Bazı zamanlarda dizüstü bilgisayarımızın %5 pil ömrü kalınca ya da telefonlarımızın şebekesi kesilince kızıyor ve öfkeleniyoruz ancak teknolojinin nerelerden bugünlere geldiğini çoktan unutmuşuz bile. Bu ilerleme hakkında birçok örnek verebilmek aslında mümkün fakat ne kadar konuşursak konuşalım bu gelişimi fotoğraflardan daha iyi anlatamayız. Zira onların susarak anlattığı şeyler söylenebileceklerden çok daha fazla. O halde teknolojinin evrimini bize en iyi şekilde anlatan aşağıdaki 9 nostaljik fotoğrafa şöyle bir gezdirelim.
1965 yılında Digital Equipment Corporation tarafından üretilen ve ismi “PDP-7” olan bu cihazın 144kb’a yükseltilebilir 9kb belleği vardı. 72.000 dolar fiyat etiketine sahip olan bu dev bilgisayara o zamanlar “Mini bilgisayar” dendiğini biliyor muydunuz?
Bu fotoğrafta ise Bill Gates’i metrelerce yükseklikteki bir kağıt yığınının üzerine çıkarak avucundaki CD ile “Hepsi bu elimdeki yuvarlak şeyin içerisine sığıyor” şeklinde bir gönderme yaparken görüyoruz. Zira fotoğrafı görür görmez herhalde aklımıza disketler gelmiştir. Günümüzde ise CD ve disket kullanımı yok denecek kadar az. Çünkü artık bırakın megabyte’ı gigabyte’ı, terabyte büyüklüğünde kapasiteye sahip çok daha ufak depolayıcılar mevcut.
2016 yılında elde edilen verilere göre dünya genelinde 1 dakika içerisinde 347,222 tweet, 20.8 milyon WhatsApp iletisi, 2.4 milyon Google araması ve 38.194 adet Instagram fotoğrafı paylaşılıyor. Bu verilerin geri kalanı ise yukarıdaki yuvarlak tabloda gösterildiği gibi. 2018 yılında bu rakamların çok daha ileride olduğunu düşününce, internet aleminin gerçekten dehşet verici büyüklüğüne ister istemez tanık oluyoruz.
Evrenimiz hakkında hemen hemen her gün yeni bir şeyler öğreniyoruz. En azından 30 yıl öncesine kadar evrenin daha büyük olduğunu söylemek mümkün. Buna göre daha önce Dünya'nın yörüngesinde yaklaşık on adet astreoid olduğu bilinirken, şimdi on binden daha fazla olduğu ortaya çıktı. Aynı zamanda Pluto gezegeninin kendi içerisinde numaralandırılmış günlere sahip olması da öyle.
Geçmişte Apollo ekibi Ay’a ayak bastığında büyük bir devrim yaşandı ve bu olay tarih kitaplarına altın harflerle yazıldı. Bugün Ay’a gitmek elbette öncekinden daha kolay olacaktır ancak o zamanki bilgisayar kapasitesinin bir TI-83 hesap makinesinden bile daha az olduğu düşünülünce, öyle kısıtlı bir imkanla böyle büyük bir işi becermek gerçekten takdir edilesi bir şey. Elbette bu yolculuğun gerçek olmadığı iddiaları da hala devam etmekte.
Uzay bilimi, teknolojinin ilerlemesi konusunda oldukça büyük izler taşıyorlar. Bununla ilgili verilebilecek en iyi örneklerden birisi Pluto gezegeni hakkında olabilir. Zira günümüz koşullarıyla bu gezegenlerin resmini daha net şekilde çekebilmek ve onları daha iyi araştırabilmek mümkün. Aradaki bu farkı yukarıdaki fotoğrafa bakarak çok iyi anlayabiliyoruz.
Yukarıdaki ilk karede görmüş olduğunuz her şey ikinci karede görmüş olduğunuz akıllı telefonun içerisinde fazlasıyla var.
Yukarıda, 1956 yılında IBM tarafından üretilmiş 5MB sabit disk kapasitesine sahip bir bilgisayar görüyorsunuz.
Görme Engellilere Umut Olabilecek Birbirinden Yararlı 5 Teknolojik Ürün
Birbirine oldukça benzeyen bu MicroSD kartların şekilleri ve görünüşleri birbirinin hemen hemen aynı olabilir. Fakat arasındaki inanılmaz kapasite yükselişi sadece 9 yılda meydana geldi.