Yoğun ve stresli bir çalışma programına sahipseniz veya aklınızda dolaşan yüzlerce tilkiden şikayetçiyseniz, uykusuzluk çoğu zaman bir problem olabiliyor. Uyku uyumamayı tercih ediyor olsanız da siz kendinize zaman ayırdığınızı düşünürken aslında çok daha büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Yeterli uyku uyumamak ve belirli bir uyku düzenine sahip olmamak, beyninizin kendini yemesine sebep oluyor ve beraberinde hafıza kayıplarını meydana getiriyor.
Siz de geç saatlerde uyumayı tercih ediyorsanız veya belirli nedenlerden ötürü yeterli uykuyu çekemediğinizi düşünüyorsanız, uykunuzu düzene sokmanız için birçok sebebi birazdan sizlerle paylaşacağız.
Uyku uyumanın en büyük görevlerinden birisi, uykunun toksinleri yok etmesi. Yeterli uyku, gün içinde yaşadığımız nörolojik aktivite nedeniyle biriken ve atılması gereken toksinleri vücuttan atmamızda yardımcı oluyor. Bunun yanı sıra uyku; bağışıklık sistemini, solunum sistemini ve enerji seviyelerini yeniliyor ve bunlarla birlikte kan basıncını ve kalp atış hızını da düzenliyor.
Bu toksinlerin ortadan kaldırılması beynin sağlığı için fazlasıyla önem taşıyor zira enerjinin çoğu bu görev amacıyla kullanılıyor. Eğer uzun vadede uykusuzluk çekiyorsanız ve uyku sürelerinde sorun yaşıyorsanız bu durum beynin fonksiyonlarını etkileyebilir ve en hayati organlarımızdan biri olan beynimizin dejenere olmasında büyük pay oynar.
İtalya’da bulunan Polytechnic University of Marche’den Michele Bellesi liderliğindeki sinirbilimciler, fareleri farklı gruplara ayırarak uykusuzluğun etkilerini test ettikleri bir çalışma yaptı. İlk grup, gün boyunca istediği kadar uyuyabilecek, ikinci grupsa günde 8 saatten az uyumak zorunda kalacaktı. Üçüncü grupsa arka arkaya 5 gün uyanık kalmak zorunda bırakıldı. Bilim insanları, bu üç gruptaki farelerin beynindeki değişiklikleri gözlemledi.
Beynin kendini temizlemesi işlevine sahip olan astrositler, farelerde de bulunduğu için testte bu astrositler dikkate alındı. Gün boyunca istediği kadar uyuyabilen farelerde yüzde 6 oranında astrosit aktivitesi olduğu görülürken ikinci grupta yüzde 8 seviyelerinde astrosit aktivitesi olduğu görüldü. Beş gün art arda uykusuz bırakılan farelerde ise yüzde 13,5 oranında bir astrosit aktivitesi gözlemlendi. Bu sonuçlar, beynin uykusuz kaldığında olması gerektiğinden fazla ve derin bir temizlik yaptığını gözler önüne serdi.
Farelerde bu süreç pratik olarak beyindeki sinapsları tüketerek meydana geliyor ve araştırmacılar aynı durumun insanlarda da meydana gelebileceğini belirtiyor. Birkaç gün art arda uyumamak, bu fonksiyonun gereğinden fazla çalışmasına sebep olabilir ve bu da uzun vadede Alzheimer gibi dejeneratif hastalıklara yol açabilir. Kısaca özetlememiz gerekirse uzun süre uykusuz kalmak beyninizin kendini yemesine sebep olabilir ve bu durumda hafızanızı yavaş yavaş kaybedersiniz.
Uyku problemi çekiyorsanız ve uzun süreler boyunca uykusuz kalıyorsanız uykuya dalabilmeniz için çeşitli yöntemler bulunuyor. Bunlardan ilki, meditasyon yapmak ve beyninizi rahatlatmak. Bunun dışında fiziksel aktivitelere yoğunlaşarak beyninizi gündelik hayatın stresinden uzaklaştırabilir ve spor ile yorabilirsiniz. Uyku saatlerinizi düzene sokarak her gün aynı saatte yatağa gitmeniz de çözüm olacaktır.
Uyku Takibi Uygulamalarının Uykusuzluğu Tetiklediği Ortaya Çıktı
Yattığınız ortamı daha konforlu hale getirmek için elinizden geleni yapın ve yatağınızı da aynı şekilde konforlu hale getirin. Rahatsız bir yerde yatmak uykunuzu çok büyük derecede kötü anlamda etkileyecektir. Eğer her şeyi denemenize rağmen uykusuzluk probleminiz devam ediyorsa bir uzmana danışmayı ihmal etmeyin.