Bütün telefonları birer bomba düzeneğine çeviren bataryalar, fazlasıyla üzerinde durulan donanımlar arasında yer alıyor. Gerek işlemci gerekse ekran kartı gibi telefona güç veren donanımlar gelişmeye devam ediyor ancak konu bataryaya geldiği zaman bütün üreticilerin eli kolu bağlanıyor. Belirli koşulları aşamayan üreticiler, daha ufak alanlara daha büyük sonuçlar almak için uğraşıyor ancak tüm bunlar yapılırken üreticilerin çok daha dikkatli davranması gerekiyor.
Samsung Dersini Almış: Galaxy S8'in Bataryalarını Nasıl Test Ediyorlar?
Bu haberimizde, bataryaların daha uzun ömürlü olması için birkaç ufak tüyodan bahsedeceğim.
Öncelikle bataryaların ne olduğunu öğrenelim. Telefonlarınızla bulunan pil tarzı, lityum-iyon(Li-ion) pillerdir. Li-ion piller, yüksek enerjili yoğunluk sunan pillerdir. Her şekilde ve boyutta olan Li-ion piller var ancak biz genel olarak telefonlar için olanları konuşacağız. Telefonlardaki Li-ion piller, lityum kobalt oksit esaslı pillerdir. Pildeki hücreler yüksek enerji yoğunluğu sunar ancak Galaxy Note 7’de gördüğümüz gibi, sıkıştırılmaya gelemezler.
Bu etki, pilin düzenli olarak şarj edildiğini unutması sonucu oluşuyor. Pilinizi her zaman %25’e düştüğünde şarj eder ve ardından her defasında %75’e çıktığında şarjdan alırsanız, telefon %50’lik alanı temel alır. Bunun anlamı, hiçbir zaman kullanılmayan 0-25 ile 75-100’lük kısımların unutulacağıdır. Bu da zamanla, pilinizin %25’te %0, %75’de ise %100’müş gibi göründüğü anlamına gelir. Telefonlarımızda bu durum kolay kolay yaşanmaz ancak bilim insanları yine de pillerin şarj edilirken dikkatli olunmasını öneriyor. Özellikle son zamanlarda ortaya çıkan çıkarılamayan bataryalardan dolayı, telefonun batarya sorunu ile uğraşmak zorunda kalabilirsiniz.
Telefonu şarj ederken önemli hususlar bulunuyor. Telefonlar konusunda daha önce duyduğunuz bir şey varsa, o da telefonun bataryasının sonuna kadar bitmesini beklememenizdir. Aynı zamanda bir pili aşırı şarj etmek, pile zarar vereceği hakkında söylentiler bulunuyor. Öncelikle, akıllı telefonlarınız son derece akıllı aletlerdir. Bu yüzden, akımı ne zaman alıp ne zaman keseceğini iyi bilir. Telefonu şarjda tutmak büyük sorunlar oluşturmayacaktır ancak telefonu şarjının sıfıra ulaşması uzun vadede pili yoracaktır. Normal bir telefon şarjının 400 kere, sıfıra inmeye tahammülü vardır. 400 devir boyunca sıfırı gördükten sonra, piliniz, gücü tutamamaya başlar. Durum böyle olunca, telefonunuzun şarjı çok daha hızlı bitecektir.
Genel olarak en çok kullanılan şarj etme sistemi, gece yatağa girerken telefonları şarja bırakmaktır. Aslında bu durum kısa vadede sorun çıkartmaz çünkü telefonlarımız zekidir ancak uzun vadede Li-ion pillerin gözetimsiz şarj edilmemesi öneriliyor.
Telefon tamamen şarj edildiğinde, pildeki elektronik cihazlar, telefonunuza şarj cihazından gelen elektriği durdurmasını söyler. Güç bu süreçte yine de geliyor ancak hiçbir cihazı şarj etmiyor ve duvar prizine geri dönüyor. Telefon açık olduğundan, az da olsa boşalmaya devam edecektir. Batarya, belirli bir oranda düştüğü zaman telefon yeniden şarj etmeye başlıyor. Bu döngü siz sabah telefonu şarj aletinden çıkarana kadar devam ediyor. Bu döngü, uzun vadede bataryaya zarar verebilir ancak telefonlar başlarda bu işi idare etmeye çalışıyorlar.
Yeni bir telefon aldıysanız ve bu telefonu kullanmayı düşünmüyorsanız telefonu saklamayı iyi bilmeniz gerekiyor. Li-ion piller zamanla boşalır. Bunun için telefonun açık olmasına bile gerek yok. Telefonu kapattığınızda bile Li-ion pillerden ufak ufak güç akışı akacaktır. Pilin türüne göre değişen bu oran tüm pillerde olduğu için saklarken dikkatli olmanız gerekiyor. Uzun vadede telefon saklamayı düşünüyorsanız, takviminize aylık bir hatırlatıcı bırakın. Her ay telefonu açın ve biraz şarj ederek yeniden saklayın.
Yok Artık: IBM, Atom Tanesinin İçine 1 Bit Veri Saklamayı Başardı!
Telefonlar çok akıllı cihazlar olmasına rağmen bazen sapıtabiliyorlar. Pilin günü %50’deyken %70 gibi takılması gibi örnekler yaşanabiliyor. Bu durumlarda pili sonuna kadar boşaltın ve yeniden şarj edin. Bu pilinizin kalibre edilmesini sağlar. Bu sistem yalnızca telefonlar için değil dizüstü bilgisayarlar için de geçerli bir durumdur.
Her şeyde olduğu gibi kaliteli bir şarj cihazı kullandığınız sürece pilinize zarar gelmeyecektir. Aslında normal tel ile gelen şarjlardan hiçbir farkı yok. Cihazınızın kablosuz yolla aldığı gücü bataryaya aktarması, tel ile aynı olacağından hiçbir fark olmayacaktır. Ancak kablosuz şarj daha verimsiz bir yöntemdir. Kablolu şarja göre çok daha uzun sürecektir.
Hızlı şarjda, normalden daha yüksek voltajda veya amperde elektrik akımı sunabilen bir adaptör kullanılır. Telefonunuzun devre kartında, şarj cihazına ne kadar elektrik enerjisi sağlayacağını söyleyen programlama özelliği bulunur ve şarj cihazı bu programı gözeten devreye sahiptir. Normal adaptörlerde hızlı şarj olmamasının sebebi budur.(Ya da hızlı şarj olmayan telefonlarda) Aslında burası için de en önemli konu güvenilir bir adaptörle olduğu sürece sorunsuz olduğudur. Ancak telefonun fazla ısınması her zaman bataryayı kötü yönde etkileyen faktörler arasında yer alıyor. Bunun dışında hızlı şarj doğru kişinin ellerinde sorunsuz bir araçtır.
Öncelikle belirtmek istiyorum ki, her zaman orijinal şarj aletini kullanmak en hayırlısıdır. Hızlı şarj adaptörleri, desteklemeyen telefonlar için de tasarlanmıştır. Anlayacağınız telefonu patlatmazsınız ancak telefonumda hızlı şarj özelliği yok, bu bataryayı alınca olur mu diyorsanız bu da kesinlikle olmayacaktır. Mümkünse başka şarj aleti kullanmayın ancak mecbursanız yan sanayi olmadan kullanmaya özen gösterin.
Bütün bu konular altında, telefonları şarj ederken önereceğimiz birkaç ufak bilgimiz ise şu şekilde;