erişime açık ve sosyal medya hesaplarından düzenli olarak belge yayınlamaya devam ediyor. Ancak alışılagelen bir durum olduğu için bu belgelerin çoğu, artık dünya basınının ilgisini çekmiyor.
Kurucu ve editör olan Julian Assange ise ABD’in yakalama kararından kurtulmak adına farklı ülkelerdeki İngiliz büyükelçiliklerine sığınıyor. Elbette buralarda internet erişimi bulunuyor ve platformu yönetmeye devam ediyor. Kendisi en son Londra’daki Ekvador Büyükelçiliği’ne sığınmıştı.
Ekvador’da yakın zamanda bir seçim yapıldı ve yeni devlet başkanı Lenin Moreno göreve geldi. Kendisinin bugüne kadar en dikkat çeken faaliyeti ise Assange’ın internetini kesmek oldu. Bir sığınmacı pozisyonunda olan Assange’a getirilen tek yasak bu da değil. Kendisinin telefon görüşmesi yapması ve ziyaretçi kabul edip özellikle medya mensuplarıyla görüşmesi de yasaklandı.
Gerekçe olarak “başka ülkelerin ilişkilerine karışması” gösterildi. Julian Assange ve WikiLeaks, bunu zaten yıllardır yapıyordu. Ancak izolasyon cezasının çıkış noktası tam olarak şu paylaşımı oldu:
"1940 yılında Katalonya'nın seçilmiş lideri Lluís Companys, Gestapo tarafından yakalandı. İspanya'nın talebiyle iade edildi ve idam edildi. Bugün Alman polisi seçilmiş Katalonya lideri Carles Puigdemont'u, İspanya'nın isteğiyle tutukladı ve iade edecek"
Assange, bir süredir ikiye ayrılmanın eşiğinde olan İspanya ile ilgili paylaşımlar yapıyordu.
"Wikileaks editörü @julianassange, Ekvador'un yeni başkanı @Lenin Moreno'nun emriyle izole edilmiştir. Tweet atamayacak, basınla konuşamayacak, ziyaretçi alamayacak veya telefon görüşmesi yapamayacak. Ekvador şu tweet'in kaldırmasını istemişti:"
Diğer taraftan Assange, İngiltere ve Rusya’nın arasını açan ve yeni bir soğuk savaş kanalı haline gelen ajan zehirlenmeleri ile ilgili paylaşımlarda da bulunmuştu. ABD’li yetkililer, kendisini “küçük sefil kurtçuk” olarak nitelendirmeye başladılar ve teslim olması gerektiğini söylediler.